(Bak mesele trakya dedim, düzgün konuş lan ne demek trakya, türkiye orası türkiye, böldürme şimdi ağzını yüZünü demiyor kimse, neden demiyor, coğrafyamı dilediğimce adlandırmama kimse hiçbir şey demiyor, bilakis onlar da aynı adlandırmayı kullanıyor, ne ilginç değil mi... Neden sence?.., hiç düşündün mü?)
Sokaklara dökülecek akşama kadar eğlenecek piknik yapacaktık, şenliklere gidecektik, slogan atmayacak, hiçbir ideolojik rererö yapmayacaktık, endişeli gözlerimiz sadece rakıyı fazla kaçıran dayıların ceketi beline takıp davul zurna eşliğinde göbek atarken ayarlarını fazla kaçırmasına karşı olacaktı, göklere Yükselen tek duman mangal dumanı olacaktı,
Hıdırellez ya da Hıdrellez; Orta Asya, Ortadoğu ve Anadolu'da kutlanan mevsimlik bayramlardan biridir. Ruz-ı Hızır olarak adlandırılan Hıdırellez günü, dünyada darda kalanların yardımcısı olduğu düşünülen Hızır ile denizlerin hakimi olduğuna inanılan ilyas'ın yeryüzünde buluştukları gün olarak düşünülür ve kutlanır.
dileklerin en güzelini barındıran bir dua vardır ki kim tarafından yazılmış ve dilenmiş ise fevkaladenin fevkinde bir titreşim sağlar kozmos'un kuantum olumlama evreninde.
Üç Sulukuleli kadının Hıdrellez duası;
”Sevdiğim kim varsa, kendim de dahil, sevebileceğim herkes de dahil, sağlığı iyi olsun. Kalbi ritmini çalsın, yanakları kiraz pembesi, dudakları bal olsun.
Teni sıcak kalsın, enerjisi dışarı aksın. Ciğerlerinde nefes, kollarında, bacaklarında enerji hep olsun. Kanı bol olsun, damarlarında dönüp dolaşsın.
Sevdikleriyle bir arada olsun, kolu kollarına değsin, gözlerinin içine baksın.Lafları birbiriyle başlasın.
Nesi var, nesi yoksa bölüşecek, bulup getirecek birileri olsun. Bu birileri az ama öz olsun. Sevgisinin tamamını harcasın, harcasın ki ona büyük bir miras kalsın.
Sevmekten bıkıp usanmayacağı biri olsun, onun yeri ayrı olsun, onu soysun başucuna koysun. Onun her şeyine, her haline tanık olsun. O biri, onu bir hareketiyle güldüren, bir hareketiyle ağlatan olsun.
Duyguların hepsi onda olsun, kalbi buna teslim olsun. Bütün şarkılar onu anlatsın. Aşık olsun, sırılsıklam olsun. Kurumasın.
Yapmaktan bıkıp usanmayacağı bir işi olsun. ibadet eder gibi, her gün bu keşfini yeniden kutlar gibi onu yapıp dursun.
Yaptıkça daha iyi yaptığını görsün.
Neşesi bol olsun. Kendini mutlu etsin, durduk yere neşelenmek nedir bilsin. içindeki bir şey durup durup zıplasın. Gördükleri, duydukları onu gıdıklasın, kahkaha attırsın.
Çocukken en sevdiği ana sık sık gidip gelsin, ama nereye gidip geldiği bilinmesin. Değiştirmek istedikleri değişsin. içte ve dışta, iyi günde ve kötü günde tadilat yapsın. Eskileri atsın, ruhunu havalandırsın. Kapıda hep kamyonu dursun, dilediği yere taşınsın.
Kendinden taşınmak isterse içindeki güç, dışındaki sevgi ona yardımcı olsun. Bileği bütün bağımlılıklarıyla, alışkanlıklarıyla güreşsin.
Bir şey ona sürpriz olsun. Günlerinden bir günü bir pakete sarılı dursun. Açınca içinden hiç beklemediği güzel bir haber çıksın.
Bugün üç yüz altmış beşten herhangi biri olsun. Öylesine bir Pazartesi yahut arkaya kavuşturduğu ellerinde unutulmaz bir Salı saklasın.
Öyle tahmini mümkün olmayan bir şey olsun ki bu, hayatın sihrini anlasın. Bir hayali gerçek olsun, bir hayale gözünü yumsun.
Bir çizgi filmde olduğunu unutmasın.
Bu duayı okusun, kendi sesiyle okusun. Duası gerçek olsun.
Tek kelimesine nazar değmesin. AMiN. ”
Etraftan topladığım çiçekleri suya niyet ederek koydum. Çiçekli Su akşam dışarıda kalacak, Yarın sabah da çiçekleri çıkarıp su ile yüzümü yıkayacağım. Kalan suyu ise bir ağacın dibine dökeceğim, Bütün sıkıntılarımla birlikte akıp gidecek.
Herkese önce sağlık, sonra huzur dilerim. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2149545/+
