Evet efendim az önce sinemadan çıktım ve sıcak sıcak yorumlamak istedim.Öncelikle bir animasyon olarak her yaş grubuna hitap etmesi ve türkçe dublajının oldukça başarılı olması hatta zaman zaman türkçe deyim,atasözleri ve ünlü repliklere yer vermesi bakımından beni yine şaşırtmamış, harikulade bir başka ice ace filmi olmuştur.emeği geçenlerin ellerine sağlık, tabi türkçe seslendirme yapanları da unutmuyoruz.
Şöyle kısa bir değerlendirme yapacak olursak serinin bu son filmi öncekilerden farklı olarak biraz daha macera yönü ağır basmış, komedi yönü de her na kadar olsa da fındık avcısı scratt ve iki keseli sıçan bu filmde biraz daha arka planda kalmış.filme yeni eklenen karakterlerden sid'in ninesi,diegonun aşkı dişi kaplan ve manny'nin kızı şeftali bu bölüme renk katan yeni karakterler olmuş.Filmi öncekilerden farklı kılan bir diğer öğe de aksiyonun daha fazla olması.kıtaların ayrılma ve okyanusların oluşma sahnesi oldukça abartılı ve fazla mantık ötesi olmuş ancak ne varki biz zaten animasyon olduğu için bunları o kadar dikkate almıyoruz.Son filmde özellikle karayip korsanları,matrix gibi filmlerden esinlenmiş çok sahne var.Klasik olarak yine kötülerin de olduğu bu filmde bu rolü korsan maymun ve çetesi almış ki korsanlarla çatışma sahnesi de karayip korsanlarına oldukça atıfta bulunulmuş ayrıca filmin içerisinde muhtemelen tahmin etmişsinizdir ki son günlerin bomba repliği olan oğlum bak git de ustaca kullanılmış ve seyirciyi güldürmüştür.Şeftali'nin ergen tripleri, sid'in huysuz ama bir o kadar enerjik ninesi,yeni nesil mamutlar ve korsan çetesi bu seriye özellikle renk katmış.
Sonuca gelirsek film öncekilerden daha az komedi daha çok macera prensibini benimseyerek macerasever izleyiciyi de çekmek amacıyla yapılmış gibi duruyor.yani edindiğim izlenim bu.kıtaların kopması ve okyanusların oluşması ise birden bire ve aniden oluyor hatta belki bu sahne de 2012 kıyamet filmine benzetilebilir.daha sonra bu parçaların kopması ve buzulların sürüklenmesiyle ailelerinden kopan manny,diego ve sid'in açık denizdeki yaratıklarla ve korsan çetesiyle olan mücadelesini anlatıyor.diğer taraftan manny'nin geride kalan ailesi ve diğer hayvanlarda kopan dağ ve buz kütlelerinden kaçarak kurtulmanın derdiyle uğraşıyor.Film genel itibariyle oldukça başarılı ve gidilmeye değer.Ancak fragmanının çok önceden dönmesi ve diğer filmlerden ilham alınan sahneler filmin bir an önce yapılmak istenilerek seyirciyle bir an önce buluşulmak istenmesine endekslenmiş gibi gözüküyor.bilmiyorum belki de beklentilerimi çok yüksek tuttum ben , hoş filmi gene de beğendim ama son film dahi serinin 3. filmi olan dinazorlar şafağının en iyi film olduğu gerçeğini değiştirmiyor.macera ve komedi unsuru 3. filmde daha dengeliydi ve tam kendine özgü bir ice age filmiydi 3. film.ancak hakkını yemeyelim ve 3. filmden sonra 4.yü de ikinci sıraya koyalım çünkü her geçen filmde biraz daha bağlanıp bir sonrakinin çıkmasını sabırsızlıkla bekliyorum.kimbilir her filminde konusu günümüze yakaşan buz devrinin 5. filminin konusu da teknoloji çağı olur belki ya da ne bileyim sid,diego ve manny'nin new yorktaki maceraları da olabilir kim bilebilir ki..neyse sabırsızlıkla 5'i bekliyor ve herkese tavsiye ediyoruz efendim 4'ü, gidin pişman olmazsınız.
gülmekten gene gözyaşlarıyla izlenecektir. böyle sürekleyici ve komik bir aksiyon animasyon kolay kolay gelmez sanırım. kaçırılmadan zerresine kadar izlenecektir defalarca. adamım scrat gene iş başındadır.
