islamiyetten onceki tuek aile yapisina aykiridir. Modern aile yapisina da aykiridir. Demek ki dogru bir sey degil.
iliski, is paylasimi demektir. Hayati birlestirmek demektir. Kadin da erkek de bir seylerin ucundan muhakkak tutacaktir ve bu ne kadar 'yari yariya'ya yakin olursa o kadar az sorun cikacaktir iliskide.
Erkegin neyde baskin olmasi gerektigini anlamadim ama kadini o yasina buyutup o getirmedi ya kadin pek tabi kendi basini kurtarabilir, kararlarini verebilir. Erkek de ayni sekilde. Kimse baskin olmamalidir.
insanlar bazen hayatlarindaki en onemli seyi iliski sanabiliyor. Halbuki kendi hayatlari var. kadin da erkek de hayatina devam eder, ikisinin kesismedigi yerde ayrilirlar. Ayrilmamak icin hayatindan vazgecmek, bana onu harcamak gibi geliyor.
yoktur. yıllardır dominant karakteriyle kalkınmamızı, kaçırdığımız sınava, okula girmemizi, en yetkili kişiyle irtibat kurup işini yaptırmayı bilen bir annem var. babam bir liranın hesabını yapmayan cömert mi cömert, kendi halinde takılan, bu işlemleri, ev arsa olaylarını annem başardığı için ona bırakan, yeri gelince devreye giren birisi. keza abim de öyledir, bana bırakır çoğu şeyi ki bu beni güçlü kılar.
yani kim hangi konuda baskın ise o yolda onu serbest bırakmak gerekir. kaldı ki kimsenin alınmadığı tarihi geçmiş bir yere babam gitse ne söylerse söylesin alınmayacağı bir yere annem uğraşa uğraşa aldırır. çünkü erkekler uğraşmaz bu konuda bazen. kurallara uymaya çalışırlar ama kadınlar daha mücadelecidir, kuralın insiyatifte olduğunu bilir.
biraz eşine karşı mülayim olmak bir şey kaybettirmez. o zamanındaki baskın babalar anneler sevgililer kocalar televizyonda ağlayan pişman olup birilerine dönmeye çalışan, önceki baskın ya da baskıcı insanlar bence. gel kızım yeter ki gel diyor babalar, anneler, eşine dönmeye çalışan erkekler boşanma aşamasında gelsin yeter ki dönsün diyebiliyor.
yapıcı, ılımlı, anlayışlı olalım. yahu başarmasa da biraz da yaparsın, edersin hayatım bu görev senin demeyi bilmeli. öyle bir adam olsaydı hayatımda ben bir tane daha olur, iki elle sarılırdım işime gücüme, hayata.
ama maalesef görmedim, göremedim,yaşamadım. hep ego, sen şunu yapabileceğini mi sanıyorsun dediler yaptım, sen güçlü olacağını mı sanıyorsun oldum, peşinden koşacağımı mı sanıyorsun dediler koştular, yani bu hayatta her şey olur ama baskın insan ilişkiye değil dış dünyaya baskın olursa o zaman ufkun açık sağlam ilişkideki sağlam bireyler olursunuz. Yani kısıtlamaktan ziyade baskın karakterinizi eve girince ya da yanına gidince geride bırakın. Dışarıda aslan evde kedi olun mesela baskın da neymiş?
Erkek hayatta hep çabalamak zorundadır. Bu yüzden de kadınlardan daha kısa yaşar. Mesela konuyu erkek açmalı fikri erkek üretmelidir. Kadın adeta patrondur. Zaten tarih boyunca karı kısmının tek sorumluluğu yemek yapmak ve temizlik gibi basit ev işleri olduğu halde bundan bile gocunurlar. Erkek sabahtan akşama kadar taş taşısa bile yaranamaz.
Ben hiç bu denli aşağılık psikolojisi görmedim.
Uzun yıllar boyunca ilişki yürüten insanların hepsi Mutlu değil, zorunluluktan evliliğini yıkmak istemeyen kişiler azımsanacak bir miktar olarak görülmemeli.