vakit gazetesi yazarına kavuştu. yaptıklarıyla, yazdıkları zıt olan bu yazarı ve bu yazarımsıları okumaya devam edin vakit okuyucuları. dini vakitten öğrenecekseniz onların yazdıklarıyla ilim irfan kapacaksanız eğer siz cennete düşerseniz ben cehennemin yolunu tutacağım. sizlerle aynı mekanda buluşmanın adresi cennet olmasa gerek.
eleştirilmesi gerekenin öncelikle kişi değil hukuk olduğunu gösteren durum.
cezasını vermesi beklenen bir hukuk sistemi ödül gibi bir uygulama yapıyorsa, bu kişi kendisini ifşa ettiği cinsel dürtülerini 70'inden sonra mı düzeltecek.
bir de başka açıdan bakalım.
14 yaşındaki bir kızın, psikolojik olarak etkilenmemişse, bunu kim belirledi? Eğer belirleyenin mesleki yeterliliği ve hakkaniyeti varsa, bu adamın bu kadar zaman içeride kalması nasıl açıklanacak?
Kısacası, her aşaması kişinin yarattığı rezilliğe eş değer hukuksal rezillik abidesi davadır.
hukuk bilimi açısından olayın kendisini aşan durumlarda rezillik abidesi davalara örnekler;
ergenekon davası: savcı mantık sınırlarını zorlayan bağlantılar kurdu.
çocuğun ruhsal ve bedensel anlamda zarar görmediği anlaşıldığı için tutuksuz yargılanmasına karar verilmesi olayıdır.
yani erekte olabilse ve çocuğun içine girse bedensel olarak zarar verdiği için cezalandırılacaktır. demek ki neymiş? küçücük bir kız çocuğuna dili, elleri ve şehvet duygularıyla yaklaşması; ama içine girememesi tutuksuz yargılanmak yeterli sebeplermiş.
gösteriyor ki; adalet sistemi ve türk ceza kanunlarının, yetkin avukatlarca düzenlenmesi yetmiyor. hukuk denilen halt; bu milletin vicdanına hizmet eden bir kurumsa, ki öyle olmalı; bir takım rezil durumların cezalandırılması için milletin fikirlerinin alınıp o şekilde hareket edilmesi gerekmekte.
bu insancıl ve hümanist "suçluda olsa insan insandır" mantalitesinde takılan aklı evveller yüzünden bir kulak arkamız kalmakta gün geçtikçe.
Başörtüsü düzenlemesi olarak ta bilinen anayasa değişikliğini ucube gerekçelerle iptal eden de ** bu ülkenin mahkemesi , Hüseyin Üzmez' i tahliye eden de bu ülkenin mahkemesi.
Ayrıca iktidar partisine mesnetsiz iddialarla kapatma davası açarak ülkeyi siyasi ve ekonomik sıkıntıya sokan da bu ülkenin savcısı , Ergenekon gibi bir örgütü deşifre edip ilgililer için iddianeme hazırlayanlar da bu ülkenin savcıları.
Kim için ve ne için adalet bekliyoruz ? Bu ülkenin adalet terazisi hep bir tarafamı ağır basıyor yoksa tamamen tek bir statükocu zihniyete mi çalışıyor ?
Edit: işbu entry de ne Hüseyin Üzmez in avukatlığı yapılmıştır , ne de Ergenekon davasının savcılığı. Türkiye deki hukuk sistemin sorgulanması gerektiği vurgulanmıştır. Anlayamayanların anten ayarlarını kontrol etmelerini öneririm.
Türkiye'de demokrasinin ve hukukun kişilere ve kurumlara özel olarak uygulandığını bir kez daha gördük.
Aklın ürünü olan hukukun işlemediği yerlerde kişiler kendi cezalarını uygularlar. Bu karar hukuk sistemimizin iyi işletilemediğini bir kez daha göstermiştir.
O halde kişilerin kendi kestikleri cezaları uygulaması bir haktır.
hakkında kamu davası açmayan hukuk sisteminin adaletini bir kez daha ortaya koyan durumdur.
bir tenorun "nasıl olsa hepsi kadın olmayacak mı" demesi gibi bir karardır. tabi tenor olunca sapık olursunuz. ama islâmcı yazarsanız suçsuzluk karinesi devreye girer.
14 yaşındaki tüm kızlarımızın 70 yaşındaki adamlarla seks yapmak gibi gayet doğal bir istekleri olduğu için bu olay elbette kızın kendi rızasıyla gerçekleşmiştir. benim bir arkadaşım mesela ilk deneyimini 9 yaşında yaşadı. çok azmıştı, çıktık sokağa, baktık şöyle 60 yaş üstü seksi vücutlu dedelere. seçtik bir tanesini. kendi rızasıyla sevişti. ımm, sonra 7. sınıftayken beraber okuduğum canım arkadaşım sibel yine kendi rızasıyla huzurevinden 90 yaşında bir adam seçip seks yaptı. evet kendi rızasıyla. yanıp tutuşuyordu dedesi yaşındaki adamlarla beraber olmak için. işte bundan mütevellit, gayet normal bir durumdur. elbette tahliye edilmelidir.
ailelerin endişelenmesi gereken durumdur. her ne kadar tam olarak suçsuz denilmemiş olsa da tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştır. ayrıca türkiye'de çocuklarla cinsel ilişkiye girmek normalmiş çünkü beden ve ruh sağlığını bozmuyormuş. şimdi bir çocuğa taciz de bile bulunulsa - ki bu cümlemden tacizin daha hafif bir vaka olduğu anlaşılmasın - hüseyin emminin bu durumu örnek teşkil ettiği için serbest bırakılabilir.
ayrıca bu davanın son durumu muhtemelen paraya çevrilmiş hapis cezası olacaktır bu da en hüseyin üzmez'i çok üzmeyecektir.