para açısından sıkıntısı yoksa mutlu insandır. uykusuz kalma derdi yoktur, ders araları uzun sürmez, güne geç başlayıp başlamamakta kendi elindedir. dersi 5'te başladığından günün saat 5'e kadar olan bölümünü farklı şekillerde değerlendirebilir (kurs, çalışma, vs.).
ailesiyle birlikteyken onlara uyum sağlayamayan, bu yüzden hep azar işiten; annesi kendisine sürekli küsen insandır. ama günlük hayatını dolu dolu yaşayan, gün ışığına da ucundan yetişen kısmi vampirdir. gününü gün eder, leş gibi sıcakta derste olmaz, afyonu patlamadan derse başlamaz [derse kadar uyuyorsa bu madde iptal onun içün], akşam serinliğinde efil efil koyulur okul yoluna.. ama en büyük haksızlığa uğradığı konu ise; yaz okulunda da şişirilmiş ücret verip, birinci öğretim insanlarıyla sabahın köründe derse girmesidir.. ooof of..
öğrencilik hayatı bittikten sonra, iş hayatına atıldığında sabahları muhtelemen erken uyanma sıkıntısı çekebilecek insandır. ama sorsanız, ikinci öğretim okuduğuna pişmansın diye; kesinlikle hayır derim. bilakis çok da keyifli.
Derslere uyuyakaldığından geç kalabilen insandır. O kadar kaptırmıştır ki kendini öğlenin bir vakti kalkması zor gelir o insanlara. Ama mutludur, mesuttur, yarasadır.
bir şekilde haftanın iki günü boş olan öğrencidir. bilhassa oda arkadaşımın perşembe, cumaları boştu. bu kadar şans, bu kadar bal ancak ikinci öğretim de mi olur acaba.
