dikey bahçeler aşırı maliyetli ve pahalı bir süstü, bakımları da ekstra maliyet oluşturuyordu. ayrıca sulama sonrasında yollarda oluşan ıslaklık sebebiyle kazalara sebep oluyordu.
grafiti daha kolay ve estetik olmuş. uygun yerlerde dikey bahçelerde kullanılacakmış ama abartmadan olması iyi olmuş.
devir tasarruf devri, süslere milyonlarca lira harcayacak durumda değiliz.
Kaldırılma değildir. Dikey bahçeler aynı yerinde dururken grafitiler yapılan yeni yol kenarlarında kullanılmaktadır. Şimdilik sadece E5'in Kadıköy - Fikirtepe kısmında varlar.
Asıl eleştirilecek bir konu varsa belediyenin bunu sosyal medyada devrim yapmış gibi lanse etmesidir.
ben "çomar" diyorum ortaya, sen atlayıp "hav hav" diyorsun.
sonra da tartışalım diyorsun.
bel ameliyatı oldum ben kusura bakma seninle tartışacak seviyeye inemem.
ibb bahçeleri kaldırdıysa maliyeti yüzündendir. keşke mümkün olsada akepenin her yere döktügü betonu, diktiği kaçak yapıyı yıkıp yeşile çevirebilse.
biri yapar biri yıkar. alın size hizmet.şunu savunan boktrollerin olması ayrı bir faciadır. ibb'nin başındaki zatı yalamaktan neye güzel dediklerini göremedikleri için normal bir durum. aferin oğlum böyle devam.
Hala birileri 'ibne rengi' diye faşist ötekileştiren tabirler kullanmaktan imtina etmiyor. Belli ki renk görmekten korkuyor. Onlara göre çiçekler bile gri ve siyah renklerde açmalı belki. Yeri gelince allahın tecelliyatını görmek için doğaya bakın deniyor. E doğada her yer rengarenk. Allah lgbtiyi seviyor demek ki!.
Günlerdir sosyal medyada görülen grafiti tek bir örnektir. Elbette çeşitlenecektir. Üzerine düşünülecektir. Kuraklıkla ve küresel ısınma ile mücadele daha zor olacak. O yol kenarındaki süs çiçeklerini sulamak bile onlarca ton su kaybına yol açıyordu. Ayrıca boşuna iş gücü kaybı idi. Grafitiyi destekliyorum.
oğlum bu chp belediyecilikten anlamaz diyorduk da hakikaten bunların zihniyeti aşikar lan. sanat anlayışları da kıt. rezalet olmuş. keşke söküp boş bıraksaydınız daha iyi olurdu.
AKP’nin, yol kenarlarındaki ‘dikey bahçe’lerin kaldırılmasına yönelik eleştirilerine yanıt veren iBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, “Dikey bahçe yalanı halkın milyarlarını ve hakikati çalmıştır” dedi.
Mahir Polat şöyle dedi:
Çeyrek asırda betona gömülmüş bir istanbul var. Bu beton gizlensin diye beton duvara bitki yapıştırılmış ve buna bu yoksul halkın milyarları gömülmüş. Şimdi betonu bitki ile gizleme sahteciliği istanbul’un sembolü mü oldu? Mesela beton Fikirtepe gizlenebiliyor mu?
Algı oluşturmak önce hakikate saldırmaktır. Devasa beton yüzeyler yaratıp sonra insanların gözlerini aldatmak için bu dik duvarlar üzerine suni teneffüsle yaşayacak saksılar dizdiğinizde burası bahçe olmuyor. “Dikey bahçe” yalanı halkın milyarlarını ve hakikati çalmıştır.
Yalanlarda yaşamak ve yaşatmak isteyenlerin istanbul sembolü bu rant betonları olabilir. Gerçek sorunları çözmek isteyenler için hakikatten başka rehber olamaz. istanbullunun sokağa atılacak, ranta kurban edilecek parası yoktur.
Gariban saksıda bitkiyi duvara yapıştırıp “sen bundan sonra dikey bahçesin” deyince bu beton duvar bahçe olmuyor. Betona doğal olarak tutunamayan kök salamayan saksılar ölüyor. Sürekli yeniden para ile alınıp bu yalanın sürdürülmesi gerekiyor.
