dün tv kanalında denk gelerek haberim olduğu film.
sunucu cem yılmaz ve filmin yönetmeni ile kısa bir röportaj yaptı. neyse işte sorular cevaplar falan derken sunucu yönetmene:
"cem yılmaz'la birlikte sizi başka filmlerde görecek miyiz".
yönetmen:
"tabi tabi. cem'ciğimle binlerce film yapmak istiyorum".
cem yılmaz gülerek:
"abinin demek ki kenara ayırdığı binlerce doları var".
kıvrak zekasını seviyorum. he o filmi tabi ki izlemeyeceğim orası ayrı.
yine ege ağzını abartan bir film. ayrıca herkesınde de dedigı gıbı dondurmam gaymaktan arak. yabancı filmler bitti artık kendı fılmlerımızden arak yapıyoruz.
yonetmen yuksel aksu tarafindan nihayet cekimlerine baslanmis filmdir. cekimler muglanin ula ilcesi ve karabortlen koyunde devam etmektedir. cicekli yolunu kullanirken gordugum kadariyla ula ilce merkezindeki ataturk ilkogretim okulu mekan tutulmus cumbur cemaat ufacik ilcede kalabalik ve heyacan yaratmislar. ilce halkinin ilgisi unlu oyuncu olmadigi icin cekimlere mani olacak kadar degil. bir yanda cekim diger yanda vatandas kendi isinde gucunde gundelik hayatina devam ediyor. karabortlen cekimlerinde ise olay biraz daha farkli, koyun portakallik mahallesi tarafina bakan yolda bir cesmenin cevresini mesken tutmuslar. cesmede birkac kucuk degisiklik yapilmis hepsi o. dar olan koyler arasi baglanti yolunu trafige kapatmislar degisik kostumlerde oyuncularla cekim yapiyorlar. set ekibi arac olarak cok kalabaliklar uzaktan bakinca sanirsiniz sahra hastanesi gibi hareketli. yalniz izmir odemis ilcesi birgi koyunde cekilmekte olan yesil deniz dizisi gibi otantik mekan arayisindan uzak, bag bahce tarla cekimleri film icin yavan izlenimi uyandirmakta. yine de ula karabortlen cicekli yolunu kullanmalari bile guzel, buralarin bilinmesi icin faydali olabilir.
düzeltme: yukarida unlu oyuncu bulunmuyor yazmistim ordayken denk gelmemistim, yalniz basrolde cem yilmaz oynuyormus.
yüksel aksu 'nun şuan üzerine çalıştığı 3. uzun metraj filmi. gösterimi 2014'ü bulabilir. dondurmam gaymak ve entelköy efeköy'e karşı 'dan sonra gene dram ve komedi harmanlanmış iç içe yansıtılmış fakat genel fark bu sefer bir dönem filmiyle karşı karşıya olmamız. bir çocuğun gözünden o dönemin sosyo kültürel ve siyasi konjonktürüne bakılmış. sinema tarihinde çocuğun saflığı ve naturalliğiyle yani gözlemci bi ruh haliyle politik yapı analizine girildiği çok film var. hatta bazıları çoktan başyapıt rütbesine erişmiş. onun için aksu'nun komediyi yani karagöz-hacivatlara dahi eğilen güldürmece becerisini düşününce filme şans tanımamak ne mümkün. merakla bekliyoruz.
entelköy 5 aralık 2011'de gösterime girmişti. bu film de bir kış yapımı olacak gibi.