genelikle konya'da sık rastlanan bir konu.
-hede hödeye nasıl gide bilirim
-bak şimdi,biz buyuz!burdan dümdüz git ,saga dön ,ışıkların solunda'ki bina
lakin gidilen bölgede ne ışıklar vardır,nede başka birşey,sonradan anlaşılıyor ki,amcamızın kast etdigi ışıklar
bir elektrikçi dükkanının etrafında'ki süs olarak konmuş ışıklarmış,ama olay gündüz yaşandıgı için amcamızın bir suçu yok,gece yaşansaydı ışıkları bulurduk demi.
- selam, ben şuraya gidecektimde, nasıl gidebilirim..
+ abla şimdi ilerde bir kavşak var. ordan sola, yukarı doğru çıkacaksın, yüz ikiyüz metre ilerledin mi ışıklar çıkacak. onu geç, ikinci ışıklarıda geç. üçüncü ışıklardan tekrar sağ yapacaksın. rampa çıkacak karşına, o rampanın sonunda bir tane yeşil minareli cami var. işte o camin minaresi...
- ee
+ sana girsin. ne bilim lan. oraya gidince sor birde, belki bilen çıkar.
- hayvan !
+ o az geride kaldı..
bu olay türkiyede gerçekleşiyorsa, tarif için baz alınan noktalar genelde lokanta, dürümcü, tatlıcı, restoran gibi yemek içerikli yerlerdir. mesela:
-abi dönerciyi geç sağa sap, yukarı doğru çıkarken sol kolunun üstünde..
ha bir de bu var: sol kolunun üstünde. usta o değilde nasıl kolun üstünde oluyor ben onu anlamadım. hadi sol tarafında falan desen amenna.. yurdum insanı işte...
- merhaba ben hedeye gidicektim, nasıl giderim?
- valla bu tarafta olmalı, tam bilmiyorum da, abi sen ilerle dümdüz, ilerde bir meydan var, orda sorarsın birilerine, kesin gösaterirler!
ulan, herife adres sorarsın fikir veriri! te allam ya. *
ben: merhaba, xxx bankı arıyorum nerde biliyor musunuz?
bi amca: hmmmm * heraldeee 500 metre ilerde
ben: biliyor musunuz tahmin mi ediyorsunuz?
yine o amca: tahmin ediyorum
iç sesim: e amk senden tahmin mi istedim amca biliyo musun diye sorduk!
dış sesim: oldu ozaman iyi günler.
sağlık ocağının yerini bakkal a sorduğunuzda hacı amcadan alabileceğiniz yanıttır.
+şey. bu mahalleye en yakın sağlık ocağı nerede acaba? biliyor musunuz?
-şimdi kızım, dükkanın kapısından çıktıktan sonra sonra 500 adım sayarak dümdüz devam et.yolun karşı tarafında sağlık ocağını göreceksin.
+???(iç ses:500 adım noluyoruz, inanmayan bakışlar tabi bu arada.)
-inanmadıysan say sağlık ocağına kadar tam 500 adım valla...
teşekkür edilir, bakkaldan çıkılır sağlık ocağı yolun karşı tarafında bulunur. tabi hala inanılmadığından, 500 adım mı sayılmamıştır. ölmeden önce yapılması gerekenler kategorisinde şimdilik 500 koduyla saklanmaktadır.
+püskütçüye nasıl giderim abi?
-şimdi bu sokaktan devam et sağlı sollu karışık git
+??
-sen git öbür taraftan da bi adam sana sağlı sollu karışık gel diye bağırcak
+tamam.
-aşağı ayrancı mı?
*???
-yukarı ayrancı?
*?? ne diyosun be kardeşim??
(pencere açılır)
-ankara'yı diyorum avucumun içi gibi gilirim aşağı ayrancı'da mı oturuyorsunuz?
*yok kardeşim orada oturmuyorum ben!!
-peki ortada bir park var orda mı?
*!?!?!?!?!
- atatürk lisesi nerede acaba amca?
+ daha gidip maaş çekicem, torunda ayakkabı istedi.
- amca atatürk lisesi...
+ öğrencimisin sen?
- yok amca, değilim.
+ benim torunda öğretmen olcak nasip olursa.
3-5 üniversite öğrencisi olarak istanbul'daki ilk senemiz. Beşiktaş'ta ayakkabı boyacısına soruyoruz:
- Pardon, Fulya'ya nasıl gidebiliriz?
- Yürüyerek olabilir.
- Oldu, iyi günler...
