idioteque

entry44 galeri0 video1
    44.
  1. Günün şarkısı. "Take the money and run" (bkz: ziraat bankası).
    0 ...
  2. 43.
  3. uludağ sözlüğe girmeyeli uzun zaman oldu, yazdığım ya da daha doğru ifadesiyle hala yazabildiğim tek sözlük burası. ara ara bu başlığa girip neler yazılmış bakıyorum ki şu idioteque sevgisini paylaşabileyim birisiyle. hayatım bu şarkıyla geçti benim, konuşacak kimsemin olmadığı zamanlarda bir coverının altına "anyone wanna talk about idioteque?" yazan insanlarla yaptım en samimi sohbetlerimi. çok güzel şarkı be. başka tanım gelmiyor aklıma. çok güzel işte.
    2 ...
  4. 42.
  5. kafa yapıcı olduğu kanıtlanmış radiohead başyaapıtlarından.
    9 ...
  6. 41.
  7. şu şarkıya benim kadar, yani benim kadar olmasa da seven bir kişi vardı tanıdığım o da eski sevgilimdi. anlayamıyorum bazen bir insan nasıl sevemez bu şarkıyı? nasıl her gece dinleyip boşluğa düşmez? nasıl bir gece bu şarkıyla ağlayıp sonraki gece huzuru yine bu şarkıda bulmaz? belki de ben çok takıntılıyım ama bana kalırsa bütün takıntımı da hakedecek kalitede ve etkide bir şarkı. gönül isterdi ki sözlükte de obikaç kişi olsaydı sırf şu şarkı üzerine saatlerce konuşabileceğim.

    tanım: insanda inanılmaz derecede bir takıntı haline gelebilen şarkı.
    1 ...
  8. 40.
  9. yıllar önce bu tarz müzik dinlemeyen çok sevdiğim bir arkadaşımın "ne diyor anlamıyorum ama bu şarkıda acı var" dediği şarkıdır. hiç unutmam o yorumu. müzik tekno , sözler ingilizce, adam pastorize ** ama şarkı da acı var hacı..
    0 ...
  10. 39.
  11. dinlersiniz, 5 dakikanız gider, 5 dakikada ne yaptığınızı bilmezsiniz, ama böyle hayalinizin aşkıyla seks yapmış gibi çıkarsınız olaydan. tabi çıkarsınız derken lafın gelişi. sonra bir daha bir daha açıp hayatınızın arka fonu olarak loopa atarsınız. yine kafanızı salladığınızı salakça sallandığınızı bilirsiniz, o kadar. şarkı biter, kayıp bir zaman oluşur beyninizde, böyle boşluk gibi bir şeyi yaşamış olursunuz. sonra tom yorke abinin yeteneği önünde saygıyla eğilir ve dişlerini sıkarak söylediği şarkıdaki "i havent seen enough, you havent seen it all" kısmından derin manalar çıkarır, mala dönersiniz. belki de dünyanın en güzel şarkılarından biridir. şahsen benim için high hopes kadar önemli bir şarkıdır.
    0 ...
  12. 38.
  13. eve yaklaşmışım. biraz dar bir sokakta yürüyorum, tam caddeye çıkacağım. arabalar,insanlar,bir ton gürültüler falan. o sıralar yeni başlamışım radiohead dinlemeye. the best of almışım dnr'dan, ipod'tan dinliyorum. idioteque'in elektronik altyapılı olduğunu biliyorum, biraz çekiniyorum dinlemeye. her neyse, shuffle'da şarkılar falan yazmadığı için anlayamıyorum hangi şarkı olduğunu. 2:53'ten sonra arka planda garip bir sesler duyuyorum. alışkanlık yok tabii elektronik müziğe, daha rock müziğin alternatifine bile geçememişim ki!

    ben o sesleri sokaktan geliyor zannetmiştim. radiohead beni o anda büyülemişti. gerçekten, gerçekten çok şaşırmıştım. bir anda durdum, müziği ve sokağı aynı anda dinlemeye çalışıyorum. sonradan anladım ki, bu sesler korna falan değil. o ses kulaklıktan geliyor.

    bu çok mu önemli, hayır değildi ilk anda. sadece çok etkileyiciydi. eve gelince, sözlere bakınca ve insanların şarkı üzerindeki yorumlarını okuyunca, şarkıyı gerçekten anlayınca... adamların gerçekten istedikleri duyguyu verdiklerini anladım. sonra tekrar dinledim, onlarca kez canlı kayıtları dinledim. radiohead istediğini yapmış, thom yorke yazmış ve bunu süper bir şekilde, müziğiyle anlatmış.

