kıskançlıktan ve kaybetme korkusundan kaynaklanan, genelde ilişkilerimin 4ncü 5inci aylarında karşılaştığım anormal derecede depresyona sokan durumdur.
şahsi tespitim ilişkilerde kıskançlığın temel sebebi kişinin karakterinden ziyade diğer tarafın sana olan davranışlarıdır. senin karakterin ise bunun fitilini ateşleme süresini belirler sadece.
güven de aynı. herkes sanır ki kişinin daha evvel yaşadıkları ona öyle koymuş ki yine aynılarını yaşamaktan korktuğundan kimseye güvenmiyor.
bence yok böyle bir şey.
aslında karşındaki sana güven vermiyor. hayat tecrüben varsa bir kaç kez de kandırılmış aldatılmışsan kendine yapılan bazı hatalardan ileriye dönük kestirimler yapabilirsin. bu yüzden başına nelerin gelebileceğini bilirsin. halbuki ilişkiler dört dörtlük güven ister sevdiğini 300 tane karşı cinsin arasına çıplak bile sokabilmelisin o kadar güvenmelisin amiyane tabirle.
ama günümüz aşklarında çiftler karşılıklı nefret kıstas savaşları verdiğinden ne kadar soksam kar dediğinden sahte samimiyetsiz saygıdan uzak ilişkiler devam edegeliyor.
arkadaşın yazısında da rahatlıkla karşı tarafın kendi hareketlerini nasıl tetiklediğini rahatlıkla anlayabiliriz. belki de bir şey yoktu ama pembe kızın buna bile mahal vermemesi gerekiyordu.
Neden böyle davrandı ? O kim ? Bu kim ? Yoksa beni sevmiyor mu ? Yoksa Sıkıldı mı ? Ayrılacak mı ?... Hani her ilişkide bir daha çok seven vardır ya. Daha çok bağlanan... insanı zora düşürür, düşündürmeye zorlar... Akla gelen her ayrıntıyı takıntı olur. Aşkı tanımlayamamış hiçbir şair. Hiçbir mısrasında tam olarak niteleyememiş bu sözcüğü. aşkın tanımı bir nevi Paranoya dır.
sevgiliyi kaybetme, sahiplenme, kıskanma karışımı duyguların başladığı andır. eğer hızı alınmazsa, sonrasında daha hızlı gelişirken iki insana da hayatı zehir eder.
--spoiler--
Pembe kız, çıktığımız günden itibaren sürekli telefonunu sessizde ve antrede asılı olan çantasının içinde tutuyordu, daha ilk günden bunu farketmeme rağmen, herhalde tarzı bu dedim, hatta öyle yirmidört saat elinde telefonla dolaşan kızlardan olmadığını düşünüp saygı duydum. Fakat bunun sürekli devam etmesi, zırt pırt antreye gidip telefonuna bakması, arada mesajlar atması, banyoya kapanıp telefonla konuşması rahatsız etmeye başladı beni.
--spoiler--
[ Sözlük'te bulunan "Neden Evlenmedim" kitabına ait yazılar, ek yazılar ile birlikte yaz başında aynı isim ile basılacak. Bu nedenle yazıların buradan yayınını durdurmak durumundayım. Anlayış göstereceğinizi umuyor, ilginiz için teşekkür ediyorum. Eksper Mental ]