karavan yaşantısı tahmin edildiğinden daha zor. adeta karavanda nasıl yaşanır diye ders almanız gerek o derece profesyonalizm gerektiren yanları var. alışkın değilseniz, mücadele edemeyecekseniz üçüncü gün karavanı terk edip eve dönmeniz muhtemel. denedim, söylüyorum.
Eğer Amerika’da yaşayan mortgage mağduru bir homeless değilseniz işi gücü bırakmak yerine ortalama üstü bir işe sahip olmanız gereken durum.
Şöyle ki önce haliyle bir Karavan gerekmektedir. Karavan ise ülkemizde ve dünya genelinde lüks bir otomobilin iki katı fiyata satılır. Hadi almadınız kiraladınız diyelim emin olun karavan sahibinin annesiyle bir gecelik bir ilişki yaşamayı teklif etmek daha ucuza gelecektir.
Hadi gözünüz aydın artık bir karavanınız var. Bitti mi tabi ki hayır. Karavan sürmek eziyettir. Sağa dönüşlerde geniş açıyla sola dönüşlerde dar açıyla döneceksiniz. Gaza basacaksınız gitmeyecek frene basacaksınız durmayacak. Rampa çıkmak zulüm inmek ölüm olacak. Düz yolda giderken bile en dandik arabalar solunuzdan Vızır vızır geçecek.
Ne için bu eziyet kamp yapmak için. Evet kamp yapmak. Öyle istediğiniz gibi her dağın başına suyun kenarına gidemeyeceksiniz. Çünkü temiz su ve elektrik lazım olacak. Kamping alanlarında ise iki karavan arasında anca bir adam sığabilecek yerde göt göte karavanların olduğu yerde dört duvar içine tepileceksiniz.
Bitti mi tabiki hayır. Dünyanın her yerinde polisler karavanlara şüpheyle yaklaşır. Güney Almanya’da heidi’nin memleketinin diğer kıyısında bile. Amınakodumun çingenden bozma kavruk hint kökenli Alman polisi gecenin bi yarısı kapınıza dayanıp bozuk şivesiyle vaz gemağt tu hiya diyebilir. Ulan siktimin çingeni urlob ulan urlob. Deli sikti beni bu dağın başına çıktım yavşak!