yaa zaten ekonomik adalet ve sosyal eşitlik ve adaletle toplumun suç işleme potansiyeli azlaltılır. eğer en büyük cezayı vericem herşey tıkırında gidecek diyip refah sağlamazsan anca çok zengin ve ulaşılmaz astronomik bir zümre yaratırsın, onlar da zaten bir süre sonra bu bahsedilen cezaları keyfi bir şekilde uygulamaya çalışıp devleti talan ederler, halkı da yoksul bırakırlar. türkiye de cezaların azlığından değil cezaların uygulanamamasında sorun var. hukukta disiplinsizlik var ve jet hızında kararnamelerle yürüyor adalet sistemi. sorun burada. yoksa kaymak tabaka illa ki yine kendisi çalıp çırpıp halkın kolunu kesip idam eder. önüne geçemezsin.
duyduğunuzu, gördüğünüzü ya da okuduğunuzu mal gibi kanıksamadan önce biraz düşünün.
nadiren de olsa adaleti sağlayan kurumlar yanılabilir ve çok daha nadir rastlanacak bir şekilde bu yanılgının farkına da varabilirler. hapis geri dönüşü olan bir cezadır, ölüm değil.
Ya adam kuru iftiraya kurban gittiyse hem de 3 şahitle. Ne olacak o zaman adamın kestiğiniz kolu? Bence götünüze girsin. Adam suçsuz yere kolundan olacak, depresyona girecek ve intihar edecek. Olur mu böyle?
ya siktir git mantığını siktiğimin özürlüsüne bak denilecek uygulama. amına kodumun şizofren köylüleri.
birinin kolunu kessek, size beyniniz yüzünden ne ceza vereceğiz? direkt ateşe vermemiz lazım aq. öyle bir dünya mı var?
ne dünya bilmez, medeniyetsiz, barbar heriflersiniz aq.
yani adam hiç kol bacak kesmeyi aklına getiremiyor, hiç tahayyul etmiyor da işi gücü bırakıp roma hukuku yazıyor değil mi amına kodumun sefili seni? bir sen süper zekasın?
hammurabi kanunlarından özenip hukuk hükmü yazmış mağara adamlarından farksızsınız lan. sikerler böyle insanlığı. açın 2 kitap okuyun be ayılar.