bugün

rte nin amerikan sempatizanı olduguna bir kez daha gözler önüne sermiş durum.neden mi *
s.ke s.ke eczacıların anlaşmanın kabul edeceğini göstermiştir. kolaysa kabul etmesinler. markette sattırır hatta tutar sokakta tezgah açar.
'en güzel yıllarımda da bunun için hayvanlar gibi ders çalıştım dimi?' diye sordurtandır.
"... bakanı ...'nın oğlu/kızı ...'nın kurduğu ilaç marketleri zinciri" cümlelerinin habercisi gelişme. kazıklanan bizsek kazıklayan da bizden olmalı düşüncesinin sevinciyle dolu akpli gençler meğer ne dertliymiş eczacılardan. uygulama başlasın takunyacı kozmetik mağazasından bir mide ilacı alıp kendilerine hediye edeceğim. umarım yanlışlıkla başka bir ilaç vermezler.
bu uygulama hayata geçirilirse markette manav reyonunda hıyar satan abdulkerim gelip oradan "hangi ilacı beğendiniz?" diye soracak değil yine muhtemeldir ki eczacılık okuyanlar oralarda istihdam edilecek. şayet olursa, olmaz da...
bazılarının eczacılara ne kadar gıcık olduğunu anlamaya sebep olan açıklama. ee eczacılar kazanmasa amerikanlar israilliler kazanacak ve de sizden çıkan para değişmeyecek,hatta artacak. e o zaman şöyle oldu böyle oldu demenin mantığı ne?
ha binlerce kalfa işsiz kalacak belki ona seviniyosunuzdur onu bilemem.
gözü doymayan eczane kartellerinin sebep olduğu/olacağı uygulama. hayırlı olsun.
(bkz: her kuşu siktik bir kaldı leylek)
koskoca devletin herhalde plân program yaptığı, sonuçlarının farkında olduğu, olası tehlikeleri bilerek önceden önlem almayı düşündüğü girişimdir.

"diğer devletlerde böyle bir uygulama var mıdır; neden böyle bir şeye ihtiyaç duyulmuştur?" sorularının cevabı araştırılarak, yorum da buna göre yapılmalıdır.

işin "apaçık" bir şekilde hükümetin kendi çıkarlarına göre hareket etmesi olarak tanımlanması afedersiniz ama saçmalıktır.

he ola ki yanılıyorsam; siktir olur giderim bu ülkeden.
+merhaba beyefendi. ben ilaç alacaktım.
-tabi buyrun.
+bana 2 kilo ağrı kesici, 1 kilo diş ilacı, yarım kilo bel ağrısı hapı, 3 kilo ağrı kesici verir misiniz?
-tabi sarayım mı burda mı yersiniz?
+hönk.....
amatör nuri alçoları sevindiren haberdir.
Küçük esnafımızı yerin dibine gömüp insanları aç bırakmayı çok iyi beceren tayyip beyin, şimdide eczacıları bitirmeye karar verdiğini gösteren uygulamadır. Demekki artık üniversite mezunu işsizler arasında eczacıları da göreceğiz.
(bkz: Siz misiniz kafa tutan)
eczacılar artık ilaç reyonlarında mı çalışacak şimdi? kafam karıştı...
ilaç ta tekeli kaldırcagız diyor başbakan.

reçete yazmak neden doktorun tekelinde o zaman?

diş çekmek niye diş hekiminin?

bina yapmak niye mühendisin?

sen başbakansın. nasıl ilaçta tekeli kaldıracağız dersin? neden hala eczacılık fakültesi açıyorsun diye sormazlar mı adama?

insanlar bilmiyor mu bu marketlerin sahibinin yıllardır boş dükkanara * kira ödeyen kankan cüneyd zapsu nun olduğunu?

o kadar mı salak görünüyoruz oradan?
eczaneleri bitirip kendi adamlarına yeni alan yaratacaklar.eczacı tanıdıklarımdan duyduğum son 2 yıldır böyle bir proje lafı dolaşıyormuş aslan payıda hedef in olacakmış.
bizlerinde drugstore ları olacaktır. ne güzeldir, açılımın hasıdır. ne demişti büyük düşünürü nihat doğan jr.; ak ak ak ak...
(bkz: peşkeş)
(bkz: for you)
(bkz: bim)
(bkz: a 101)
ağrı kesicinin şeker gibi tüketildiği güzel ülkemde bakalım kaç kişi ölecek bu uygulamada diye merakla beklemekteyim.
bakkaldan alınabilen vermidonun markette satılabilecek olmasının ne gibi mahsuru olduğu anlaşılamamıştır.

reçetesiz ilaç zaten mütehassıs gerektirmeyen kategoride olduğu için "reçetesiz ilaç" değil mi?

