iktisat öğrenmek bireyleri "sokaktaki/kahvedeki herhangi bir insandan" dan farklı kılar.Nasıl mı?
Yarın çocuğunuz haberlerde tüfe-üfe oranları açıklanırken size dönüp "anne/baba, tüfe-üfe ne demek?" dediğinde söyleyebileceğiniz iki çift sözünüz olur.
etrafınızdaki insanlar gazetelerin ekonomi sayfalarını atlayıp geçerken, siz okur, anlar ve içinde bulunduğunuz döngü hakkında fikir sahibi olursunuz.
akıllı yatırımlar yapar, küçük birikimlerinizi doğru değerlendirebilirsiniz.
mevcut hükümetleri herkesin ağzıyla eleştirmez, objektif ve akılcı eleştirilerde bulunabilirsiniz.
kısacası daha bilinçli bir birey olur, etrafınızdaki bir çok kişiden farklı algılarsınız olup biteni.
tabi iktisatı size kimin öğrettiği, hangi yöntemleri seçtiği buradaki en önemli faktördür. yüzlerce sayfalık kitapları ezberleyerek sınavlara girmek zorunda kalmışsanız, yani bu bilim size sevdirilememişse, evet kabustur, kusmuktur, öcüdür.
iktisat bir bilimdir. mal ve hizmetlerin üretimini; dağıtımını ve tüketimini araştıran sosyal bir bilim dalıdır. iktisat aynı zamanda iktisadi karar birimleri arasındaki ilişki ve etkileşimleri inceleyen bir bilim dalıdır.
iktisat, bireylerin ve toplumların sahip oldukları sınırlı kaynaklarla, sınırsız ihtiyaçlarını karşılamak için bu kaynakları ne şekilde dağıttıklarının incelenmesidir.
iktisadı eğer seversen ve gerçekten isteyerek okursan asıl başarıyı o zaman elde edersin.. yok ben iktisat seçtim, sevmiyorum, öylesine girdim dersen 4 senelik okul olur sana 8 sene hatta 9 sene..
okuduğum güzide bölümdür. değeri son dönemlerde pek bilinmemekle beraber, sınıf ortamı için dört duvar + sıralar yeterli olduğundan dağ, depe, daş, doprak heryerde okunabilen ve bu nedenlede taban puan itibarı ile (bkz: eşit ağırlık) puan türünün sonlarında yer alan, bilmeyenin (bkz: tırt) dediği, bana kıt kaynaklarımı gayet verimli kullanmayı öğretmiş bir bilim dalıdır. okunasıdır, küçümsenmeyesidir.
mevcut kaynakların sınırlı, insan ihtiyaçlarının ise sınırsız olması, iktisat biliminin ortaya çıkma nedenidir. iktisat bilimi kaynakların kıt olması nedeniyle insanların yaptıkları tercihler ve bu tercihler nedeniyle aralarındaki ilişkiyi inceleyen bir bilimdir. bu nedenle iktisadi idari bilimler fakültesi denilince iktisatın bilim dalı olması nedeniyle farklı bir yerde olması gerekirdi. fakat türkiye' de üniversite açmak moda haline geldiği son yıllarda, en masrafsız açılan fakülte, iktisadi idari bilimler fakültesi olduğu için istisnasız her üniversitede vardır, sayıları artmaktadır. bu fazlasıyla dezavantaj oluşturmuştur.
hiç ilgimin olmadığı, zorunlu olduğum bir ders. geçemiyorum da. hayır anlamıyorum da. gerçi adam akıllı çalışmadım da. yarın sıınav da var. haydi bakalım gene kalırım gibi bi his var içimde. du bakalım.
geç gelen ama sevindirici edit: ben iktisattan geçtim gençler. sırtımdaki kambur gitti la ya. oh baee! tertemiz başlayacağım bu yıl. pampak. ehe.
zevklidir ama kısmen zordur. iktisadı öğrenmek için bu konuda biraz yeteneğiniz olması gerekir. öğrendikten sonra ise akp'nin televizyonda koyunları için saydığı pek çok şeyin gerçek yüzünü de göreceksiniz ve akp'den nefret etmek için belki beş kat daha fazla sebebiniz olacak.
bu yüzden koyunlara tavsiyem siz bu bilimi öğrenmeyin. zaten çoğunuzun zekası yetersiz kalır ya neyse.
yeni dünya düzenini anlamak için bilinmesi gereken neyin ne olduğunun "hurefelere", "tevatürlere" dayanmadan farkına varılmasını sağlayan bilim dalıdır.
cebinde 5 kuruş parası olmayan öğrencilere makroekonomik denge analizi,para politikası analizleri,firmaların kar max. gibi konuları öğretmeye çalışan bilim.
Teorik tanımı: kıt kaynakların etkin kullanımı olsa da klasiklerin göz ardı etmesine rağmen aslinda iktisat; üretim tüketim ve bölüşüm ilişkilerinin zamansal ve de mekansal boyutta ele alındığı bir bilim dalıdır.iktisat bölümleri genelde isin teorik kısmını öğrenciye verse de, sosyal bir bilim olan iktisatta asıl verilmesi gereken iktisadın sosyal boyutudur, insan ilişkileridir. mikro ve makro kitaplarının hepsindeki konular gelişmiş ülkelerin ekonomik durumları doğrultusunda oluşturulmuş teoriler olduğundan, bizim gibi gelişmekte olan ya da az gelişmiş ülkelerde pek cok iktisatçı mezun olduktan sonra ülke gerçekleri ile kitaplarda yazanların örtüşmediğini cok net farkedecektir. Cok fazla fakültede cok fazla öğrencisi olan bir bölüm olmasına rağmen kaliteli iktisatçılar ankara, odtü, marmara, hacettepe, istanbul üniversitesi gibi sayılı birkac üniversiteden çıkmaktadır. pratikte cok okuma, araştırma gerektiren bir bölüm olmasa da marshall, ricardo, maltus, adam smith, keynes, karl marx iktisadın babaları olarak kabul edildiğinden düsünce ve teorileri kanımca cok iyi bilinmelidir.
sayısal yeteneğiniz yoksa tercih edilmemesi gereken bölümdür. bir yerde sevdirir kendini, her olayı iktisata bile bağlayabiliriniz fakat iş vizeydi finaldi boyutuna gelince nefret bile ettirebilir. (bkz: (#10452780))
