ismini hatırlayamadığım bir türk filminde (yanılmıyorsam kemal sunal'ındı) bahsi geçen ve ramazan bayramı ile kurban bayramı arasında düğün yapmanın, nikah kıymanın uygun olmayacağı şeklinde mesaj verilen, tamamen k.çtan anlama sonucu çarpıtılmış söz.
asıl manası; vakt-i zamanında peygamber efendimize bir genç gelir ve nikahını kıymasını ister. gün olarak ramazan bayramının birinci günü olup cuma gününe denk gelmiştir. peygamber efendimiz ise diğer bayram olarak cuma vaktini işaret edip "iki bayram arası düğün olmaz" şeklinde bir beyanda bulunmuştur. yani o genç bu isteğini cuma namazından sonra iletseydi böyle bir söz ortaya çıkmayacaktı.
ramazan ve kurban bayramı arası için söylenen geleneksel inanışı bahane ederek evlenmek istemeyen birinin kurban bayramından diğer ramazanı da kast ederek ve deveran halinde kullanabileceği özlü sözdür. hatta bu kişinin 23 nisan'la 19 mayıs'da da bahane etmesi mümkündür.
bu yıl muhtemelen bu tabunun yıkılacagı zaman olacak dediğim başlık. neden olmazmıs ki de denebilir ayrıca. düğün olmasada nıkah olur heralde kesın yani ...
çok mantıksız bir olaydır. ramazan ile kurban bayramı araları iki bayram arası ise, sonrasında kurban ile ramazan bayramı arasında ki zaman da iki bayram arasıdır.
aslında düsünüldügünde sürekli iki bayram arasında kalıyorsun zaten böyle düsünen kişi hiç mi evlenemeyecek yani ?? * hayır korkuyorum bu durumu ciddiye alıp da bir de benim gibi düşünen birinin varlıgından.yazık yahu... ruhen çöküntü hali direk * allah yardımcısı olsun *
Tamamen yanlis anlasilmis bir kavramdir. Kurban ya da ramazan bayraminin 1.gunun cuma gunune denk gelmesi durumunda gerceklesir. Sabah kilinan bayram namaziyla, oglen kilinan cuma namazi arasindaki zamana iki bayram arasi denir.
--spoiler--
Halk arasında konuşulan bazı meseleler yarım ve yanlış anlaşılmıştır. Bunlardan birisi de "iki bayram arasında düğün yapılmaz, nikâh kıyılmaz" düşüncesidir.
Şartlar ve imkânlar hazır olduğu zaman senenin bütün gün ve saatlerinde düğün yapılabilir, evlenilebilir, nikâh kıyılabilir. Yani nikâh için belli bir zaman ve vakit yoktur. "Nikâh şu gün caiz olur, şu gün caiz olmaz" diye bir şart yoktur.
Bu meselenin aslına gelince, hâdise şudur: Bilindiği üzere, Ramazan ve Kurban gibi yıllık iki bayramımızın yanında bir de haftalık bayramımız vardır. O da Cuma günü. Yani Ramazan veya Kurban Bayramı Cuma gününe rast gelir, düğün de bugünlerde yapılırsa; bu arada nikâh kıyma ile meşgul olunur da Cuma namazına yetişememe gibi bir tehlike baş gösterirse o saat içinde nikâh kıymak caiz olmaz.
Çünkü bu saat içinde nikâhla meşgul olmak farz-ı ayn olan bir ibâdetin terkine sebep olmaktadır. Hayır yapalım derken, şerre sebebiyet verilmektedir.
Fakat böyle bir sıkışıklığa meydan verilmeden Cuma namazından bir müddet önce veya namaz kılındıktan sonra nikâh kıyılırsa pekâlâ olur, bir mahzur da kalmaz.
Zaten böyle bir hal de pek vuku bulmamaktadır."iki bayram arasında nikâh olmaz" sözünün bâtıl da olsa târihî bir geçmişi vardır. Bilhassa bu inanç Islâmdan önceki Cahiliye Arapları arasında yaygındı. Onlar Ramazan'dan sonra başlayan Şevval ayında evlenmeyi uğursuz sayar, düğünlerini başka bir tarihte yaparlardı. Her Cahiliye âdetinde olduğu gibi, bu âdeti de bizzat Peygamber Efendimiz yıkmış, geçersiz kılmıştır. Resul-i Ekrem Efendimiz Hz. Âişe validemizle Şevval ayında nişanlanmış, üç sene sonra da yine Şevval ayında evlenmiştir. Böylece iki bayram arası olan Şevval ayında düğün yapmak ve nikâh kıymak sünnet olmuştur.(Müslim, Nikâh: 73)
--spoiler--
buradaki ikinci bayram cuma günüdür. Ramazan veya Kurban Bayramı cuma gününe rast gelir, düğün de bugünlerde yapılırsa; bu arada nikâh kıyma ile meşgul olunur da cuma namazına yetişememe gibi bir tehlike baş gösterirse, o saat içinde nikâh kıymak caiz olmaz.
Çünkü bu saat içinde nikâhla meşgul olmak farz-ı ayn olan bir ibâdetin terkine sebep olmaktadır. Hayır yapalım derken, şerre sebebiyet verilmektedir.
iki bayram arası üç aylar olduğundan; ne kadar tutucu olunursa olunsun düğün dernek ortamında haylice içilip sıçıldığından ailenin yaşlılarının bu mübarek aylarda günah neyin olmasın deyu ortaya attıkları iddia. Fıkhen Aslı astarı yok ellam.
Düğün düşünmeyen bünyelerin umurunda olmayan hurafedir.
Gerçi düğün durumunda bile, umursanmayacak durumdur.
Biz, keyfimiz ve kahyalarımız oturup tarih belirleriz.