bazı olaylar karşısında böyle bir kararın geri gelmesini istemek mümkündür ama bir insanın hayatına son verme hakkına sahip miyiz acaba, diye düşünmekteyim.
geçmişte hiç bir şuç işlememiş, hangi düşünceye sahip olursa olsun fikirleri yüzünden idam edilen insanları hatırladıkça; bir insanın hayatını söndürmek bu kadar kolay olmamalı, diyorum.
sonra canınızdan bir parçaya zarar verebilen ve hatta bunu aklına getirebilen varlıklara ne yapılmalı, diye soruyorum. işte o zaman idam etmemeli şerefsizi *, tüm hayatı boyunca süründürmeli...
ya da
....yaptığının ne kadar yanlış olduğunu benimsetip kendi kendini cezalandırmasını sağlamalı, * insanın kendine verdiği cezadan daha ağırı yoktur çünkü...
ama bu iki durum birbirinden farklı şeyler... kanunlar her vatandaş için geçerli olsa da eğer bir ülkede adalet bağımsız şekilde işliyorsa böyle bir ikilem yaşanmaz.
çözüm nedir peki? hep böyle mi sürecek?
yapılan araştırmalara göre; * bir topluluğun karşısına kötü bir örnekle çıkıp bu kötüdür, derseniz bu o kişiyi ödüllendirmek anlamına gelmiş olur, çünkü herkesin ilgisini çekmeye çalışan kişi bunu başarmış olur ve kötülük ile amacına ulaşabileceği fikrine kapılarak bunu tekrarlamaya kalkışır, marifet zanneder. kişiye tabiki kötü ve yanlış olanın öğretilmesi şarttır fakat iyi olanı topluluk karşısında överek ve özendirerek, bu sağlanabilir, **, denmektedir.
yazık.
Yurdum gençlerinin nerelerde olduğunu gördükçe hüzünlendiğim, ya millet hiçmi okumuyo ya diye hüzünlendiğim durum.
idam ile nereye gidilebilir? idam ne işe yarar? Amerika gibi önce büyük bir ülke olup, daha sonra idamı geri getirsinler.
+ sanki apo'yu idam edince pkk bitecek.
+ sanki yeşil'i yakalayıp idam etseniz devlet rahat edecek.
+ sanki kökten dincileri idam etseniz, ülkede yobaz kalmayacak.
+ sanki kapkaççı idam edince, yollar rahatlayacak.
+ sanki torbacıları asınca, ülkede uyuşturucu kalmayacak.
+ sanki hırsızları asınca hırsızlık olayları bitecek.
idamı geri getirene kadar gidin, bir iki fabrika açın da millet evine ekmek götürsün, gidin bir iki okul açında millet belki adam olur. belki.
allahın verdiği canı ancak allah geri alır kul değil mantığıyla yaklaşınca, (yapılan şeyler ne kadar vahşice ne kadar insanlık dışı olsa da o insanı öldürmek yerine bu suçu işletmeye iten sebeplere inerek topluma kazandırılmaya çalışılmalı) kabul edilmesi humanistliğe ters kampanyadır.. belli bir vicdan seviyesinde olanların olaylara karşı tüm nefretiyle yaklaştığı ortadadır.. ancak bu, hiçbir şekilde bunu yapan insanı öldürme hakkını tanımaz insanlara.. çünkü bu kararı işletebilme yetkisi allah tarafından insanlara verilmemiştir.. bu insani insayitifle alakalı bir durum değildir.. insanı dünyaya gönderen allah belli amaçlar için yollamıştır ve bu amacı noktalatmayı ne insanın kendisine ne de başka insanlara vermiştir.. kısacası; yaşananlar ne kadar iğrenç olursa olsun dünyanın üzerine oturduğu yüce adalet mekanizmasına göre hiçbirşeyden dolayı kimsenin kimseyi öldürmeye(hele ki bunu yasal bir düstura dayandırmaya) hakkı yoktur, olmamalıdır ve olamaz...
17 aylık henüz kundakta ki bir bebeğin bile cinsel organından tahrik olarak tecavüz eden 3 dötveren ve bu duruma sesini çıkarmayan(!) -ki tahmin ettiğiniz gibi evet rospuymuş kendisi- anne için acilen işleme koyulası kampanya.
idam geri gelmesin fakat idam edlimeyi hak edenlerin içlerinden birer tanesini taksim meydanında asalım örnek teşkil etsin belki o zaman götleri korkarda yapmazlar.
idam cezasının tekrar yürülüğe girmesini destekleyen kampanya. idam cezası en kötü ceza değildir. ömür boyu Ağır hapis ölmekten daha kötüdür. Bu yüzden zaten gerek yoktur.
son aylarda türkiye cumhuriyetinde işlenen suçları görünce canı gönülden katılmak istediğim kampanya.
