ibret in ibretlik hikayesi

entry4 galeri0
    1.
  1. ibret kelimesinin hikayesidir.

    evet bayanlar, baylar;
    gün geçmiyor ki, ibretlik bir olay yaşanmasın, ibret alımı yapılmasın.
    değişik ortamlarda dönen sayısız "ibretlik" hikayeler, "ibretlik" durumlar vs. gibi ibareler, birçoğumuzun aşina olduğu şeyler artık. birçok kişi, kelimelerin öykülerine itibar etmese de, aslında onların da insanlar gibi birbirinden değişik hikayeleri var - bazıları ibretliktir belki, bazısı acıklı, bazısı neşeli...

    evet, lafı uzatmadan konumuza dönelim: ibret kelimesinin bilinen en eski kökeni, arapçadaki üç harften ibaret olan "abr", yani bir yerden bir yere geçmek anlamı taşıyan sözcüktür. zamanla bu anlam, zenginleşerek, durumdan duruma geçmek, belli bir yerden yola çıkıp, bilinmeyen bir yere varmak anlamını kazanmıştır. ondan sonra, türeme yoluyla, "ibra(t)" haline geçiş yapıp; sonuç çıkarma, sebepten sonuca geçme, öğüt, ders, delil gibi anlamları da bünyesinde barındırmaya başlamıştır...

    14.yyıla varmadan, osmanlıca diye tabir edilen dile de geçiş yapmış olup, beraberinde, aynı kökten türeyen bir sürü kelimeyi kazandırmıştır dilimize. misal olarak - tabir, ibare, itibar, ibaret, muteber gibi kelimeler sıralanabilir. şimdi bu öykümüm neresi biretlik diye soracak olursanız; ibret olmasaydı, ibretlik hikayeler olmazdı, hadi ibret vardı diyelim, türeyen kelimeler olmasaydı, bu öykü de yarım kalırdı - nitekim, öyküde geçen bu aynı kökten kelimeleri ne ile değiştirsem, aynı tadı vermezdi, aynı düşünceyi yansıtmazdı.

    hörmetler efendim...
    1 ...
  2. 2.
  3. 3.
  4. 4.
  5. ibret alan çıksın, kasıyor! durumudur.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük