allah kendisine ibadet etmemizi istemiştir. bu ibadeti yaparken ibadetin belli başlı kuralları vardır. örneğin namaz kılmadan önce abdest almak, namaz kılarken rükuya ve secdeye varmak ve fatiha suresini mutlaka okumak, oruç tutarken sabah ezanından akşam ezanına kadar bişey yememek gibi. kuralların olması gayet de normaldir.
bir de ibadeti eziyete çevirmeye yönelik uydurma girişimler vardır. öyle saçmalıktır ki bunlar amacın allah'a ibadet olduğunu dahi unutturur insana. oysa ki ibadet ederken, ibadet ettiğimiz varlığa yoğunlaşmamız ve tüm ruhumuzla teslim olmamız gerekirken bu abuk kurallar yüzünden amacımızı düşünmeye fırsatımız olmaz.
kadınların elleri tam göğüs hizasında olacak, erkeklerin göbek hizasında olacak, sağ el sol elden üstte olacak, ayakta dururken ayaklar arasında 4 parmak aralık olacak, sureler sırasına göre okunacak, bütün namazların son oturuşundan sonra salli barik isimli insanlar tarafından uydurulan dualar okunacak. kendi içimizden geçen türkçe dualar okunsa namazın hükmü olmaz mı yani? ayaklarımız arasındaki milimetrik aralık hesabını yaparken allah'a karşı şükranlarımızın ve o'nun yüceliğini gösterir şekilde cümlelerin aklımıza gelmeyeceğini hesap ederekten mi koymuşlar bu sırayı anlamak mümkün değil.
bu yüzden asıl amaç ibadetse, gerisi teferruattır bana göre.
"ibadet ettiğimiz varlığa yoğunlaşmamız ve tüm ruhumuzla teslim olmamız" için 'uydurulmuş' kurallar bütünüdür.
olaylara bu perspektifle yaklaşan bir zihniyet futbolu güzelleştirmek için konulan onlarca kuralı da saçma bulup, "bu kurallara ne gerek var önemli olan kaleye yoğunlaşıp topu oraya ulaştırmak değil mi? ayağıyla götürsünler yeter." diyecektir.
dikkate almayınız. ben aldım siz almayınız.*
yemek yerken kasik catal kullanmadan da yiyebilecekken neden kullaniyoruz ki?adap denilen bir sey olsa gerek.
peygamber efendimiz oyle munasip gormus biz sunnete uyacagiz.
asla anlayamadığım kurallardır. kendi içinde de çok çelişir zaten. mesela the shenin de belirttiği gibi, güneşin doğmasından batmasına kadar geçen zaman ise oruç tutmak, yahu kardeşim, dünyanın bazı yerlerinde güneş hiç doğmaz günlerce yada hiç batmaz, ya da sen burda 9-10 saat aç kalırsın, adam sibiryanın kamçatka bölgesinde yada kanada nın quebec bölgesinde 1-2 saat aç kalır.
hem soyut olan bir varlığa ibadet ederken bu somut takıntılar neden ? yok efendim üç salla bir bağla, yok efendim surelerin okunma sırası, yok efendim namazda otururken parmakların bitişik olması, kıl yün...
Efendim açıklamak bize düştü galiba. Bahsedilen konulara tek tek açıklama getirelim. insan mevzuya uzak olunca bildiklerini de yanlış yorumluyor. Buna mahal vermemek lazım. insanları ibadetten soğutmamak lazım.
Mevzu 1: Fatiha suresi bir dua şeklinde olsa da sonuçta bir suredir ve dua maksadıyla değil , sure maksadıyla okunur. O yüzden Fatiha duası değil , Fatiha suresi diye adlandırmak lazım.
Mevzu 2: Oruç sabah ezanıyla değil , imsak vakti ile girer. Sadece Ramazan ayında imsak vaktinde sabah ezanı okunur.
Mevzu 3: Diyanet işleri Başkanlığı da dahil olmak üzere yıllardır bir çok internet sitesi sanal ortamda birçok alim televizyonlarda , değil Kanada'da Sibirya'da , kutuplarda dahi nasıl namaz kılınacağını ve oruç tutulacağını detaylarıyla açıkladılar. Sözlüğün karşısına geçip mabattan sallamak yerine bunu araştırsan az çok bilgin olurdu.
Mavzu 4: Namazda el bağlama konusu muğlaktır. Peygamber efendimizin değişik uygulamaları olmuş ve hiç birini zorunlu kılmamış ve diğerinden üstün tutmamıştır. Kadınlar ellerini göğüslerinde bağlarlar. Buda bi farktır. O kadar olacak elbette. Erkeklerin ellerini bağlama şekilleri ise tamamen mezhep ve ictihat farklılığından ileri gelir ki şekilde zaruret yoktur.
Mevzu 5: Ayakların şekli. Hz. Aişe validemiz , peygamber efendimizin namazda ayakta dururken iki ayağının üzerine tam ve sağlam bastığını nakletmiştir. Bu duruş şekli yaklaşık olarak iki ayağın omuz hizasında olmasına denk gelir ki bu da bizim için örnek teşkil eder.
Mevzu 6: Surelerin sırası. Surelerin sıraya göre okunması bir düzendir.
Mevzu 7: Salli - Barik dualarını okumak zorunda değilsiniz. Ettihiyyatü okuyacak kadar oturmanız kafi. Bakın ettihiyatüyü dahi okumak zorunda değilsiniz. Fakat Salli - Barik okunması mevzusu şudur. Anneler gününde annenize bir çiçek dahi olsa vermek istemezmisiniz ? Annenize işinde yardım etmek başkadır , sevginizi göstermek başkadır. Ehli sünnet itikatındaki müslümanlar , dualarında ona da yer vermek için namazdaki dua esnasında salavat ( salli - barik ) getirirler. Bu tamamen peygamber sevgisiyle alaklıdır. 10 saniyeni verip o'nun (sav) için de dua etmek zoruna gidiyorsa etme.
Mevzu 8: Namazda duaları türkçe yapabilirsiniz elbette. Fakat birşeyin orijinal halini korumak daha doğru değilmidir ? Yine de size kalmış. Namazda istediğiniz gibi dua edebilirsiniz. Yeterki dua edin. Çünkü dua ibadetin özüdür.
Mevzu 9: Alnı secde görmeyen insanların , ibadetlerin mahiyeti ve şekilleri hakkında bilgi sahibi olmayan insanların , ibadetleri eleştirip kendince çıkarımlar yapması doğru değildir. Eğer bunları sorgulayan gayrimüslüm ise ona da şunu söylemek düşer. Senin inancın sana , benim inancım bana. Boşver benim ellerimin ayaklarımın şeklini.
Geniş bilgi isteyenler pm atsınlar.
Allaha daha yakın olursun mavalı ile kafadan uydurulmuş ve islam içine sokulmuş kurallardır. Hz. Muhammed (S.a.v.) tarafından bidat diye isimlendirilmiştir. ibadet etmemek için uydurulan mazaretlerin dayanak noktasıdır ve bu mazaretlerden farkı yoktur.