hesapsız- kitapsız ve durup düşünmeden yaşamaktır. yapaylıktan arınmış bir dünya kurmaya çalışmaktır kendine.zira, içinden geldiği gibi davranan insanlar çevrelerinde de kendileri gibi olan insanlar görmek isterler, dayanamazlar yapmacıklığa. bu yüzden de samimiyetine inandıkları herkesi buyur ederler hayatlarına. içinden geldiği gibi davranan insanlar herkesi de öyle davranıyor zannederler ve bu yüzden çabuk inanırlar karşılarındaki insanlara. sonrasında ise öğrenirler içinden gelenin tam tersi şekilde davranmayı, ta ki hayal kırıklıklarını giderene kadar...
bir insana verilebilecek en içi boş telkin olmakla birlikte genelde sözümona "özgür olmak" hissiyatı güdülerek başvurulan "çağdaş insan" iç sesidir. insan içinden geldiğini iddia ettiği o sesi dinleyerek hatalı bir karar aldığı düşüncesini bertaraf eder. lan mal yapacağın şeyin yanlış olduğu düşüncesi sanki içinden gelmiyor mu?
-vücudun senin onu nasıl kullanacağına kimse karışamaz, doğal ol, içinden geldiği gibi davran afitap.
+doğru söylüyorsun miguel öyle yapıcim, içimden geldiği gibi..
-ee akşam bana gelsene, birlikte içine bakarız.
dışardan "helal lan bi kere geliyoruz dünyaya yaşa anasını satıyım" der bürokrasizedeler ama adama da sorarlar yılan da canının istediğini yiyor , maymun da ortam mortam dinlemeden kaşınıyor senin farkın ne o zaman diye?!
ölçtüm biçtim, en doğrusunun içinden geldiği gibi davranmak olduğuna karar verdim. böyle yaparsam bütün hayatım benim istediğim şekilde geçmiş olacak. evet, bunu yapayım.
