fanatik galatasaraylı baba, anne ya da abiye sahip olan küçük kızlardır bunlar genelde.
maçlar hagi için izlenir o dönemler,
o güldüğünde sanki sana gülüyormuş gibi oturduğun yerden sen de gülümsersin filan,
mutlaka okul defterinden bozma bir defterin olur uhudan kabarmış kalp için de onun resimlerinin olduğu,
çocukluk zamanlarının en pembe en saf yerinde adı yazılıdır hala.
aklını başına almasını tavsiye ettiğim ilk deneyim insanıdır. kendisine bir şiirle sesleniyorum.
hagi mi?
emre aşık desen anlarım...
şevçenko desen susarım...
beckham desen eyvallah...
hatta keremcem'e bile laf etmem...
ama hagi bu...
aşk diyosun...
hayır bebek hayır,
hagi olmaz asla!
ilk aşkı sabri sarıoğlu olan yeni nesil kızlara göre şanslı kızlardır. yok olm tipten bahsetmiyorum. tipe bakma zaten, futbola bak. memleketin futbolu nerelere düşmüş, ona bak. o ne kötü futbol oynamaktır öyle, ona bak.
dolapdere, tarlabaşı, hacıhüsrev gibi semtlerimizde ikamet eden roman vatandaşlarımızdan bazılarının kızlarını da bu gruba sokmak kulağa mantıklı gelmektedir.
gheorghe hagi fazla olgun olduğundan ergen kızlar o dönemlerde daha çok emre belözoğlu'nu severdi. "ey emre çok tatlı yha" replikleri revaçtaydı. iki grup da 10 yılın sonunda doğru orantılı büyümesini tamamlamış, kızlar %90 oranda motor olmuş, emre de keser sapı olarak karşımıza çıkmıştır.