53 saat içinde 6-7 insan öldüren manyaklar ve 17 aylık bebeğe defalarca tecavüz eden hayvandan da daha aşağı olan şeyler.. bu adamlar sadece idam edilebilir... bu suçların bir cezası olamaz çünkü.. idam da bir ceza olarak verilmemeli, bu pislikleri ortadan kaldırmak adına uygulanmalıdır. çünkü her an bir rahşan ecevit iktidar olabilir...
en kısa zamanda gerı gelmesi gereken hatta su anda bile imza kampanyamız olan ve gercekten * insanların *ceza evınde yan gelip yatmalarını ve kısa zaman sonra aramıza donerek tekrar aynı olaylarda boy gostermelerini engelleyecek olan tek ceza **
aman efendim öldürmek caniliktir, önce eğitelim ekonomik kalkınmamızı sağlayalım suç zaten kendiliğinden ortadan kalkacaktır şeklindeki bi bakış açısı safdilliktir.hadiseyi felsefi boyuta taşıyarak hiç suç işlenmeyen bir toplum hayali kurmak ütopyadan başka bişey değildir.
insanları cezalandırırken onları suça iten nedenleri görmemezlikten gelmek elbette mantıklı bi yaklaşım değildir.ama burda aslolan haksız yere biri katledilmişse, katledenin hayatta kalmasını sağlayacak haklı bi nedenin bulunmayışıdır.bunun gericilikle ne alakası var biri bana anlatsın.
tabiki allah'ın verdiği canı allah alıcaktır nihayetinde.ben demekki iyi niyetliyim bu canileri ölümden kötü durumlara düşürmeyelim bir an önce kurtaralım diyorum.
ki adamlar yaylada koyun otlatan ve 14ü bayan 11i çocuk ve sadece 1i erkek olan bir gruba gece baskın düzenliyorlar.hepsini bir cadırda topluyor ve üzerlerine yagmur gibi mermi bosaltıyorlar.kadınlardan biri hamile ve korkudan bebek gelmeye baslıyor bu kahpe dünyaya ki o anda beynine isabet eden mermiyle can veriyor.bu adamı bugün yakalasa benim adaletti ülkemin adaletli sistemi, ne yapıyor? insan haklarını düşünerek beslemeyi tercih ediyor ki terör ruhlar ürkmesin ve devam etsin bu yoldan diye.
adalet kavramının yerine oturamadığı, çeşitli "düdüklemelerle" sürekli alaşağı edildiği ülkelerde halk tarafından doğal olarak sürdürülebilecek bir kampanyadır (tabii, önce idamın kaldırılmış olması gerekir bu ülkelerde).
* adam öldüreni 10 sene sonra özgür bırakabilen;
* baklava çalanı ise senelerce hapishanelerde çürüten;
* milyarlarca doları halktan çaldırıp, 4-5 sene sonra paranın afiyetle yenmesine seyirci kalan;
* 30 bin vatandaşı şehit eden ve belki bunun üç katı boyutundaki insanın hayatını karartan* bir terörist başını konforlu yataklarda, 24/7 sağlık ve hijyen hizmetiyle yaşatan (halktan daha iyi yaşıyor adam)
bir ülkede yaşanırsa, elbette idam da istenir...
tarım arazisine yasadışı - izinsiz fabrika kuran bir amerikan şirketinin* işini takip eden - mahkemenin açık kararlarını bozmak için türlü taklalar atan (b.k. kararları alan) bir başbakan olursa da elbette istiklal mahkemeleri istenir.
sadece istenir ama; merak etmemek lazım. bir karış adım atılacağı yok. yapışmış ayaklar yere, kan ağlıyor vatan.
altına imzamı hiç çekinmeden atacağım kampanya. daha yeni yaşadığım yerde bir kız çocuğu kayboldu, annesi babası perişan. kızın başına gelebilecekleri düşündükçe tüylerim ürperiyor, sinirim tepeme vuruyor. bu vakaları bırakın sadece, onbinlerce masum insanın ölümünden sorumlu olan öcalan için desteklenebilecek kampanya.
sadece bir kişi * için değil hakeden herkes için uygulanması gerekir idam cezasının.bildiğim kadarıyla hukukta cezanın taşıması gereken özelliklerden birisi de caydırıcı olmasıdır. suçlu olduğu kanıtlanmış, idamı haketmiş birinin idam edilmesi mağdur yakınlarının acısını ne derece hafifletir bilinmez ama toplumsal fayda açısından ele alındığında mutlaka idam cezasının uygulanması gerekir kanaatimce.
elbette insanını eğiticeksin, gelir düzeyini yükselticeksin suç oranın azaltmaya çalışıcaksın da yinede bu durum bahsi geçen suçları tamamen ortadan kaldırmıycaktır.
napıcaksın o zaman? sallandırıcaksın bu ibneleri teker teker, verdiğin ceza caydırıcı olucak. amerika aslanlar gibi uyguluyo,zikmişim avrupa birliğini.ateş düştüğü yeri yakıyo bi de.canı gönülden destekliyorum.hatta bi adım daha ileriye gidip, bu gözü dönmüş ibneler nasıl bi vahşet sergilemişlerse aynısının uygulanmasından yanayım.ne diyolar efendim buna; kısasa kısas.
eğitimin mükemmel olduğu devirlerde de her daim uygulanmış olan olmazsa olmaz müesseselerdendir.bazılarının gebertilmesi o vahşileri örnek alan aşşağılık şerefsiz insanları korkutacaktır.idam olmaz ise suç artar, onyaşındaki çocuklara tecavüz eden,boğan buda yetmezmiş gibi tornavida ile 70 yerinden parçalayan insanların eğitime değil gebermeye ihtiyacı vardr.
düşünmeden imzayı basacagım kampanyadır..bazen öyle seyler oluyor ki insan gidip kendisi kafalarını kesmek istiyor..kocasını dövüp agca baglayan ve gözleri önünde esine defalarca tecavüz eden 5 kişi dahi bu idam cezasını hak ediyor.