ülkemizin bilinçsiz halkı tarafından bolca yapılan çelişkili tutumlardır.
kilometrelerce ötedeki ölenlere yas tutarken kendi memleketinde öldürülen masumları bilmeyendir, bilse de susandır.
görüşünden zerre haz etmem ama yılmaz güney şöyle bir şey demiş:
"bir gün nereli olduğumu sordular,
-babam siverekli'dir dedim.
siverek adına şaşırdılar, hiç duymamışlar.
-nerededir bu siverek? dediler.
-siverek napoli'nin kazasıdır dedim.
düşündüler bir süre, birbirlerine bakındılar.
-biz italya'yı çok iyi biliriz. yanlışınız olmasın. napoli'nin böyle bir kazası yoktur.
siverek italya'da olsa bileceklerdi. siverek urfa'nın bir kazasıydı. urfa da türkiye'de bir şehirdi.
bizim memleketin insanları iyidir, akılları çoktur; italya'yı bilirler, fransa'yı bilirler. çinistanı, falanistanı bilirler, lakin kendi yurtlarını bilmezler. dünyanın öte ucundaki ülkelerin yardımına koşmak için can atarlar. onlar için şiirler yazar, onlar için ağıt yakarlar. falanistan köylüsünün acısını anlatan kitaplar kapışılır, benim memleketimin insanlarına sırtları dönüktür, onları görmezler, göremezler."
insana bahşedilen en kıymetli özellik.
bakıyorum bazen ''işini yapmıyor istifa etsin hükümet'' diyenlere...
işini yapamayan özel sektör çalışanı mesela...
ya da kamu personeli siktiriboktan bir görevde.
hani kalkıp ''ben bu şirketi mutlu edemiyorum'' diyemeyen, alırım maaşımı bakarım dalgama kafasıyla çalışan adamlar,
onun bunun işini yapmadığı ile ilgili ne güzel söylemler yapıyor...
misal kılıçdaroğlu, ben bu chp'yi bitirdim amk deyip istifa ediyor mu?
yok...
ama işte başkası ise söz konusu olan, ne güzel söylüyoruz bıraksın abi yapamıyorsa diye...
değişim kişiden başlar.
ancak kişiler, ikiyüzlü bir hamurla yoğurulmuştur.
kendi işemediği yaralı parmağa,
başkası işesin ister hep...
yadırgamıyorum,
sadece görüyorum.
etrafımda bolca bulunandır. gerçek sevgi yok. gerçek seven yok. yalancı sahte gülüşler ve arkadan kuyu kazma, dedikodu. nasıl bir ortamım var şaşırdım şimdi.
"sözlük yazarı" olan ancak kendilerini "tdk memuru" ya da çok sevgili "hakkı devrim" olarak gören yarak kafalılar var.
pardon ağır oldu, yavşaklar var.
şimdi "bazı" yerine "bağzı" yazıyorsam bu benim siktiğim üslubumdan kaynaklanır canım. bunu sen farklı yorumlarsan o da senin mallığın.
konuşurken "bağzı" şeklinde çıkan "bazı"yı "ğ" harfiyle yazınca ne diye zorunuza gidiyor ki ?
tüykçe yazıldıı gibi oqunmaz biy keye taağam mıaaa!
siktirin lan.
3 yıllık tiyatro eğitimimde çok iyi bir şekilde konuşmayı öğrendim, okuduğum kitaplardan da gayet güzel yazabilmeyi.
gününü burada geçirip, burada okuyorsun. sonra da bana artistlik yapıyorsun.
neyse, daha fazla ciddiye almak istemiyorum böyle tipleri.
kadınları dudişlerinden öperken, erkekleri ne öpçem lan.
taksim olayları sırasında cnn international'ın haber sunucusu christiane amanpour, taksim olaylarının canlı yayını sırasında stüdyoya telefonla bağlanan başbakan recep tayyip erdoğan'ın başdanışmanı ibrahim kalın'ın "aynı saldırıların beyaz saray'a yapıldığını hayal edebilir misiniz?" "abd konsolosluğuna saldıranlara terörist, aynı grup insanların taksimi karıştırmasına ise direniş diyorsunuz" demesi üzerine "program bitti" diyerek, ibrahim kalın'ın konuşmasını yarıda kesilmesi.
