abd deki sistem. desteklemekteyim. bir ülke düşünün ki sadece ilaç satmak için ve ilaç satma izini için bu ülkenin beyin gücünü 5 yıl eğitim verip zai etmektedir. yazık.
eczacılık ilim bilim dalı ise kendilerinin kullanmadığı ilaçları baska hastalara önermesinler. ilaçların çoğu geçici anlık çözüm üretir kalıcılığı vücutta fazladır, eczacının bence doğal yöntemleri arastırıp deneyip, halka açıklaması tavsiye etmesi daha güzel olur. işini dürüstçe yapan her insan baş tacıdır.
en çok karşı çıktığım bir başlık : ilaç dediğin hiç bir zaman marketlerde satılamz : bizlere yıllarca vitaminleri bile eczanaden alın diye öğtetiler ; hem amerikada bile bunu kötü örnekleri, vardır ilaçların marketlerde satıldığı için;insanlar hasta oluyor..http://www.egedesonsoz.co...-eczanede-ekmek-satilamaz
bazılarının inatla anlamadığı anlamak istemediği olay. o her yıl araba alanlar yine alacaklar arabalarını. zaten olan mahalle arasındaki o garip eczacıya olacak.
vurgunu da zincir eczaneler açacak olan zapsu gibiler vuracak.
göt ve ajdar ilişkisi kuranlar da o zaman o büyük zincir eczanelerden bir vibratör bir de basur kremi alır inşallah!
gün itibariyle babamın ben marketten ilaç almam dediği olaydır.tayyipin şimdiye kadar ki yaparsa ,yapmış olacağı en güzel cevap ve kendini tatmin edişidir.hiç yoksa 2bin para kazanıp her 3 yılda bir ford araba sıfırlayan esnaf abilerimizin ve ablalarımızin gözlerinin doymadığının göstergesidir. ayıp yahu asgari ücret alan işçi çıkarılıyor sorun etmiyosunuz da karınızdan biraz zarar edecek olduğunuzda ortalığı birbirine katıosunuz.
gereksiz tartışmadır. ilacın markette satılmasına karşı çıkan insanlar özgürce gidip eczaneden ilaç almaya devam edebilir. kimse eczaneleri kapatmıyor. isteyen özgürce eczaneden ilacını alır, isteyen de marketten alır.
sonuçta memleket meselesi haline getirmeye gerek yok... ha! kasiyer reçeteyi okuyamaz, doktorlar bozuk yazıyor diyenlere de müjde vereyim. bundan 10-20 yıl sonra doktorlar çirkin yazmayacak(ben hariç). teknoloji ilerledi ve artık ders anlatırken okuyup giden hocaların söylediklerini yazmak yerine anlayışlı hocaların çoğalması ile flash bellek veya fotokopi yoluyla hızlı yazı yazıp, yazma yetisinde deformasyonun önüne geçildi.
zapsu'nun marketleri masalıyla örtbas edilmeye çalışılan rantı sürdürme arzusunun neticesi ifadedir. gören de tüm marketleri itidar yanlısı 2 işadamı açmış sanacak. hani bir de kapanmış, mağazalarını başkalarına devretmiş marketleri örnek vermiyorlar mı gülmemek elde değil.
arada istisnalar muhakkak vardır, niyetim kimseyi incitmek değil ama markette eczane reyon görevlisine doktor reçetesi okuyabilme kursu verdiniz mi eczacıların %95 fonksiyonunu çok rahat yerine getirebilecekelrdir. kalan %5 de ilaçla ilgili hastaya özel tavsiye/destek vs. sunmaktır. 2 grip ilacı bir öksürük şurubu için rant arzularını siyasi mücadeleye dönüştürmeye meraklı bir kitleye muhtaç olmayacağımız her türlü çözümü destekliyorum. eczacılar eğer ilaç perakendecisi durumunda olmasalar halktan da geniş destek alırlardır. oysa halk ucuza ilaç alma peşinde, özellikle eczacı isyteyen 10 milyonlarca kişiden söz edebiir misiniz?