    ice age coming.
    1 ...
  14. 37.
  15. bazı şarkılar vardır hüzünlenirsiniz bazı şarkılar vardır coşturur sizi gerek sözleriyle gerek müziğiyle. ama idioteque öyle bir sınıfa sokabildiğim bir şarkı değil benim için. ilk dinleyişimin üzerinden 5 sene geçmiş şu an hala şarkıyı dinlerken neler hissettiğimi kendim bile anlayamıyorum. hüzün verici değil bu mutluluk hiç değil sadece ellerimi ayaklarımı deliler gibi salladığım, youtube daki bütün canlı hatta cover videolarını bile izlediğim şarkı. ve işin garibi yıllar önce ilk dinleyişim bir yatılı okulda yurt odasındaydı, şarkı başlayıp bitene kadar odadaki üç kişiden çıt bile çıkmamıştı hipnoz etmişti sanki bizi, şu an hala şarkıyı dinlerken kopuyorum dünyadan, sadece çılgınlar gibi, kendimi tutmadan dans etmek geliyor içimden. özetle şimdiye kadar birçok alkolün dibine vurulan gecenin vazgeçilmez şarkısıdır benim için. hüzünlüyken mutlu eder mutluyken yerin dibine batırır, bazen de ağlatır. en büyük hayallerimden birisinin de nesnesidir öyle ki bu şarkıyı dinlerken tanışacağım kız hayatımın kadını olucaktır benim için, hele ki o saçma thom yorke dansına benzer bi dans yapıyorsa bir ömür geçirebilirim onunla.
    1 ...
  16. 36.
  17. 35.
  18. 2000'li yılların başında mainstream müzikte devrim yaratmış, sıradan müzik algılarını kırıp geçirmiş radiohead'in "kid a" albümünün elmaslarından biri. muhteşem.
    2 ...
  19. 34.
  20. 33.
  21. 32.
  22. sadece introsu bile radiohead hayranı olmaya yeter.
    0 ...
  23. 31.
  24. canlı performansındaki dansı thom yorke'dan başkası yapsaydı kendisini "gerizekalı" olarak adlandırırdım. şarkının adı da zaten... lan yoksa?!
    0 ...
  25. 30.
  26. ay seç kominn ay seç kominn lafını dile dolandıran deli manyak şarkısı.
    1 ...
  27. 29.
  28. dinlerken kendisinden başka bir şeyi düşündürmeyen bir başyapıt.. nasıl oluyorda böyle bir etki yaratabiliyor çözemedim..
    0 ...
  29. 28.
  30. canlı versiyonlarında colin greenwood(radiohead in bascısı) klavye çaldığını görürüz.
    0 ...
  31. 27.
  32. dinlerken elleri koları istemsizce sallatan, insani triplere sokan,radiohead in paranoid android'den sonra en sevdiğim şarkısı
    0 ...
  33. 26.
  34. son zamanlarda tool'un h. a perfect circile2ın pet şarkısıyla birlikte en fazla dinlediğim şarkı. özellikle thom'un vokali harikadır.
    0 ...
  35. 25.
  36. bir yerde alalade duyulursa ve "ice age coming ice age coming!" kısmı bağrılırsa daha içte hissedilecek şarkı.
    gazı köklemek gibi bişey.
    0 ...
  37. 24.
  38. göz kapaklarının iç tarafına ihtişamlı bi perde indiren, modası geçmeyecek parça.
    öyle bi parçadır ki, binbir görüntüyü müziğin ritmi ile harmanlayıp zihninizde kendinize has klibinizi canlandırmaya yol açar. tabi ritm hızlıdır, görüntüler de öyle. e düşünceler arasındaki zaman aralığı da bu bağlamda kıttır.
    tornado gibi vurucu, deprem gibi de yıkıcıdır. gözler kapatılınca da kış gibi soğuk, 5:06'lık dev bir soluktur.
    1 ...
  39. 23.
  40. elektroniğin üst seviyelerinde, aphex twin e yakın bir tarzda dolaşır. iç gıcıklar. hele son bir dakikasındaki "the first of children" bölümü adama feci vurur. dans etme isteği uyandırır.

    ancak şarkıyı terk farklı kılan, insanda dans etme isteği uyandırdığı anda, nedensiz bir şekilde saç baş yolma isteği de uyandırır. bünyede fiziksel tahribatlara yol açmakla kalmaz, kişiyi ruhsal çöküntüye sürükler.

    canlı performansları muhteşem olmasına rağmen, albümdeki o bulanıklığı, o üstü kapalılığı hissedemezsiniz. zira beatler, şarkının albüm versiyonunda kafanın içine iyice yerleşir. belli bir noktadan sonra da rahatsız etmeye başlar.

    alışılagelmişin dışındadır. dünya üzerinde henüz benzeri icra edilmemiştir. kanımca radiohead'i, diğer bütün müzik gruplarından farklı kılan 4-5 şarkıdan birisidir.
    1 ...
  41. 22.
  42. dünya üzerinde yaşayan insanları ideoteque'i dinlemiş insan ve dinlemiş insan şeklinde ayırmama neden olabilecek kadar büyüklüğüne inandığım şahaser.
    (bkz: kulaklarıma inanamıyorum)
    1 ...
  43. 21.
  44. sarho$ kafayla dinlenicek en güzel $arkidir bana göre. ucmu$ bir durumdayken daha da ucuruyor insani.
    0 ...
  45. 20.
© 2025 uludağ sözlük