Evet hep açık gidip gelen ağzın içindi;
Gökyüzünün o huysuz maviliği içindi;
Elma kokan bir Türkçeyle konuştuğun içindi;
Ölümün sefil, kötü belleği içindi;
Her gün Pazar kurulan o sokaklar içindi;
Saçında uykusu kaçmış çiçekler ıslattığın içindi;
Çocuklar okuldan dönüyormuş gibi sesin içindi;
işte bütün ama bütün bunlar için sana teşekkür derim.
Türk şiirinin en deneyci şairlerinden biri olan ilhan Berk bazı sorunsallara hep bağlı kalarak şiirini günümüze kadar eskitmeden getirmeyi başarmıştır.Kendisi şiirimizin gelişmesinde payı büyüktür.
Öleli 8 yıl geçmiş tam olarak.Vay be zaman ne kadar hızlı geçiyor.Toprağı bol olsun.
Bir adasın sen çok eski bir atlasta
Çok eski bir halkın su aldığı
Ben güneş, alkol, sıkıntı adanda senin
Sen sabahı, akşamı adanın
Gecesi ben
Sen su yolları, ağaçlar, çayırlar, güneşler
Ben karabasanın senin
Sen buğdayı, ovaları, nehirleri halkının
Ben ıssızlığı
Sen ki kalabalıklarsın aralarından geçtiğim
Sürgünü ben adanın senin
Adaçaylarımızı söylemiş miydik?
Üç kişi bir köşede oturmuş ağ yamıyordu.
Kimimiz aznif oynuyor, cıgara üstüne cıgara
yakıyordu kimimiz. Sanki dünya durmuştu
öyle dalmış gitmiştik. Kendi kendimizdik.
Bir sürü kırlangıç dışarda camlara vuruyordu.
Birden bir ses, yüzüne karışmış bıyıkları,
-Deniz çekildi, dedi. Hepimize tutup
denizde gezdirdiği gözlerini. Büyük
bir boşluk bırakıp sonra da arkasında
Kalktı.
Biz işte o zaman gördük onu
ve çekilen denizi.
O zaman çıktık kendimizden.