giriş müziğiyle bile insanın içini acıtan, sevgiliyle yaşanan güzel zamanları, o giderken seven kişinin yalvarışlarını, o gittikten sonra hayatın nasıl olduğunu anlatan, ayrılığı idam olarak adlandıran bir ismail Yk şarkısı...
yasal olarak değersiz yaşamlarına son verilmeli. yaşam hakları ellerinden alınmalı. gidip mezarlarına işeme zevkini tadabilmeliyiz. kalplerinin hala atması insanı üzüyor. bu aşağı varlıkların canları alındığında orgazm olma keyfinden de mahrum kalıyoruz.
tek beklentimiz içerideki diğer mahkumlar tarafından tecavüz edildikten sonra katledilmeleri. böyle şeyler duyduğumda içimi hoş bir sıcaklık kaplıyor. öldürmek bazen iyidir.
ceza olması için önce bilinç, varlık felan lazım, öldürmek ceza deil ki.
,ateizme göre idam sadece insan cisminı yok etmektir. dikkat sadece dedim, cezası idam kararı ile ölümü arasındadır, ceza onun için olmayacaktır, ölümü dışarda kalanlara bir ceza gözükecektir.
adam ölünce varlığı yok olmuş olucak, manevi olarak öteki tarafa inanmıyor, onun düşüncesine göre ceza olamaz bu. ona köpek gibi hapis verilmelidir. hala diyo ki at boku olcak, olm adamın hissetmediği şey nasıl ona bi ceza olsun, öldükten sonra cezamı olur? bu sadece topluma yararlı iş olur ama kişiye ceza olmaz.
türk insanının bir hayvanın yaşam hakkı elinden alındığında aynısını yapana da uygulamayı dilediği cezadır. genel olarak yaşam hakkına çok saygılı olduğumuzdan gerek.
gelirse devletin başına geçenlerden başlanacağından dolayı gelmesi zor olan ceza türüdür. aslında idam tam olarak bu sebepten kaldırılmıştır. adnan menderes olayını çok iyi bilen kişiler aynı şeyleri yapmak istediğinden dolayı idamı kaldırıp insan haklarını bahane etmişlerdir.
abd ve büyük devletlerde elektrikli sandalye ve buna benzer ceza işlemleri varken türkiye'de kaldırılması (onlardan daha geride olmamıza rağmen) kasti yapılmıştır. ve bu abd nin talimatı ile yapılmıştır.
türkiye insan haklarına uygun olmayan bir ülke olmasına rağmen idam gibi bir cezayı uygulamayacak bir ülke de değildir.
idam ya da elektrikli sandalye ya da zehir ile uyutma bir ülkenin belirli bir çizgisi olduğunu gösterir.
idamdan korkan insan zaten sağlıklı değildir. korktuğu için bile idam edilmelidir. çünkü yaparsam cezası bu olur diye düşünen kişidir...
Cocuk tecavuzculeri, basta apo olmak üzere pkkli teroristler , rusvet yiyen vekillere kadar idam yoktu fakat bu vatan haini subaylara gelince neden halk idama bukadar sarildi ?
gelse de dahi bundan önceki suçlar için uygulanması en temel hukuk ilkelerinden olan "suç yaratma yasağı"nı çiğnemektir.suç işlendiği andaki ceza hukuku geçerlidir,suç belli olduktan sonra kafanıza göre cezayı değiştirirseniz yargılamaya ne lüzum var?
eğer önce işlenmiş suçları yeni çıkan yasayla asarsanız hiç kimse sizi devlet olarak ciddiye almaz,sudana dönersiniz.
Bi kız tecavüze uğradıktan sonra, birileri öldükten sonra kime ne ceza verirseniz verin geri döndürmez hiçbir şeyi. Tabi ki cezalarını çeksinler ama ölüm ceza mı kurtuluş mu? Bu insanları öldürmek için elbet birileri elini kana buluyacak ya da mezbaheneleri mi düşünüyorsunuz? idamın caydırıcı olduğunu düşünüyorsanız canlı bombaları güldürürsünüz doğrusu. Ve suçsuz biri asılırsa idama karşı çıkmayan ve destekleyen herkez katil sayılır, bunu da unutmayın. idam cezası gelse bile eğitilmemişlik cahiliyet başımıza bela olmaya devam edecek. Yanlış çözüm, çözüm değildir.
Suç işleyene bin bir türlü ceza varken, ömür boyu yaptığını düşünüp acıyı beteriyle ödemesi dururken, idam ilkelliktir…Herkes cezasını çeksin…Ama rüyalarında; insanların sallandığı darağaçları, yağlı ipler, maskeli cellatlar görerek büyüyecek çocukların günahı yok…