bu serinin ilk filmi 2003 senesinde çıktı yanılmıyorsam. o zaman lise hazırlıktaydım. o dönemde sevdiğim çocukla gitmiştim bu filme. sonra o da başkasına gitti zaten. ikincisi çıktığında senesini hatırlamıyorum ama lise sondaydım büyük ihtimalle ve iki buçuk senedir çıktığım erkek arkadaşımla gitmiştim. filmden bir kaç ay sonra ayrıldık. üçüncüsü çıktığında üniversitedeydim ve bu sefer üniversitedeki erkek arkadaşımla gittim. ertesi sene ayrıldık. dördüncüsü çıktı şimdi. vizyona da girdi. bu ne biçim bir filmmiş arkadaş. gitmeye korkuyorum resmen. gitmiyorum filme falan, zaten gidecek biri de yok şu an. yanlış tarihte çıkartmışlar bunu, olmamış.*
animasyon filmlerin çocuklar için olmadığının en başarılı örneklerinden. 6 yaşındaki çocuk bu filmin her şeyini anlayamaz arkadaş. kaldı ki 30 yaşındaki adam bile anlayamayabilir. güzel şeyler saklı her yerinde filmin. dublaj ise kaliteli olmuş.
--spoiler--
allah yarattı demem, tutmayın küçük enişteyi, oğlum bak git vs...
--spoiler--
gibi çeviriler var, hoş olmuş.
her zamanki gibi sid mükemmel zaten.
bence gidin, zaman veya para kaybı değil. imkan olursa 3d izleyin.
sid in ninesi karakteri bomba etkisi yaratmıştır. çok ama çok güldürdü.
Oğlum bak git esprisini de koymaları şahane olmuş.
türkçe dublajlı izlemesi zevk veren ender filmlerden biri zaten.
buz devri hiç bitmesin diyebileceğim bir animasyon serisi tek kelimeyle.
oğlum bak git e kadar her şey çok daha iyiydi. espri kalitesini yerlere serdi bir anda. öncesindekileri geçemese de güldürdü tabi ki. emeği geçen herkesin ellerine sağlık.
--spoiler--
olum bak git i es geçmemiş dublaja sahip animasyon, ayrıca sid in nenesinin okyanusa düşüp suyun renginin değişmesi ve bir köpekbalığının ölmesi sahnesinde nedense koptum.
--spoiler--
ayrıca bu filmde nedense ellie yi ayça bingöl seslendirmemiştir, öyle bir geçer zaman ki çok mu yordu ne?
görüntülerin oluşturulması, konu içeriği, 3d seçeneği ve de dublajıyla istenileni yine sağlamış olan çoluk çocuk, büyük küçük herkesin çizgi filmi.
gittim , beğendim, salondaki küçük çocuklarla eğlendim, tatmin oldum.
3d olması ayrı bir güzellik katmış. korsan maymun karakteri çok iyi. seslendirmeler yine muhteşem. seslendirmeye bize has esprilerde konmuş. ama nedense ilk 2 filmden aldığım tadı son 2 filmdir alamıyorum. yine de izlediğime pişman değilim. güzel vakit geçirmek için ideal.
3d olarak izlenmemesinin bir şey kaybettirmeyeceği, ice age çılgınlığının dördüncü filmi... Filmi başarılı bulanlardanım. Zira filmin serinin dördüncü filmi olması, karakterlerin artık heyecan verici bir yanının olmaması beni fazla bir beklenti içine sokmadı. Eğlenmek için izledim ve eğlendim...
son zamanlarda eğlenmek için yapılacak bir aktivite aranıyorsanız, bu filmi izlemelisiniz.
zaten 1,2,3 ü 2şer 3er kez seyretmişimdir.
aslında bu filmin orjinalini seyredince asla keyif almadım onu da söylemeliyim. bu filmin olayı seslendirmesi.
sid'in anne babasına sarılmasına üzüldüm la, özlemden kendini deliliğe vurmuş bir çocuk gibi hissettim sid'i o an.
sid'in babaannesi, ellerinden öperim nasıl şeker birşeysin sen. "kıymetlim" demesi ile güldürdü.
sid'in erkek kardeşi, pardon erkek kardeşinin sarı saçları demeliydim sanırım. ne sevimsizsin sen öyle.
ve filmin asıl bombası, lan insan çocuğuna şeftali diye isim koyar mı?
bilmiyor musunuz ben duymaya görmeye dayanamıyorum bu meyveyi? film boyunca şeftali de şeftali. tüylerim diken diken izledim bütün filmi.
ama şeftali, saçların çok sevimliydi bebeğim. "burcucum çok güsel çıkmışsın sendromu" yaşadım.
ayrıca, kıtalar ayrılırken, italya'nın (çizmesiyle) bizim şapşal kemirgene tekme atması olayını kuzenime açıklamakta oldukça zorlandım. ilk bölüme oldukça anlaşılır olmasına rağmen, son 2 filmin tamamen yetişkinlere yönelik olması dikkatimden kaçmadı.
son olarak; baba mamut'tan sid'e gelsin oğlum bak git
o fındığın peşinde koşana ne deniyor şimdi bilemedim ama onu vurasım geldi... güzelim uygarlığı yok etti...
filme gelince, çok güldürmedi ama zaten her gün gülme krizine sokan filmler izlemiyoruz... idare ederdi...
