adem a.s. ilk insan ve ilk peygamberdir. günümüze kadar tarihte her dönem her topluma peygamber gönderilmiştir.
sapkın dinler de dahil tüm inançlar özünde hak olan inancın insan nefsi eliyle bozulmasıyla son halini almıştır.
örnekse;
neden biz türkler, bu kadar savaşçı, mücadeleci, inançlarına bağlı bir toplum olmamıza rağmen hiç savaşmadan islamiyeti seçmişiz?
çünkü önceki dönem de gök tanrı inancı çeşitli bozulmaları yok saydığımız takdirde kabataslak allah inancına benzemektedir. .
Yahudiligin ise oteki cok tanrici dinlerle fazla bir benzerligi yoktur... Yahudilik yayilmaci bir politika izlemedig ve dunya dini olma arzusu icinde olmadigi icin kitlelere hitab etmek zorunda klamamistir... Bu sekilde 3300 sene boyunca bozulmadan bu gune gelmistir. Ama islam da hiristiyanlikta yayilmaci bir politika izledigi icin herkese hitap etmek zorunda olduklarindan tavizler verip, pagan adetlerini dinlerine ekleyerek bu gunlere gelmislerdir...
yozlaşmanın artmasıyla tanrının din-peygamber göndermesi (doğruya çağırması-doğruyu hatırlatması) doğru orantılı olduğundan paganizm veya ondan önceki inanışlarında sonraki inanışlarında birbirlerinin devamı olduğu aşikârdır. tabii tamamen uydurma olanlarda olabilir.
(bkz: allah)
islam içinden bile çok tanrıcılığa benzer bazı marjinal mezhepler türemiştir, araştıranlar bununla karşılaşacaktır.
ilahi dinler olarak tabir edilen dinleri bırakalım tamamen bağımsız uyduruk gibi görünen çok tanrıcı dinlerin kökeninde bile ilahi dinlerle benzerlikler bulmak şaşırtıcı değildir, çünkü insanın atası olan hz. adem'den yeryüzüne yayılan insanlık tasavvuru tüm benzerlikleri islam adına olumlu duruma döndürür. arada geçen sayısız peygamberi söz konusu etmesek bile.
biz deriz ki dinler tümdemgelimdir, öteki der tümevarım.
ilahi dinler ve bu dinler öncesi metinler incelendiğinde kafada iki soru oluşur. ya bu ilahi kabul edilen metinler öncekilerin birer kopyasıdır ya da kaynak aynıdır. varın siz seçin istediğinizi.