bundan 15 sene önce böyle internet olsaydı da bu sayfa o zamanları açılsaydı. mustafa kemal'e küçük bir söz eden veya aleyhindeymiş gibi gözüken herhangi bir şey söylendiğinde zindanlarda yatılıyordu. ama artık söy-le-ni-yor. *
fazıl say örnek verilerek haber verilmiş sitedir. bu yüzden destek vermek hiç içimden gelmiyor. ha sen destek versen ne olur vermesen ne olur diyebilirsiniz, haklısınız da. ama tutup da fazıl say'ı gösterirsen, istediğinin ifade özgürlüğü değil, hakaret özgürlüğü olduğunu düşünürüm.
elel ttulur hiç bir etkinlikte bulunmayıp insan hakları, demokrasi, özgürlük bigi temel konularda klavyeden sanal savaşçı kesilmiş kitleleri harekete geçirebilme niyetli bir çalışmadır, yapanların eline sağlık diyorum.
sanal klaveye kahramanları da artık bok atmayı bırakıp birşeyler yapanlara en azından saygı duysalar çok daha iyi olacaktır çünkü artık bu ergen zibidilikleri kabak tadı vermeye başladı.
internet sitesi açarak baskın çıkma çabasıdır.
kimse kusura bakmasın özgürlüğün sınırları olmalıdır. Anneler kutsaldır aynen toplumun inandığı din gibi, şimdi ben aynı şekilde fazıl say, zall yada fazıl sayı savunan kişilerin annesine hakaret etsem ifade özgürlüğü müdür?
lütfen samimi olalım.
densiz laf söz bilmez sözde yenilikçi kişilerin haklarını savunduğunu zanneden peşkeşçilerin açtığı lüzumsuz web adresi.
gün geçmiyorki yeni bir şoka uğramayalım. öyle bir tahrik ve ele geçiriliş varki güzel ülkemin kimi cahil insanları üzerinde. bırak kardeşim, konuşsun adam onun sözlerini savunmak müdahale etmek sana mı kalmış. ifade özgürlüğü de bir yere kadar. fazlı say'da gördük, abdi ipekçi'yi de, nazım hikmeti'de bildik.. ama bir necip fazıl'ı da vardı. senin canın tatlıdır belli ki zallım yurdum. ama bilmiş ol türk boyun eğmez. sizin gibilere de türk denmez.
herhanigi bir iletişim yolu ile sınırları olmadan her lafın konuşulmasını yahut iletilmesini ifade özgürlüğü olarak kabul etmiyorum. o zaman herkes ağzına ne gelir ise diğerlerine söyler, itham eder vb.
ülkemizde özgürlük meselesinin, basın özgürlüğü, kişisel hak ve özgürlükler, ifade özgürlüğü gibi kavramlar altında başkalaştırıldığını, kendi nam ve hesaplarına lehte kullanmak maksadıyla bir araç haline geldiğini görüyoruz.
özgürlük denen duygu ve davranışlar bütünü sonsuz değildir. duruma, kişiye göre değişmez. her zaman 'iğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batır' mantığı içermelidir. insanlar ifade özgürlüğü adı altında pervasızca konuşamamalıdır. zira, dilin kemiği yoktur. insanların gerçekte niyetlerini de anlamak zordur.
hülasa; özgürlük, sınırları olabilen, aşıldığında da cezalandırılması gereken bir durumdur.
özgürlük; başkalarının özgürlüğünü kısıtlamadan, onun inandığına veya özgürlüğüne gem vurmadan yapılması gereken bir oluşumdur değil mi? bize okudğumuz okullarda veya yaşadığımız şeylerde bu öğretildi. elbette insanlar birşeyler hakkında bilgilerini veya düşüncelerini ifade edebilir, konuşabilir ama bu aklına geleni direk ağızdan çıkması demek değildir. hepimiz birilerini eleştiriyoruz, birşeyler için fikirlerimizi beyan ediyoruz ancak kimsenin inandığı değerlere ''hakaret'' etmiyoruz.
fazıl say'ın yaptığı inançlara hakarettir. bunu bir herhangi bir dine mensup kişi de çıkıp ateist veya başka dinlere hakaret etse aynı şeydir.
