Örneğin hırsızlık veya yolsuzlukla suçlanarak ceza evine atıldıysanız, daha hüküm giymediyseniz, yani hukuken hala masumsanız ve hatta üzerinize kocaman bir iftira atıldıysa bile bu durumda kimse sizi milletvekili yapmak istemez, sizi hapisten kurtarmak istemez, hırsızlık veya yolsuzluk kelimesiyle yan yana anıldığınız için.
fakat hakkınızdaki iddia darbe yapmaya teşebbüs, provakasyon, hükümeti ortadan kaldırmak için eylem yapmak vb ise, sizi mutlaka kurtarmak isteyen birileri bulunur, her iki durumda da kimsenin suçu sabit değil, ama hırsızlık veya yolsuzlukla anıldıysanız artık sizi kimse istemez, ama darbe yapmakla suçlanıyorsanız, sizi kurtarmak isteyen bundan gurur duyanlar mutlaka olacaktır.
çünkü yolsuzluk yapmak darbe yapmaktan daha büyük suçtur, darbe nedir ki ya, on yılda bi yapıyoruz bişey olmuyor, darbe her zaman olabilir, elimizin kiridir, başbakanı bile asarız biz, anayasayı rafa kaldırır bi kağıt bi kalem alıp sıfırdan kimseye sormadan anayasa da yaparız, sonra da asker yaptıysa mutlaka doğru yapmıştır deriz. biz böyleyiz.
oysa doğrusu hırsızlık ve yolsuzlukla suçlanmak ne kadar ciddi ve ceza alması durumunda ne kadar yüz kızartıcı ise, darbe ile suçlanmak da o kadar ciddi ve ceza alması durumunda utanç verici olması gerekir, bu suçlamalarla yargılanan insanlara mesafeli durmak gerekir, yolsuzlukla suçlanan bi kişiyle çok laubali olmak istemezsiniz herhalde, aynı şey darbe ile suçlanan için de olması gerekmez mi? ama bunlar normal ülkelerde oluyor malesef, bizde olmaz böyle şeyler.