'londra isyanlarinda niye yapmadiniz lan bu canli yayinlari' diye sormak istesek cevap alamayacağımız garip bir durum.
normalde "kızıaam çocuk polis, sen onların ne kadar maaş aldığını biliyor musun?" diye junkie olan arkadaşına, ağzını yaya yaya sorar esas kız. ama aynı kız, bugünlerde orospu çocuğu diyor istisnasız hepsine. vardır elbet aralarında orospu çocuğu. ama ikiyüzlülük budur işte dostlarım.
"oyş üniformalı" diye ağzı sulanan kızlar, bana nasıl devrim yapılacağını öğretmesinler lütfen.
ikiyüzlülük, kişisel algıladıklarımız mıdır? yoksa bağlılıklarımıza ters düşen hazlarımız mıdır? bilemedim yine de duyguya gem vuran aşırı-fanatik, ideolojik karmaşanın toplumsal boyutu hiçbir zaman ikiyüzlülük etmenlerini dillinden düşürmeyecek.
malesef toplumumuz da olan bir örnek dir, kimisi kariyeri için ikiyüzlü olur, kimisi sevdiği için ikiyüzlü olur, ne yazık ki ya olduğumuz gibi yada göründüğümüz gibi olamıyoruz, devamlı birilerine kendimizi kanıtlamak peşindeyiz kariyer hırs başkalarından üstün olma arzusu, bu sebep den ötürü, insan oğlunda ikiyüzlülük ortaya çıkıyor, ama insan oğlu ne yazık ki bunun farkında olamıyor.
''kendinden hiç söz etmemek çok soylu bir ikiyüzlülüktür.'' der niçe
anlamadığım hatta anlamlandıramadığım riyakar bir tarafımız var toplum olarak!.. kötü niyet değil, beyinsizlik hiç değil; belkide işimize gelmediğinden. tamamı olmasa da bazı konularda öyle değimliyiz azizim?.. mesala ahlak konusuna değinirsek; çoğumuz bu konuda riyakar değimliyiz?.. ahlak dediysek genel bir tanım değil elbette!.. bizde ahlak denildiği vakit dimağlarda namus kavramı canlanıveriyor hemen. hah işte bende tam olarak ondan bahsediyorum gardaş dizilerde bazı karakterle o kadar özdeşleşiriz ki; onların kavuşmasını isteriz. ama gerçek hayatımızda ayşeleri, mehmetleri itin götüne sokar çıkartırız. haksızmıyım?.. herkesin kendince geçerli olan nedenleri, öncelikleri vardır. bundan dolayıdır ki o geçerli nedenler ve önceliklerden dolayı başkalarını düşün(e)mezler. kabul bende yaptım, ama şundan dolayı diye başlayan ve devam eden cümleler silsilesi bitmek bilmez!.. ama konu başkası olunca kızar, aşağılarız. çünkü onların yaptığı düpedüz sığlıktır, arsızlıktır!.. değil mi?.. biz hepimiz bunu yapmıyor muyuz?.. ahlak olgumuz kadınların bir yerlerine sıkıştırıldığı müddetçe ki son derece dar bir alan- riyakarlığımızdan ve sahtekarlığımızdan arınamayacak, gizli karanlık köşelerimizde, iç dünyamızın en çıplak ücra köşelerine dalacak; tan yeri ağarırkende ahlak bekçiliğine devam edeceğiz. biz kimsek artık!..
kendi çıkarlarımız doğrultusunda affedecek, meşrulaştıracak; içeriğini bilmediğimiz, bizlere hitap etmeyen samimi hikayeliride yerle yeksan edeceğiz. evet ben ikiyüzlüyü oynuyorum. kabul ben riyakarım. cenneti düşlerlerken cehennemi görmezden geliyorum. çünkü dost bildim çelme değdi
bin bir surat insanların arasında "aa, senin sadece ikiyüzün mü var, yazık" dedirtecek, belki de bazıları için imrenilecek durum. insanlar ne kadar çokyüzlü olmuş olsa da, dört yüzlüsüne de iki yüzlüsüne de tahammül edilemez. iki yüzlüler "aldatıcı" insan grubunda yaşayan canlı türünün örneğidir.
kamerayı gördüğünde akepeye atıp tutan insandır. nitekim olay akepenin %50 almasıyla sonuçlanır. aynı zamanda recep ivedik i aşağılayan adamdır bu. izlenme rekoru kırdırtır.
