Ciddiyet, düşünülerek değil, zamanla gelişen bir kavramdır.
ilişkiye, ciddiyim diye başlayarak, yol almaya başlamak hem kendiniz hem de karşı taraf için, büyük beklentilere neden olan, ilişkinin doğal seyrini bozan bir davranıştır.
ciddi düşünmez iken ile ciddi düşündüğünüz ilişki arasında, yani her iki durumda da aslında, eğer kendinizi evliliğe hazır hissetmiyorsanız, sırf sevdiceğiniz evlilik istiyor diye, onu kaybetmemek için evlilik vadiyle kandırmayın. uzlaşmaya çalışın, bekleyin, eni sonu olmuyorsa bağrınıza taş basarak sonlandırın. gerçi bağrınıza taş basmanıza gerekte yok aslında, ciddi helalli düşünülen bir ilişkide olması gerekenleri yapın, sonra vicdanınız rahat eder zaten.
Senin veya onun ciddi dusunmesine gerek yok. Iliski ciddiye binecekse kendiliginden binecek. Ciddi olmayan bir iliskiye ciddiyet yuklemek hayalkirikligi dogurur.
Onun yanına giderken hep kravat takın, takım elbise giyin. Ciddi düşünmek ve ciddi görünmenin birinci kuralı budur. Çok sık gülmeyin hafif tebessüm edebilirsiniz çok uzatmamak şartıyla. Ne kadar ciddi olduğunuzu bakışlarınızda belirtin. Bakışlarınıza kravat takın. Kravat önemli çünkü. ( ilişkide ciddi düşünmek nedir allasen çok ciddi düşünüyoruz biz. Baya baya, cidden, gerçekten düşünüyoruz gibi mi? Yoksa biz çok ciddi düşünüyoruz şu anda çok ciddiyiz o kadar ciddiyiz ki gülmüyoz hiç hep böyle gözlerimizi belerte belerte bakıyoruz. Ciddi nasıl mesela anlatsanıza biraz.)