ankara'nın soğuk gecelerine detone nota ihraç eden bi mekan. iğne atsan yere düşerken forta maruz kalır, o derece yani.. sigara dumanının oksijeni sikine takmadığı atmosfer ayık kafaları bile 1 büyük içmiş kıvama getiriyor. mango kaplama göğüs dekoltelerine bulaşan pahalı biranın da etkisiyle sallanan kızlar...kızların sallanan organlarına hasta işporta zihniyetler...yüksek volume den dolayı esir alınmış kelime dağarcıkları...versem mi vermesem minin muhasebesini yapan şahin kıvamında hanım kızlarımız...bu gece de mi lavaboya boşalcaz derdinde özal'ın işbilir memurlarının paralı çocukları...hayatı sorgulayan kalabalığın içindeki yalnızlar...bitmeyen, değişmeyen, susmayan müzik...lanet bir hayat...
ankara il sınırları içinde olup, isminin büyüklüğüne göre hacmi küçük olan konser mekanı. ama iyidir hoştur. joli joker gibi selami şahin çıkartıp durmaz.
yavaş yavaş vazgeçeceğimden korktuğum mekan. Adamlar embesile anlatır gibi duvarlara uyarı asmış, 'konser esnasında sessiz olunuz' demiş, ama yok. Dinleyiciler Bülent ortaçgil gibi naif bir insanı dahi çileden çıkarmış, koskoca ortaçgil'e 'şarkının içine sıçtınız' dedirtmiştir. konser süresince şişe çevirmece oynayanlardan tutun * sanatçının sesini bastıracak kadar yüksek sesle sohbet eden medeniyetsizlere varan topluluklar doluşmakta artık mekana. sanki ortaçgil senin sohbetine fon olsun diye sahnede. her konserde durum budur, ortaçgil'de olmaz umuduyla koştum, gördüm ki bunlar her zaman öküz. Aylar oldu gitmedim, bülent ortaçgil'e olan mahçubiyetim geçmezse de gitmeyeceğim.
ara ara görgüsüz insanlar sebebiyle kendisinden soğutsa da (bkz: (#8021630)) yeniden gitmeye başladığım mekan. tunus caddesinde yer alır; minik gibidir, yavrucak gibidir. Yine de onca insanı alır, sığdırır. minnacık sahnesine DOLUŞAN büyük büyük müzisyenler, sahneye dinleyicinin çıkmasından asla hoşlanmazlar. ''a aaaa sahnede bir adım yukarıda bir çıkayım bakayım'' sakın demeyin sarhoş kafasıyla, yapmayın bunu. alkolün gazı ile burun buruna geldiğiniz vokal dellenecektir. her şeyi yapın, bunu yapmayın! ha bir de zaman zaman eğlenen insanlar arasında ünlü simalar görülür. şaşırılcak bir durum olmamalı elbette bu. ancak ben dahi halk ile bu kadar iç içe olmak istemezken (insanlar omuz başları birbirine bitişik halde eğlenmek zorunda kalır bazen) ünlüler ne arar o sıkışıklıkta ben onu çözemedim. hepsinin özeti hem ''yahu insanlar niye buraya akın ediyor'' dediğim hem de sıkça gittiğim mekandır if performance hall.
ankara tunus caddesinde bulunan, dün gece (bkz: selim sesler) i dinlediğim yer. konseri yaklaşık bir buçuk saat geç başlatmalarına rağmen muhteşem başlayan konser, yarım saat olmadan elektriklerin kesilmesiyle hızını kaybetmemiş, selim abi hiç ara vermeden çalmaya devam etmiştir. tıklım tıklım mekana klarnetinin sesini duyurmak için elinden geleni yapmış, konseri daha da süper hala getirmiştir. ama bu çok ilginç mekanda jeneratör bulunmadığından(!) konseri erken bitirmek zorunda kalmıştır.
bir daha ki selim sesler konseri için herkesten isim alınmaya çalışılmıştır, ama kimse ismini vermemiştir, çünkü kimse selim abinin bir daha orada konser vereceğini düşünmemektedir.