duygusal ve alıngan bir insan olduğunu varsayarsak açıkçası çevresindeki çoğu kişinin daha doğrusu "şekilci bebelerin" gözünde ezik, arkadaşlık edilemeyecek, kızların ondan uzaklaşacağını düşündürecek insandır.
aslında en doğrusu onun yaptığıdır ancak yaptığı dönem de önemlidir, üniversite çağlarında ne kızlar öyle duygularını açık belirten erkek sever ne de arkadaş çevresi tarafından "olum mal mısın öyle deme, bak kızlar gidecek" şeklinde uyarı alır. yani aslında gençlikte olay sadece karşı cinsle alakalıdır. ileriki yaşlarda ise olgunluğun verdiği etkiyle inanılır ki, yalan ve kendini olduğundan farklı göstermek çok yanlıştır. kuracağın ilişkilerde hep geriden başlamana sebep olur gençlikten kalma bu alışkanlık. ileriki yaşlarda duygularını olduğu gibi döken adam kazanır. gençliğinde hep yalnızdır.
Ya kanki bizi ne zaman hacca yolliciksin ya lecter nesteri ile.
Bak bizde zina yok icki yok abartilmid hayatlar yok. Hadi da yeter hacca yolla bizi. Sana gul kokulu tespik getircem soz.
bu sevgili kardeşimle benim balık hafızam yüzünden 3 kere tanıştık. her seferinde aynı sabır, aynı sükunet. buraya yazıyorum ki, unutmayayım yine. abisine bundan sorna bir kıyak yapıp, grammer hatalarını düzeltecek, vocabulary'sini geliştirecek. birliket reading-writing yapacağız. ingilizce mektup arkadaşım olacak. o buraya gelecek benden özür dileceyecek. * mr and ms brown'u çekiştireceğiz. aha buraya yazıyorum. *
Formata ayriki butun entrylerini bir derdim vardan sikayet ettigim yazar. Saka saka ben ozel mesajlarimizi ifsa etmeye geldim. Ne zaman ben biraz tedirgin olsam, hissediyor mu ne, mesaji gulucukle basliyor, ic rahatlatan bir ikilemeyle devam ediyor, teselli sozuyle son buluyor. Inanmiyorsan attigin son mesajlara bak.*