yüksel aksu 'nun şuan üzerine çalıştığı 3. uzun metraj filmi. gösterimi 2014'ü bulabilir. dondurmam gaymak ve entelköy efeköy'e karşı 'dan sonra gene dram ve komedi harmanlanmış iç içe yansıtılmış fakat genel fark bu sefer bir dönem filmiyle karşı karşıya olmamız. bir çocuğun gözünden o dönemin sosyo kültürel ve siyasi konjonktürüne bakılmış. sinema tarihinde çocuğun saflığı ve naturalliğiyle yani gözlemci bi ruh haliyle politik yapı analizine girildiği çok film var. hatta bazıları çoktan başyapıt rütbesine erişmiş. onun için aksu'nun komediyi yani karagöz-hacivatlara dahi eğilen güldürmece becerisini düşününce filme şans tanımamak ne mümkün. merakla bekliyoruz.
entelköy 5 aralık 2011'de gösterime girmişti. bu film de bir kış yapımı olacak gibi.
yonetmen yuksel aksu tarafindan nihayet cekimlerine baslanmis filmdir. cekimler muglanin ula ilcesi ve karabortlen koyunde devam etmektedir. cicekli yolunu kullanirken gordugum kadariyla ula ilce merkezindeki ataturk ilkogretim okulu mekan tutulmus cumbur cemaat ufacik ilcede kalabalik ve heyacan yaratmislar. ilce halkinin ilgisi unlu oyuncu olmadigi icin cekimlere mani olacak kadar degil. bir yanda cekim diger yanda vatandas kendi isinde gucunde gundelik hayatina devam ediyor. karabortlen cekimlerinde ise olay biraz daha farkli, koyun portakallik mahallesi tarafina bakan yolda bir cesmenin cevresini mesken tutmuslar. cesmede birkac kucuk degisiklik yapilmis hepsi o. dar olan koyler arasi baglanti yolunu trafige kapatmislar degisik kostumlerde oyuncularla cekim yapiyorlar. set ekibi arac olarak cok kalabaliklar uzaktan bakinca sanirsiniz sahra hastanesi gibi hareketli. yalniz izmir odemis ilcesi birgi koyunde cekilmekte olan yesil deniz dizisi gibi otantik mekan arayisindan uzak, bag bahce tarla cekimleri film icin yavan izlenimi uyandirmakta. yine de ula karabortlen cicekli yolunu kullanmalari bile guzel, buralarin bilinmesi icin faydali olabilir.
düzeltme: yukarida unlu oyuncu bulunmuyor yazmistim ordayken denk gelmemistim, yalniz basrolde cem yilmaz oynuyormus.
yine ege ağzını abartan bir film. ayrıca herkesınde de dedigı gıbı dondurmam gaymaktan arak. yabancı filmler bitti artık kendı fılmlerımızden arak yapıyoruz.
dün tv kanalında denk gelerek haberim olduğu film.
sunucu cem yılmaz ve filmin yönetmeni ile kısa bir röportaj yaptı. neyse işte sorular cevaplar falan derken sunucu yönetmene:
"cem yılmaz'la birlikte sizi başka filmlerde görecek miyiz".
yönetmen:
"tabi tabi. cem'ciğimle binlerce film yapmak istiyorum".
cem yılmaz gülerek:
"abinin demek ki kenara ayırdığı binlerce doları var".
kıvrak zekasını seviyorum. he o filmi tabi ki izlemeyeceğim orası ayrı.
Yüksel Aksu'nun senaryosunu yazıp yönettiği oscar'a aday olacak bir film.
Bakın bu filme gidin demem. bu filme koşa koşa gidin. hatta yanınızda birilerini alıp götürün. bir kompozisyon bir filmde bu kadar mı güzel işlenir.