isterseniz prezervatif almadan önce de eczacıya danışalım maazallah yolda millet birbirine girmesin.
bir süreçin sonucudur. zira uzun zamandır yurtdışındakilere benzer drugstore'lara uygun zincirler kuran hamil-i kart yakinleri beklemedeydiler. halk mı? hahhahahaahytttt kimin umurunda canım....
doktorların kasaplarda çalışmasının yolunu açacaktır.
Amerikan ekolünün yansımalarından olan bir uygulamadır. Eczacıların, halkımızın ruh sağlığının bozularak, yeşil reçeteli ilaçlara olan ihtiyacın artması için dua etmelerine neden olacaktır. işin ucu duaya varacağından yönetimce uygun bir uygulamadır.
eczaneler sadece reçetenize bakıp ilaçlarınızı çıkartmaz. doktorunuzun dalgınlığına geldiğinde, beraber kullanmamanız gereken ilaçları fark eder, alerjilerinizi bilir, size bir çay ikram edip dizinizin, başınızın ağrısını dinler, utana sıkıla gelen kadınlara doğum kontrol hapı ya da hamilelik testini, erkeklere prezervatifini ya da viagrasını verir. annenizin sağlığını sorar, size daha çok yakışan makyaj malzemesini ya da eşinizin almayı tercih ettiği parfümü hatırlar. üstünüzde para olmadığında, terlik-pijama acil dönüşlerinde "dursun, yarın verirsin" der. ilacınızı almaya gidemeyecek kadar hasta olduğunuzda, kalfa bir koşu getiriverir kapınıza.
marketlerde kahve ikram edilmez. marketler doğum günlerinizi excel tabloları dışında hatırlamaz. size baktığında dozun az ya da fazla gelme ihtimaline karşı doktorunuza bir telefon etmez. gece yarısı size ilaç göndermek için uğraşmaz, borcunuzu yarına ertelemez, sizi hatırlamaz, umursamaz. onlar için bir datadan fazlası değilsinizdir.
birilerine fayda sağlamak adına, bu işten ekmek yiyen bir çok insana ve aynı zamanda hastalara atılmaya çalışılan kazıktır bu efendim...
bazıları bütün marketlerin ilaç satacağını anlamış haberden ki kişinin rengini belli etmiştir.
olaya sayılar girmiş bende bildiklerimi konuşayım dedim.

türkiye de kaç eczane var

18657 (http://www.eczanetr.com/istatistikler.asp)

buralarda minimum 1 eczacı +1 kalfa olduğunu düşünürsek ki bu ancak küçük ilçelerde olan durumdur etti mi 37314.

hemen her mahallede ya da iki mahallede bir eczane olması da cabası tabii.

şu forum sitesinde eczane sayısının tavan yaptığını da söylemiş isterseniz bunu hesaba katın. 23500 eczane. kalfalarla 47000 kişi.

http://forum.yenimakale.c...isi-tavan-yapti-t972.html

şimdi gelelim mağaza sayısına ve olası yasa söylentisine. diyor ki anlaşmalı marketlerde kimler bu anlaşmalı marketler. sizin için seçtik efendim for you yani, a 101, belki bilal oğlan marketleri (bom) diye bir zincir de kurulur ne dersiniz?

yani bizim mahalledeki şen market buna dahil olabilmek için devletle anlaşacak mecburen ve iş takibine harcadığı meblaa da cabası, ee tabii bu normal birşey ederi 300 tl yi geçmemeli başbakan söyledi. 300 tl den 10 bürokrat desek 3000 yapar çok değil değil mi? *
istihdam denmiş. çok güzel denmiş. yılda mezun olan eczacı sayısının çok küçük bir kısmı eczane açıyor peki ya mevcut eczaneler yani sayısı 18657 olan tüm marketlere dağıttık bunları kalfaları da tabii ohh ne güzel. yenilere de istihdam hazır, çünkü bütün marketlerimiz anlaşacak devleti ala ile.

bir de gece nöbeti var demi. hani nöbetçi eczane kavramı bu nasıl olsa halledilir ama.

tüm mahallelere birer tane devlet izinli market de kurduk hadi hayırlı olsun. sayıları da 957 bin. bizim şen market de dahil buna.
birlik olursak sgk yı yani milleti soyabiliriz mantığında hareket ettiğine inandığım, eczacılar üzerrinde mahalle baskısı oluşturmaya çalışan maddi varlığını ezcacılara sattığı sgk sözleşmelerine de borçlu bulunan türkiye eczacılar birliğine verilmiş cevaptır.

reçete karşılığı ehil ellerde yapılması sağlanırsa bazı eczacılarca iddia edildiğinin aksine hiçbir riski de olmaz. reçeteye bakıp raftan ilaç kutusunu vermek için eczacılık fakültesi bitirmeye bile gerek yok aslında. zaten o işi de büyük eczanelerde kalfalar/çıraklar yapıyor. doktor yazısı okuyabilmek yeterli.

bekleyelim görelim ne olacak.