konutlardan bahsediyorum. insani bina yani insan ruhunua fiziğine uygun konut en fazla iki katlı olur. ondan sonrası hem çevreyi çirkinleştirir hem de kullanımı zorlaştırır.
Eskiden ecdad bina boylarını kabenin yüksekliğini geçmesin diye özellikle kısa tutardı. Tabi hal böyle olunca o garabet binalar da yapılmazdı. Sonra milletin uzun kompleksi binalara da yansıdı. Diktikçe diktiler. Adam şehrin göbeğinde toki yapıyor 24 kat. Cb açılışa geliyor "bunlar ne böyle" diye sitem ediyor. Baştan planlamazsan sonra çok sitem edersin. 1999 depreminden bugüne tam 20 sene geçti. Yandaş müteahhitlerin kasasının dolmasından başka ne değişti? Adam kentsel dönüşüme izin vermiyor mahkemeye gidiyor. Fırsatçı belediye 5 kata 1 daire verirse Gider tabi o adam. Vatandaşı fırsatçılarla başbaşa bırakırsan Sonra kartalda çöken binanın enkazında can veren garibanlar gibi daha çok masumun canı yanar. Türkiye gerçeği. Değişen hiçbir şey yok. Aynı tas aynı hamam.