Zaman kavramını unutmuştum, her ses boğuklaşmış ağır çekimde yaşıyormuş gibi hissetmiştim.
ilk aşka ilk görüşte tutulmuştum. Öylece otururken zaman akıp gitmişti.
Üzerinden 8 sene geçmiş. Biteli 4 sene olmuş. Kadın hafızası işte sorsan her şey daha dün gibi. Bitişlere de teşekkür etmek gerek.
önü gözlüyordum. gizli gizli balkondan izlerdim kendisini. sonrada açıldım ve reddedildim.koymamıştı çünkü reddini siklemeden gizlice gözetlemeye devam etmiştim.bencil insanın tekiydim karşımdakinin düşünceleri umrumda olmazdı ben bir şey istediysem yola devam.
ilkokuldaydım ve sevdiğim çocuk başkasını seviyordu. çocuk bayağı popülerdi. sevdiği kızla arkadaştım ama içten içe kıskanıyordum bazen. bunu belli etmemek için can çekişiyordum. her gün eve geldiğimde akşamleyin yatağıma pısıp badem’in sen ağlama şarkısını dinleyip ağlıyordum.
Hep onu görmek istediğim için onun oldugu hiç bir aktiviteyi kaçırmıyordum bide ozamanlar messenger vardı ordan eklemiştim öyle böyle derken konuştum aşk yaşadım harbi harbi platonik kalmamıştı çok sevinmiştim.
Hep onu düşünüyordum. Bir zaman sonra açılmıştım ama tam da karaktersiz manik zamanlarıma denk gelmişti. iyi biri değildim o zamanlar. Kız da fark edince onu kalbime gömmem zor olmuştu.
18 yaşım. Unutamıyorum. Gerçekten insan ilk aşkı gibisini daha sonra hiç yaşayamıyor. Olmuyor.
iyi yada kötü sonuçlansın. Güzel bir anıydı. Sevim, şimdi evli, Mutlu. Mutluluğu daim olsun. Hep iyi hatırlayacağım. Çünkü bana bu güzel hissi ilk kez en derin şekilde yaşatan insandı.