içinizde bitenleri karşıya söyleyememe durumudur. genelde karşıdakini kırmak istemediği için kişi söylememe yoluna gider. oysa hiçbir ayrılık acısız olmaz. bir tek bunu bilemez. oysa zaman geçtikçe daha zor olacaktır birşeyler. zordur evet. ayrılmak. her türlüsü. her gün bindiği otobüsü bile sahiplenir insan. inerken garip olur içi. işte onun gibi.
artık sevgi kalmamıştır, aşk tarih olmuş, saygı ise yerini kocaman bir boşluğa bırakmıştır. kendi kafanızda ilişkiyi bitirmeye, bir nokta koymaya karar verirsiniz ama karşıyı rencide etmeden, üzmeden, kırmadan nasıl ayrılacağınızı bilemezsiniz, 1-2 deneme yaparsınız ama karşıdaki kişi ayrılmak fikrini benimseyemez ya da bir türlü kabullenmez, böylece ilişki "inceldiği yerden kopsun" tadında, ağır aksak devam eder.
olmadığına, gitmediğine, yürümeyeceğine kanaat getirip ayrılmaya da karar verip, bir süre sonra tüm o üzüntüleri, sıkıntıları yaşanmamış sayarak yüzünü gördüğünde dayanamayıp tekrar başlamak, bir kaç ay sonra aynı noktaya geri dönmek, bunun defalarca tekarlanması, etrafdaki insanlara artık ayrıldık veya barıştık demeye utanmak.gözyaşlarıyla dolu, heba edilmiş 2 yıl. verilen tüm çabaların, kurulan tüm hayallerin yok olup gitmesi. sahte duygu haplarıyla normal yaşantıyı sürdürebilme çabası, sonrası koca bir boşluk ve umutsuzluk.
-ya aşkım neyin var senin
-ya ne biliym keyifsizim
-ama önceden böyle olmazdın sen
-neden acaba?
-ya aşkım bilmem ne yapabiliriz
-ya aslında bugün maç da var
-ama sen ben varken maça falan gitmek istemezdin
-ya artık başka anla işte
-neyi?
-ya sıkıldım ben artık olmuyo böyle
-hııı anladım canım maça gitmek istiyorsun
-ya anlasana maç değil sorun
-evde mi sıkıldın bişeylere
-offf allahım anlasana ya senden sıkıldım olmuyo
-oldu o zaman saç rengimi falan değiştireyim bak nasıl güzel olacaklar
-????????????????????????
genelde kimse, terkeden kisi olmanın verecegi bir surelik sucluluk hissini yasamak istemediginden, hele hele karşısında da uzmek istemedigi iyi bir insan varsa, gerçekeşen hadisedir.
belli bir sure boyle idare edilir ama sonunda bicak kemige dayanir.
bu tip olaylarda, genelde taraflardan biri ayrılığa bahane yaratmak amacıyla ortamı her dakka provoke eder. amac kavga cikarmak ve uyumsuz olduklari imajını yaratmaktir. daha sonra da , ben seni mutlu edemiyorum, seni uzuyorum bak ben seni dusunuyorum bu is olmicak galiba diye klasik bahanesinin ardina saklanarak karsi tarafla bir ortak karar almanın yollarını arar .
eger partner iliski konusunda tecrubesiz ise, bu numarayı hemen yer. opusup ayrilirlar. terkedilen aglar ve bunalima girer, ama ona asla toz kondurmaz, ne dusunceli der kendince. birkac kere aynı silleyi yiyince anlar olayın icyuzunu. terkeden ise biraz uzulur ama 2 gune birseyi kalmaz.
eger karşısındaki kişi ilişki konusunda tecrubeliyse, zaten is bu raddeye gelmeden isin nereye gittini hisseder ve el koyar . gerekirse olayı karsi tarafin hakettigi bicimde bitirir.