Sizin gördüğünüz yeniden yeniden satın alınıp eskisinin yerine konan yeşil kaplamalar. Bir şey kaldırılmıyor, yalana dayalı rant devam etmiyor kısaca Bu sökülen bitkiler sadece doğa dostu bir peyzaj değildi. Trafik gürültüsü ve egzoz gazını emmesi için bilimsel bir yaklaşımla yapılmıştı."
karbon emisyonu ve ses izolasyonu amacı ile, bilimsel çevrelere danışılarak yapılan canlı, yeşil bitkilerin ortadan kaldırılarak yerine kimyasal ve ağır metal içeren boyalar kullanılarak bir takım resimlerle değiştirilmesi işlemi.
tipik chp'nin cansız ve soğuk şeylere itibar etmesi, istanbul'u soğuk savaş yıllarındaki rusya'nın bir kenti haline dönüştürme çabalarının ufak bir kesiti sayılabilecek icraat.
kesinlikle kınanması gerekir, ekremperestliği filan bırakıp "başkan, burada yanlış bir iş yapmaktasın" denilmesi gerekir ama chp seçmeni koyunluk ve biat kültüründe, akp kitlesinden beter olduğu için (zaten bu yüzden hep ortamlarda akpliler'e koyun, çomar filan derler, suçluluk psikolojisi) maalesef artık yol çevresinde karbon salınımı ve gürültü ayuuka çıkıp, o yeşil peyzaj olmayacak. resimlere baka baka araba kullanırız artık ne yapalım.
imamoğlu ve istanbul belediyesini yönetenler benim babamın oğlu değil. kendisini seçim döneminde desteklediğim gibi, seçimlerden sonra eleştirdim de.
kimin bir yanlışını görsem eleştirir, doğrusunda ise alkışlarım...
şimdi bu dikey bahçe dediğiniz şey, betonların üzerine monte edilmiş saksılar.
bu yöntemle beton görüntüsü kapatılıyor falan...
lakin bunun bir yapım ve de yıllık bakım maliyeti var.
istanbul bşb bunu da açıklamış;
--spoiler--
Yapılış maliyeti 60 milyon, yıllık bakımı 12 milyon TL olan duvar peyzajlarını sıfır maliyetle sanatçıların tuvali haline getiriyoruz. Bu bütçe artık istanbulluların aktif olarak kullanacağı yeşil alanlar oluşturmak için kullanılacak.
şimdi kimse kusura bakmasın ama, bu ülkeyi batırdınız, insanların çöpten yiyecek topladığı bir ülke haline getirdiniz.
o yüzden bu ülkenin yol kenarındaki betonlara 60 milyon verip saksı yapacak, 12 milyon verip de bunun bakımını yapacak lüksü kalmadı artık...
şimdi yapılan çalışma yani grafiti-boya çalışması ise boya firmalarının sponsorluğunda yapılıyor.
ilk yapılan çalışmanın da sponsoru jotun firması olmuş hatta.
ha, bu arada akp'lilerin derdi asla yeşillik, park, bahçe, bitki değil.
şayet akp'liler yeşili, doğayı sevseler yıllardır bu ülkenin doğasını yandaşlara, hatta yabancılara peşkeş çekip katletmezlerdi.
örnek mi istiyorsunuz?
kaz dağları'na bakın, kuzey ormanlarına bakın...
ulan siz define var diye göl kurutmuş insanlarsınız. kalkıp burda 2 tane saksı için doğasever pozlarına girmeyin sakın...
uygulama güzel.
maliyeti olan peyzaj çalışmaları yerine, sponsorlar tarafından sağlanan boyalarla duvarların boyanması uygulamasını destekliyorum.
peyzaj ihaleleri alan müteahhitler de asfalt kemirsinler. çok da sikimde amk...
elleri dert görmesin.
yıllardır lale soğanına verdiğimiz paranın haddi hesabı yoktu.
her üç günde bir sökülüp yenileri dikiliyordu. istanbulluya kazığın en katmerlilerinden biri bu yolla atılıyordu.
yıllardır defalarca güzelim doğal papatyaların, ebegümecilerin sökülüp yerlerine tanesi 1 liradan lale soganlarının ekildigini gördüm.
bu soyguna dur diyenin elleri dert görmesin.
a haber'in ''ibb istanbul'un simgesini yoketti'' ''skandal'' başlıklarıyla haberleştirip büyütülen bir olay. istanbul'u yıllık 12 milyon lira gibi bir zarardan kurtardı ibb. ama akepeliler ibb osursa, istanbul'a nükleer bomba saldılar gibi bir haber yapacakları için kudurabilirler.