Kar marjlarını aşağı çekmeye yanaşmayan eczacıların hazin sonu. Kendimiz söylüyoruz, günümüzün en 'karlı' mesleklerlerinden biri eczacılık. ilaç fiyatlarında yapılan %60 oranındaki indirim, hem devlet hem de bireysel ekonomiye çok ciddi fayda sağlayacak. Tabi ki bu durum, ticaret mantığıyla düşünen, kimi ilaçlardan %100 e yakın kar almaya alışmış eczacıların işine gelmemekte. Artık oturdugu yerden dünyanın parasını kazanmaktan az da olsa vazgecmeliler. Ben de eczacı olsam isyan ederdim belki ama, bu taraftan bakınca da hiç mutlu değilim. Ayrıca uzmanlaşmak için harcadıkları 5 yılı heba eden, esnaf dükkanlarını kalfalara teslim eden eczacıların ta kendileridir. Doktorun yazdıgı receteyi onlar bilmez diyerek değiştiren kalfa da var bu ülkede, akşam recetesiz verdiği ilacı yazmayan doktoru 'bak doktor, sıkıntı çıkarma, senden öncekini dövüp gönderdiler bu memleketten' diyerek tehdit edeni de... bunlar olurken 5 yılını uzmanlaşmaya adayan eczacı arkadaşlar yazar kasanın başında para sayıyordu.
Benim anlamadığım eczanede ki kalfaya güvenen vatandaş , tezgahtara neden güvenmiyor. Yanlış ilaç kullanımı olur falan.. kalfa dediğiniz kendi mi üretiyo r ilacı, ya da eğitim mi alıyor, eczaneye giriyo adam, 3 ay sonra en kralından daha kral eczacı, en iyisinden daha iyi doktor oluyo.. en yakınındaki sağlık danışmanın bu adam senin... eczaneye giripte kaç defa muhatap olabildiniz ki resimdeki arkadaşla...
Altta yatan gerçek sebep belki zapsunun bim ini, for you yu daha zengin etmek olabilir, ama bu yolu açan eczacılar olmuştur. Farklı sebeplerle de olsa, ben de sıcak bakmıyorum market sistemine...yapılacak şey de belli, 16 ocak'a kadar imzalarsın sözleşmeni mevzu kapanır.
Asıl sorun; sözleşmeler yapılmazsa, ssk'lı, bağkur'lu hastalar ilaçlarını nasıl alacaklar. Eczanelerden dünyanın parasını vererek almalarını beklemek hayal, devlet eczanelerine ulaşmak da kolay değil... hayırlısı olsun bakalım...
birebir yaşadığım olaydan gördüm ki, düzce'de bir köy bakkalı dahi hangi ilaçları koysam ya ama önce bir eczacı bulmalı buraya müdürüm şeklinde yaklaşmıştır olaya. köy bakkalını küçümsemiyorum ulan sadece olayın vahametinden bahsediyorum.
büyük güçlerin bizim saf yöneticilerimizi yine oyuna düşürdüğü gerçeğidir. daha gelişmesini bile tamamlayamamış ülkemizi bu proje için "pilot ülke" bellemişlerdir. fakat herkesin de bildiği gibi, yürürlüğe girmesi durumunda birçok olay, türkiye komedisi ve belki de birçok felaket yaşanacağından engellenmesi gereken bir "deneyim"dir.
Doktor reçetesini kasa görevlisinin nasıl okuyacağını merak ettiğim, yeni bir taslaktır. Sanırım eczacılara da marketlerde 'reyon görevlisi' olma yolunu açıyor.
Yarın bir gün manavlara nöbetçi doktor dikip, eline sadece stetoskop verip hastaları ona muayene ettirmekle eş değer harekettir. Ne kadar saçma geliyor değil mi?
Önyargılarını bir kenara koyarak düşün. Ne farkı var ?
ciddi bir meseledir.şu an eczacılarla ilgilidir. sen desteklersin yada desteklemezsin, mesele değildir. olay tam anlamıyla parçalara ayırma , saflaştırma , şuursuzlaştırma , ekmeğe muhtaç etme ve son olarak ele geçirme olayıdır. bugün zapsu'dur, yarın emine erdoğan, diğer gün ethem sancak. sen ben diye münakaşa etmeyi bırak! olay senden de benden de çıkalı çok oldu!
uyan demeye gerek kalmadı artık. uyu arkadaş! bizim mücadelemize mani olma bari. uyu sen. sıra sana gelince uyandırırız biz seni. herne iş yapıyorsan artık farketmez. adamlar üçün beşin değil, herşeyin peşinde. uyu sen. eczacılar haksız de. tekel işçileri haksız de. memur haksız de. diş hekimi haskız de. kalkınca aynaya bakıp dersin ; 'bende haksızım'!