duygularını ifade eden az sayıda kızı da kaşarlıkla suçlayan, ona kullanılıp atılacak eğlenilecek kız olarak bakan, kendini bir bok sanıp havalara giren biz türk erkekleri için gayet müstehak bir durumdur. hatta olması gerekendir. size yüz vermeyen orospuların peşinde koşun durun. emin olun o peşinden koştuğunuz daha değerli, daha namusludur. *
sonrası mı? golü atan futbolcu tüm sevinciyle kıza koşar. kucaklar havaya kaldırır. işte budur olay der. sonra santra vuruşu yapılır. kız der az önce yaptım tekrar yapayım. bireysel oynamaya başlar. araya kaçayım derken topları kaptırır. sonra hikmetin kendisinde olmadığını anlamak yerine "ben az önce asist yaptım, artık salamıyorsun araya" der. bencilliğini konuşturur. erkek oyuna küser. sikerim böyle maçı der kırmızıyı yer oyundan atılır. kızın önüne bir başkası top atar. belki daha iyi, belki daha kötü. işte oralarda bir yerde oyundan atılanın değeri anlaşılır. zor ya neyse. bencil insandan korkacaksın.
+ hala bana çıkma teklifi etmedin muhsincan !
- ya cisminurcuğum haftalardır çıkıyoruz zaten, senin çabalarınla oldu bu hem ?
+ ama sen erkeksin, ben anlamam ! hıh !
- haydaaaa !!!
adetler ve bazı yaşanmışlıklar insan hayatını her zaman olumlu etkilemez. bunun örneklerinden biridir.
tanım: ilk adımı her zaman erkeklerin atması durumudur.
çok hoştur, bayanın cilvesi işvesi söz konusudur ve kıymeti daha da anlaşılır böylelikle. bayan dediğin oturaklı olmalıdır, öyle atlamamalıdır..
eğer bu ülkede ataerkillik varsa sebebi bu zihniyettir. ilk adımı erkek atsın, evlenme teklifini erkek yapsın, düğün masrafını erkek yapsın, evin eşyasını erkek alsın, sonra hayat müşterek, sonra sen de ki kadın erkek eşittir. iş yuva kurmaya gelince hiç eşit değiliz zaten amk.
rusyada bayan çokmuş o yüzden ilk adımı bayanlar atıyormuş. bah bah bah bah.
sıcak denizlere inme emellerine gerçekleştirmek için açsınlar kapıları salsınlar bizimkileri o tarafa her taraf yanar be.
sonra gene ilk adımı bayanlar atar ama geriye doğru kaçmaya başlamanın ilk adımı olur.
bir kere yapacağı harekettir.sonra bütün adımlar kadın tarafından atılacaktır. sen ona doğru koşar adım gittikçe onun götü kalkacak son hızla başkasına koşacaktır.
türk halkı ve benzeri baskılı, gerikafalı zihniyetin baskın olduğu toplumlarda varolan bir gerçektir bu.
ilk adımı karşı cinse atan bir kız olduğunda, kaç kişi bunu doğal ve olağan karşılar acaba? açıkça söylenmese bile, çoğu insanımız bunu bir namussuzluk veya en azından bir münasebetsizlik olarak görür, ya da bir yozlaşma, kıyamet alameti olarak. eski köye yeni adet olarak algılar. yani en başından ikinci sınıf vatandaş olmayı kabulleniş ve kabul ettiriş vardır. etken erkek ve edilgen kadın... potansiyelleri yok görülmeye çalışılan dişi halk... sonra da hiç utanmadan cennet anaların ayakları altındadır sözü ile güya kadınları yüceltip, aslında ikiyüzlülük yapmak. kadınlarının özgür iradeye sahip olmadığı bir toplum nasıl ileri gidebilir?
kastım sadece flörtle ilgili değil tabi. sivrizekalılara duyurulur.
"ilk adımı erkek atar" mı? yok daha neler... erkekler tam tersi bu konuda daha çekingen. kaldı ki artık bu devirde kızlar ilk adımı atıyor, pardon kızlar "üste atlıyor" tabii bence.
güzel memleketimin her köşesinde değişmeyen bir tabudur. biz babadan böyle gördük misali ilk adımı erkekten bekleriz. ama neden erkekten bekleriz he? erkeklerin bitmek tükenmek bilmeyen egolarını şişirip balon yapmamak için. zira bir erkeğe gidip 'ben senden hoşlanıyorum inanılmaz etkileniyorum senden, geceleri rüyalarımı süslüyor, beyaz atlı prens olarak at koşturuyorsun yüreğimde' desek, ki diyenlerin yarısından çoğu sırf erkeklerin bu egolarının tavan yapmasından mütevellit sırıtan bir surat tarafından reddedilmiştir.
ayrıca, şöyle bir gerçek var. bu şekilde adım atan kızımız nedense şu şekilde itham edilir, zavallım yaa* -bak görüyor musun necati bak bak bak... hıh işte o kevaşe bana teklif etti- yuh be arkadaş, erkek milletinin bu balon türü abartmaları ne zaman son bulacak. sana yüreği meyillenmiş bir kadına denir mi bu hı? sığar mı lan erkekliğe?
her ne ise işte kadınlar bu yüzden, erkelerin bu ağır ithamlarından kendilerini korumak için uzak dururlar erkeklerden. neden onlara bu şekilde prim verelim ki, öyle değil mi hanımlar? haklısın anac sevgi dolu melek dediğinizi duyar gibiyim. ilk adım centilmenlik adına erkekler tarafından atılmalı efendim. bunun zartu zurtu yok. atacaksın ilk adımı. aynı ithamlarla karşılaşacaksın diye korkuyorsan erkek adamsın, kötü bir şekilde itham edilebilirsin, yaftalanabilirsin.
mesela; -bak şüküfe bak bu züppe var ya, hıh o bana yanık- hıh buyur burdan yak. olabilir sen erkeksin elbette bu tür konuşmaların karşılığını verebilecek güçtesin. anladınız işte siz. ilk adım size düşer beyler. alınmayın. çekinmeyin, seviyorsanız konuşun bence*
çünkü erkeğin üzerine düşen rol ve sorumluluk daha fazladır. bir kızın bir erkeğe gidip 'senden hoşlanıyorum ' vs tarzı konuşması hep o kızı erkek gözünde basit göstermiştir ki zaten bu rol erkeğe düşüyor. nasıl ki evlenince evin erkeği benim diyerek kükrüyorsa bu gibi cefaları çekmeside çok normaldir.
ama şimdi artık kızlar erkeklere gidiyor, erkeklerin zahmet etmesinede gerek kalmadı buda bir gerçek..
