cebimde sadece 2 tl vardı ve biz boğazın en güzel lokantasında balık yiyorduk. içimdeki heyecan ve telaş, ortamın güzelliğine gölge düşürmüşken garson köşeden göründü. yıllardır aynı yerde çalışmasına rağmen hala hesap uzatırken utanan garson. deri kılıfın içinde yatan gerçeği sadece ben değil bütün istanbul merak ediyordu. sonra kredi kartımla hesabı ödedim garsonada 2 tl yi bıraktım. " ortama bak, verdiğin bahşişe bak hayvan herif" dedi. bende vallaha yanımda yok olsa verirdim dedim. sonra balığı fazla kaçıran arkadaşım orkun (orkunla ilk buluşmamız bu arada) ben tuvaletteyim abi 20 dk içinde gelmezsem beni bekleme sen maça yetiş dedi. 10 dk sonra geri döndü. tuvaletler çok temiz istersen sen de gir dedi. ben girmedim stadyum da girerim dedim. sonra sarıyer kartalspor maçını izledik. stadyumda çekirdek almak için elimi cebime attığımda paramın olmadığını anlayınca keşke 1 tl bahşiş verseydim diye düşündüm ama çokta üzülmedim.
erkek: benim hayatimda manevi degeri cok buyuk olan bir yer var, ilk bulusmamizda seni oraya goturmek istiyorum.
kiz: peki, neresiymis orasi?
erkek: gidince gorursun. *kiz: bu parki ben de cok severim.
erkek: benim icin paha bicilemez onemi var burasinin.
der ve butun gun parkta takilirlar... salincak vs. derken 2 lira bile cebinde kalir.*
gayet normal, insani birşeydir. para bu.. olmayabilir.. ne yapsın cocuk yani intihar mı etsin... hatta ilk buluşmaysa ve buna ramen gelip söylemişse canımı yesindir...
ilk buluşmaya gelmeyen erkekten onurlu, gururlu, yücedir nazarımda...
kredi kartı limiti çoktur. oradan öder veya yanında döviz vardır onu bozdurur o şekilde öder. neden bu kadar takıyorsunuz ki kafanıza böyle şeyleri anlamıyorum. o adam cool adam'dır gerisi teferruattır.