Cem yılmaz'ı çok farklı göreceksiniz. doğallık içinde çocukluğunuza gidecek duyguyu sonu kadar hissedeceksiniz. fragmadan her ne kadar dondurmam gaymak izlenimi versede çok farklı bir film.
bilmem kaçıncı bir cem yılmaz filmi. oynasın veya çeksin derler ki kaçırmayın. açar bakarsın ortalama altı filmler. he canım reklamını yapın milyonlar izlesin. la film kriterlerini değiştireceksiniz zorla halkın be. adam zaten kırk yılda bir filme gidiyor gittiğine de iyi sanacak.
bilip bilmeden bir sürü ergen gelip şurada filmin cem yılmaz'ın yazdığını hatta cem yılmaz'ın dondurmam gaymak filminin çakmasını yaptığını söylüyor.
arap asıl sen enrty girme bokunu çıkartıyorsun. senaryoyu yazan filmi yöneten yüksek aksu'dur. filmin başrol oyununu cem yılmaz ile berat efe parlakrisimli çocuk oyuncu paylaşmıştır.
bakın bilal'e anlatır gibi anlatıyorum. film yüksel aksu filmidir. cem yılmaz'ın değildir. dondurmam gaymak'ta yüksel aksu'nun ama bu film çok farklı.
edit: bakın bilal'e anlatır gibi anlatıyoruz alttaki mal dondurmam gaymak tekrar yazmış.
dondurmam gaymak çakması cem yılmaz ın sadece oynuyor olduğu bir film. ege şivesi de iyi olmamış fragmanına bakınca . bir egeli olarak diyeyim yani. cem ylmaz filmden uzak dursun.
duygu sömürüsü diyorlar, bira diyorlar (birayı nerelerinden uydurdular anlamadım), kemal yazısı diyorlar ( zekaya bak hele zekaya, kuantum fiziğini çökertti zannedersin) dondurmam gaymak çakması diyorlar, işte bilmem ne diyorlar... yani diyorlar da diyorlar...
peşin hükümlü embesillere aldırmayın... gidin izleyin...
yeterince necisleşen bu ülkede, bu filmi izlemekle birşey kaybetmezsiniz.
insanlar tütün toplarken, pınarın başında su içerken, deniz kenarında güneşlenirken, ikiyüzlülük yaparken, gece sahura uyanırken sanki siz de oradasınız ve müdahale etmek istiyorsunuz.
çocuğun yaşadığı bütün duyguları, travmaları ve sevinçleri siz de yaşıyorsunuz. O'nun başından geçenlerin bir çoğunu hatıralarınızdan hatırlıyorsunuz çünkü.
filmi izlerken çocukluğunuzu göreceğinize eminim. en azından seksen ve doksan kuşağı.
dönem filmi olması hasebiyle siyasi mesajları elbette var ama bu filmin çekiciliğini etkilemiyor.
vizyondaki yerli yapimlarla kiyaslayacak olursak acik ara iyi filmdi. Ancak senaryoda, aceleyle yazilmis gibi bosluklar vardi. O da olmasa cok iyi olurdu.
filmin dondurmam gaymakla (ana fikrinin) uzaktan yakından alakası olmadığını belirtmek isterim. ufak tefek benzerlikler var nihayetinde ülkenin o yıllarda yaşadığı ve değinmeden edinilmemesi gereken olaylar bütünü. neyse. aman allahım. gitmeden önce internetten bir bakıyorum gorayla kıyaslayan mı dersin gülmedik mi dersin. ulan film 80 darbesini anlatan bir senaryonun eseri. ne gülmesi. ha güldük mü güldük. ağladık mı ağladık. bu filmi beğenmeyen net açık söylüyorum sağcı dediğimiz kısımdır. film siyasi bir film olduğu için bu ithamı kullanıyorum amacım taraf tutmak değil. uzun zamandır böyle güzel bir filme gitmemiştim. lütfen gidin bu filme. cem yılmazıda iyi ki oynatmışlar onun ismi olmasa belkide bende bu filmden bir haber kalacaktım. neyse. gidin işte.