başrolünde markus redmond un oynadığı, sharon stone un da kaçık bir öğretmeni canlandırdığı izlediğim ilginç filmlerden biri. film vakit kaybı sayılmaz, ancak çok mühim bir filmde değil. kocaman bir zenci hayat hikayesini anlatırken, 10 yaşındaki çocuğuda o kocaman haliyle canlandırması değişik bir durum tabi. film çok klasik bir mesaj veriyor aslında.
--spoiler--
filmin sonunda "ben size hayat hikayemi anlatıyorum, güzel bir sonla bitmesi beklenemez, çünkü bunun gerçek olması gerekir." mealinde birşeyler söyleyerek, güzel bitirmiştir.
--spoiler--
markus redmond'ın yazıp başrolünü oynadığı film. değişik bir film biraz belgesel gibi ana karakter sürekli izleyici ile diyalog halinde. güzel mesajlar var ama işe sanatsal açıdan bakınca kötü bir film çıkıyor karşımıza. yine de izlenebilir kalitede bir film. hayatı anlatıyor diyebiliriz.