bütün gün direksiyon sallamanın verdiği can sıkıntısı taksicileri ister istemez muhabbet açmaya ve bu açılan muhabbetler de pek bir enteresan anlar yaşanmasını sağlamaktadır.
arkeoloji okuyan bir grup arkadaşım, anadolu medeniyetler müzesinin önünden taksiye binerler ve olaylar gelişir:
a: araçtaki 4 arkeoloji öğrencisi zaten hepsi tek bir ağızdan konuşmaktadırlar.
t: taksici
t: gençler okuyor musunuz?
a: he abi ya.
t: ne okuonuz bağalım?
a: protohistorya
t: af buyur!
a: arkeoloji yani.
t: ha mezar kazacanız yani?
a: aynen öyle abicim.
t: lan oğlum bırakın bu işleri, ekmek çıkmaz bu işlerden. zengin bir karı bulup kafalayın, hayatınızı kurtarın. yakışıklı çocuklarsınız ulan.
a: öyle deme be abi, herkes bildiği işi yapmalı.
t: ya bi siktirin gidin ya ben bildiğim işi yapıyom da noluo, vites topuzu girdi la resmen götüme. biz karın tokluğuna çalışıyoruz, bizim karşı komşu sikiyle ev satın aldı amına koyayim. adaletine vites topuzu soktumun dünyası işte.
a: abi biz zaten burda inecektik, müsait bir yerde durabilir misin?