ozon tabakasının incelmesine bağlı olarak kışın, yazın, baharın geç gelmesi olayıdır. Kış mevsiminde yazı yaşamak yaz mevsiminde kışı yaşamak bundan dolayıdır.
Türkiye iklim değişikliğini bir sorun olarak algılamaktan çok uzakta. Bugün dünyanın en önemli gündem maddelerinden biri olan iklim değişikliği, Hükumet tarafından açıkça gözardı ediliyor. Türkiye, mevcut kömür santralleri ile Avrupa ülkeleri içerisinde en fazla emisyon kirliliğine sebep olan ülkelerin başında geliyor. Bunun üzerine planlanan 50 yeni santral ve bir iklim politikasının olmaması, iklimi, insan ve çevre sağlığını büyük tehlikeye sokuyor.
Acil önlem alınması gereken olay. Bu kışın uzun sürmesi , havaların saçma sapan değişimleriyle bir problem olduğu aşikar. Climate centeal' in hazırladığı rapora göre eğer sera gazı emisyonları azaltılmazsa istanbul 80 yıl içinde kahire gibi sıcak ve bunaltıcı olacakmış. Biz hala kıçımıza su kaçarken orucumuz bozulur mu diye düşünürken yakında kıçımıza kaçacak suyu bulamayacağız.
iklim değişikliği tek başına çok da bir anlam ifade etmez. korkmamız ve derhal önlem almamızı gerektiren şey iklim değişikliğinin sebep olacağı meteorolojik afetlerdir. iklim değişikliği ile birlikte bizi sıcak hava dalgaları, orman yangınları, tarımsal haşereler, kuraklık, şiddetli yağışlar, tayfun sayısında ve şiddetinde artış, tarım-hayvancılık-tatlı su depolanması gibi konularda olumsuz etkiler, salgın hastalıklara sebep olacak böceklerin yayılması gibi tehlikeler ortaya çıkacak ya da artacaktır. iklim değişikliğinin negatif etkileri yanında çok da önemsenmeyecek olsa bile pozitif etkileri de olacaktır. buna örnek vermek gerekirse değişen iklimsel şartlar ile kuzey yarım kürenin soğuk bölgelerinde tahıl veriminin artması beklenmektedir. bu yüzden yatırımınızı kuzeye yapın. bence bir süre sonra güney ya sular altında kalacak ya da sıcaktan kavrulacak.
yesilist.com'dan alıntı:
" Tarih kitapları, 2016 Eylül’ünü iklim değişikliği hakkında bir eşiğin daha aşıldığı tarih olarak işleyecek. Normalde oldukça düşük olması gereken bir mevsimde, havadaki karbondioksit oranının aylık ortalaması 400 ppm’nin (bir milyon birimdeki partikül miktarı) altına düşmedi.
Bilim insanları bu veri ile birlikte 2016’yı artık 400 ppm’nin üzerine çıktığımız yıl olarak kabul ediyor ve bizim yaşamımız boyunca bu seviyenin altına inebileceğimizi öngörmüyorlar. "
anamızı silkecek bu yarrak bizim.
ocak ayındayız alooo !
dışarı çık gündüz bahar gelmiş sanarsın.
sikişe sikişe çoğaldı bu amk insan milleti. doğanın da bi yere kadar sabrı var.
hayır iyi güzel çoğalıyorsunuz da he ryer beton oldu amk onu napçaz?!
aslına bakarsan çok ta bi şey yok.
dünya ikliminde 1000 seneden tut 50 senede tekrarlanan döngüler var.
sanırım onlardan birini yaşıyoruz.
sanki hiç sel, aşırı sıcak, aşırı soğuk yaşamadık.
bunlar her zaman olan şeyler.
--spoiler--
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, "iklim alanında son hız harekete geçmemiz gerekiyor. Kaybedecek bir dakikamız bile kalmadı." dedi. https://tinyurl.com/mrdhp7py
--spoiler--
iklim değişikliğini gerçekten yaşıyoruz. dünyanın kuralları insanlar tarafından algılanıyor. Değişmeyen tek şey değişim dar alanda değil evren için dahi geçerli galiba.
insanlar iklim değişikliği için bir şey yapmaya kalkarsa iklim daha da bok olur. Bence kendi haline bıraksak daha iyi yapmış oluruz. Elimizi sürdüğümüz şey bok oluyor sonuçta.
--spoiler--
ABD’de yapılan bir araştırmada, 3,2 milyondan fazla Amerikalının iklim değişikliği nedeniyle yüksek sel riski bulunan bölgelerden göç ettiği belirtildi. https://tinyurl.com/489juwc9
--spoiler--