evet destekliyorum çünkü, bu ülkede gerçekten ifadesini düzgünce hakaret etmeden açıklayıp ama birilerinin bir taraflarına battığı için yazık edilen insanlar var. onlar için destekliyorum. birileri başka birinin inançlarına hakaret ettiği için değil!
kimin konumunu örnek verip vermediği önemli olmayan kampanya. sonuç olarak herkes kendisini ifade edebilmeli ama adam gibi çizgilerle. birine göre ve/veya diğerlerine göre olmamalı bu ve tabi genel geçer toplumsal değerlere de en azından bir saygı çerçevesinde olmalı.
yoksa ne fazıl say'ı sustursunlar ne de bir başkasını, insan gibi yaşamayı ve kendimizi ifade etmeyi ne zaman öğreneceğiz işte benim merak ettiği mesele budur bu topraklarda takriben 35 yıldır. aklım erdiğinden beri yani.
kampanya fikri güzel, evet, fakat fazıl say a atıfta bulunulmasaydı daha can-ı gönülden destekleyebileceğim oluşum olacaktı. böyle dejenere bi tipi baz alarak böyle bir oluşumu temellendirmek bana çok mantıklı gelmedi, kendini içinde bulunduğu toplumdan dışarda gören bi insanın, türkiye'de ifade özgürlüğü anlamında atılacak adımda baz alınması şık değil, gereksiz.
ifade özgürlüğü yapacak sitedir. zaten bu işler hep böyle oluyor. mesala komşu kızı fatmacan a mı kayacan? hemen bi site kuruyorsun. komsukizifatmacanaatlayacam.biz diye. kafan rahat. direk atlatıyolar seni.
ifade özgürlüğünü tartışalım. bu büyük bir gerekliliktir.
ancak buna kalkışacak insanların herşeyden önce, "fikir", "ifade etme", "hakaret" ve "özgürlük" kavranlarını iyi çözümlemiş olmaları gerekmektedir. zira burada "kendini mağdur konumunda gören insanların" hepsi, düşüncelerini çağdaş, saygılı, zengin ve güçlü bir dille anlatabilme olgunluğuna sahip, fikir üretebilen geniş ufuklu insanlar "değiller".
hepimiz biliyoruz ki, bu ülkede gençler, büyük çoğunluğu, hala "ne bakıyorsun" anahtar kelimeleriyle birbiri üzerine yürüyebilen; kendine "lan" denilmesine "karşısındaki insanın canı alabilecek" kadar öfkelenebilen, karşıt görüşlere ve fikirlere karşı tahammül sınırları son derece düşük insanlar.
bu sebepledir ki, başkalarına her sözü söyleme hakkını kendinde görüp; roller değiştiğinde hiçbir eleştiriyi kabul etmeyip üzerine toz kondurmayarak vahşice sözler sarfedebilen kimseleri ayırmak, bu platformdan elemek, onları ilkokulu yeniden okumaya davet etmek gerekir ki, fikir, düşünce, tasarım, bilgi, birikim ve tecrübe sahibi olup, bunları çağdaş dünyanın saygı ve ifade özgürlükleri çerçevesinde ifade edebilen insanlar burada bunları konuşabilsinler.
Not: fazıl say'ın hapis cezası almasına sebep olan tweetlerini bilmiyorum ama daha önce farklı konularda yaptığı muhtelif yorumların bu özgürlükler çerçevesinde değerlendirilemeyeceğini düşünüyorum. Özellikle arabesk konusundaki fikirleri, o alanda etkinlik gösteren müzisyenler ve sanatçılar açsından büyük bir hakaretti.
ifade özgürlüğünün korunması açısından desteklediğim fakat fazıl say gibi haddini bilmeyen ve hakaret etmeyi bir marifet zanneden değersiz birisine destek verdiği için kınadığım websitesidir.
kusura bakmayın ama birisi çıkacak allah'a ve islam'a küfredecek, sonra biz de onu destekleyeceğiz. yok öyle bir dünya!
kime ait olursa olsun, özgürlük kisvesi altında yapılan inanca hakarete hayır!
edit: eksile, eksile... zevkli oluyor. sizi hazımsızlar sizi!