Şimdiye kadar dikey bahçe denilen sikimsonik şeylere ne kadar para harcanmış açıklansa keşke. Hangi firmalara kaç milyon tl gönderilmiş, insan merak ediyor..
ilk depremde yıkılsın diye toki binası yapabilmek için ülkedeki ağaçları yüzer biner kesen, kestiği ağaçlar yerine göz boyamak dışında hiçbir fonksiyonu olmayan çimenleri ve çiçekleri duvarlara yamayan insanların destekçileri tarafından yadırganan bir olay. evet grafiti o dikey bahçelerin verdiği göz zevkini vermiyor doğru, lakin o dikey bahçelere harcanan para ülkenin mevcut ekonomisi için bir külfet. bizim ülkemizde vatandaşın yeşillik görmek için dikey bahçeye ihtiyacı yoktu. dikey bahçe ile uğraşacaklarına gidip biraz ağaç diksinler. en azından ileride gölgesinde serinleriz.
Yatay bahçeleri, ormanları yok edip, rezidans, avm diken zihniyetin, dikey bahçe için milyonlar harcaması ne kadar da acı ve samimiyetsizdi.
ibb, hem israfa, hem de samimiyetsizliğe dur demiştir, iyi de olmuştur.
Ayranımız yok içmeye, atla gitmeyelim s.çmaya elbette!
Hadi yeşillik maaliyetli olduğu için kaldırıldı diyelim peki duvara yapılan göz yaşartıcı grafitiye ne demeli
Bak kemalist yobazın biride grafitiyi övmüş.
ellerine sağlık, yeni hali çok güzel olmuş.
dikey bahçeler aşırı maliyetli ve pahalı bir süstü, bakımları da ekstra maliyet oluşturuyordu. ayrıca sulama sonrasında yollarda oluşan ıslaklık sebebiyle kazalara sebep oluyordu.
grafiti daha kolay ve estetik olmuş. uygun yerlerde dikey bahçelerde kullanılacakmış ama abartmadan olması iyi olmuş.
devir tasarruf devri, süslere milyonlarca lira harcayacak durumda değiliz.
istanbulda bu konu moda, ibb'nin bu yol kenarındaki dikey peyzajlarına en çok muhalefeti yapanlardan biri üsküdar belediyesi, üsküdar belediyesinin yatay bahçe ve ağaçlara neler yaptığını koşuyolu -acıbadem civarındaki yapılaşmaları araştırarak öğrenebilirsiniz.
koşuyolu-acıbadem civarında orman şeklinde yerler talan oldu şimdi yüksek yüksek binalar var.
evde ekmek yokken camii ye yardım yapmak günahtır.
çok zengin bir ülke oluruz , bardağın taşanları ile böyle yer gök peyzaj yapılır...
ülkede çocuklar internet ve pc olmadığı için eğitim alamıyor,
insanlar yemek bulamıyor
geçinemiyor.
doğalı koruma, doğal olmayanı korumaya çalış, ilginç bir bakış açısı, içinde ne gizli acaba....
bakın arkadaşlar şimdi şu aşağıda toparladığım maddeleri yazanların ortak görüşü bakım maliyetleri. sığınacakları başka bir ağaç kovuğu yok.
- devir tasarruf devri
- aşırı maliyetliydi,
- pahalı bir süstü,
- ekstra maliyet oluşturuyordu
- süs çiçeklerini sulamak bile onlarca ton su kaybına yol açıyordu
- görüntü kirliliği ve çöp yapıyordu (yeşili seviyorum, koruyorum diye iddia eden güruh bunlar haaa)
peki sormazlar mı lan adama
ibb 8 milyonu bi kalemde verdi tablo aldı. O zaman tasarruf devri değil miydi?, aşırı maliyetli değilmiydi, pahalı bir süs olmuyormuydu, ekstra maliyet oluşturmadı mı? heeee.
iki yüzlüler sizi. şimdi nasıl kıvıracaksınız, çekirdeğimi aldım izliyorum.