pis bi iltihap gibi, hiç kaybolmayan pis siyah bulutlar gibi. bulut insanın içinde olmaması gereken bi şeydir eseasında. fazlalıktır o yüzen.
nefes almakla yakından alakalıdır. sanki derin bi nefes alsan geçecekmiş gibi hissedilir. sanki o pislikler içeri nefesle girmemiş gibi farzedilir.
insanın iç huzursuzluğu varken derin bi nefes alması iç huzursuzluğum vicdan azabına dönmeden önceki son umududur bu yüzden.
petek dinçöz'den foolish casanova dinleyip duygulanmaktır. vicdan rahatsızlığıdır yani.
insanı sürekli rasgele butonuna kitleyen duygudur. bişiler yapmak gerekir lakin nedir bilmemektir. rasgele, bugun, bir gun vb tum butonlar başlıklar hiç okunmadan tıklanır böle gider işte
atsan atılmayacak, anlatsan azalmayacak bir durumdur; geçer ama nasıl geçtiğini neyin geçirdiğini bilmezsin, tekrardan ayyuka çıktığında anlarsın geri geldiğini.
yağmurlu ve sıcak zamanlarda yaşanan huzursuzluktur ,ayrıca bu dertten en muzdarip taraf dişi tarafıdır sanırım çünkü her ay yaşadıkları malum durum sendromdan sendroma girmelerine sebep olur...ay ferit bana yine bişi oluyor bak gitme yarın , her ay yaşanan durumdur ama her ay yaşanması durumun ehemmiyetinden bişey kaybettirmez. (bkz: pms)
koyu renkli ruhların tüm içinizi kaplamasıdır. nefes almanızı zorlastırır. zor geliyordur soluk alıp vermek, dumanlar içinde boğmaya çalışırsınız onları, ama sanki gaz maskesi takmışçasına çektiğiniz her sigarada size daha fazla saldırırlar sıkıştırılar göğüs kafesinizi, katran gibi kaplar bütün vücudunuzu, acil çıkış yolunu uyku haplarında ararsınız;
nafile, karabasan olup girerler bilinçaltınıza... öldürmeye çalışırlar rüyalarınızı, ölü şahin bakışları ile gözlersiniz çevrenizi, anlamsız bakışlar ise sizi süzer etrafınızdan. hep aynı mutsuzluk, hep aynı umutsuzluk. dayanamaz benliğiniz bu belirsiz gidişatınıza bitirmek istersiniz her şeyi bir anda, ve vazgecersiniz herşeyinizden...
ama sonra bu bitiştende vazgeçersiniz, güç ararsınız kendinizde savaşmak için koyu kahve renkli ruhlarla. kazanmak için hiçbir zaman geç olmayacağını bilirsiniz tekrar umutlanırsınız uyku haplarına uyursunuz, uykunuzda geçersiniz savunmaya rüyalarınız vardır. hepsi kanlı savaş meydanlarına dönen rüyalarınız. savaşırsınız sonuna dek farkındasınızdır. bu savaşta olumsüz olan sizsinizdir; ölecek olan ise sizin huzurunuzu işgal eden koyu kahve renkli ruhlardır.
