imam gazalinin 10.clltlik eseridir. 1. Cildinde 'bir kimse Allah dünya işlerine(devlet işlerine) karışamaz deyip de kabede tavaf halinde ölse vallahide billahide kafirdir diyor'
kalbin hasta ise doktoru gazalidir. ihya i ulumiddin de reçetedir. sıkıntıdaysanız , çözemiyorsanız bazı şeyleri bu kitabı okuyunuz efendim. eminim yararını göreceksiniz.
Okuduğum en enteresan kitaplardan (tüm ciltleriyle) birisi idi. Bayağı zamanımı almış ama sonunda birçok ön yargımın kırılmasına ve aynı zamanda yöneltilen bazı eleştirilerin haklılığını görmeme neden olmuştu.
Peşinen söyleyeyim bunu ne bir müslüman ne de bir ateist-deist-agnostik olarak değerlendiriyorum.
En başta gazali'nin takdir edilecek bir yönü var: eleştirileri bulunduğu bağlamda gayet temelli. Daha sonra Eleştirilerindeki temel çıkış noktasını görmek gerek: "Özgünlük." onun felsefeye, daha spesifik olarak müslüman filozoflara karşı eleştirisi bu bahsi geçen filozofların yunan felsefesini islam'a uyarlamaya çalışıyor olması üzerine, başka bir ifade ile özgün bir felsefe ortaya koymak yerine, taklit ve uyarlama ile felsefe yapmaları.
Bu bir açıdan haklı. Zira eski yunan felsefesinin taklidi yalnızca bir taklit değil, tahrifti aynı zamanda. Çünkü yalnızca örtüşen, işlevsel olanlar alınıyor ve sunuluyordu.
Fakat gazali, buradan eksik tümevarım hatasına geçiş yaptı. Yalnızca bu menfi gördüğü bir kısım durumlardan ötürü, tüm felsefeyi tehcir etmeye kadar götürdü. Fakat böyle bir tehcirin yerine getirdiği kayda değer bir şey yoktu. Tıpkı hume gibi nedenselliği reddetmiş ama kaderi bu boşlukta asılı bırakmıştı. Ve daha sonra islam dünyasında felsefenin yerini dogmanın almasının "hem kendisi" hem de aşırıcı ve "onu yanlış anlayanlar" ile birlikte sebebi oldu.
En nihayetinde söylenecek şey şu: gazali eleştirilerinin bir kısmında haklı idi ama bu eleştirdiği kısımdan ötürü bütünü yanlışlama gayretine girerek ve arkasına da dünden razı kesimi alarak bugüne neden oldu.
Yine de gazali'yi, onun yaptığı gibi bir kısmından yola çıkıp tümden eleştirmemek gerekir.
Her şekilde şu bir doğru ki gazali felsefeye büyük ayıp etti.
din hakkında gerekmesi gereken herşeyin bulundugu müslümanların başyapıtlarından biri.imam gazalinni en büyük eseri 4 büyük cilt halindedir.çogu camide bulunur.oku oku bitmez. * .
imam gazzali(r.h.)'nın yazdığı şaheser. kur'an ve hadisler hariç sadece bu eseri okumak bir müslümana yeter. sadece imam gazzali hazretleri şafii olduğu için eğer şafii değilseniz kendi mezhebinizin ilmihalini okumanız gerekir. içinde uydurma hadislerde olduğu için tasavvuf karşıtı tayfa tarafından eleştirilir. imam Gazzali uydurma hadis aktarmanın çok büyük bir suç olduğunu bizzat kendisi ihya’da söylüyor. O zaman neden uydurma hadis var eserde derseniz şahsi fikrim imam Gazzali’nin elinin altında bugünkü gibi internet vs. yoktu yani bir hadis sahih mi değil mi diye araştırmak bugünkü kadar kolay değildi. imam Gazzali’de muhtemelen Kutul Kulub gibi ihya’ya kaynaklık eden eserleri okuduğunda oralardaki hadisleri sahih mi diye incelememiş, hüsnüzan etmiş ve ihya’ya almış. Bu eserlerde de uydurma hadis bulunduğundan otomatik olarak ihya’da da uydurma hadis bulunmuş oldu. Bazı hocalarımız imam Gazzali’nin hadis ilminde zayıf olduğunu söylüyor bu bence meseleye doğru bir yaklaşım değil çünkü bu alim döneminin en büyük alimi ve kendini mutlak müçtehid gören bir alim böyle bir alimin hadis ilminin zayıf olması mümkün olabilecek bir şey değil. Hadis ilmi zayıf bir alim nasıl kendini mutlak müctehid olarak görebilir? Hocalarımız tarafından bu fikirlerine delil getirilen eserinde imam Gazzali hadis ilminin zayıf olduğunu söylüyor fakat bu neye göre, kime göre zayıf. Şahsi fikrim imam Gazzali’nin bu kıyası kendini mutlak müçtehid olarak gördüğü için dört büyük fıkıh imamı(imam Malik, imam Şafii, imam Ebu Hanife, imam Hanbel) ile yaptığı yönünde ki zaten imam Hanbel ve imam Malik hadisçidir.