pek çok kişi tarafından 20. yy alimi olarak nitelendirilen, gayri resmi teşkilatı mahsusa belgelerinde devlet için çalıştığı yazan, cumhuriyet düşmanı ve ingliz ajanı şeyh sait ile karıştırılan şahsın hayat hikayesini anlatmaktadır.
böyle heroes tadında süper güçleri olan(mucize, keramet) bir adam var, hür olmazsam amk filan diyor öle bitiyor gidiyor.
p.s: müslümanım diye geçinip h.z muhammed i sevip sayacağınıza böyle soytarıları(nursi, fetullah, süleyman, nakşi vs vs...) adam yerine koyuyorsunuz ya ben size daha ne söyleyeyim bilmiyorum ki...
Atatürk ile olan diyaloglarından ötürü hayli eleştiri görmüş filmdir. Hatta bir avukatın Cumhuriyet başsavcılığına filmin yapımcısı ve senaristi ile ilgili atatürk'e hakaret ten dava açtığı izlediğimiz haberler arasındaydı.
üstad ı kürt teali cemiyeti nin kurucusu yapan denyolar için buraya da yazıyorum:
--spoiler--
üstad ın bu cemiyetin kurucusu olduğu zinhar ylaandır, alçakça bir iftiradır. bu cemiyet kurulduğunda üstad rusya da esir kampında idi. kuruluşundan 1 yıl sonra istanbul a gelebilmiş ve kurulduğunu duyduğu bu cemiyete giren arkadaşlarına kızmış ve bazılarının ayrılmasına vesile olmuştur.
bir defa da götünüzden sallamasanız, nette her yazan şeye inanan sazanlar gibi olmasanız, temel kaynağınız wiki gibi isteyenin istediğini yazdığı bir yer olmasa...bir defa tutarlı olsanız yahu...
--spoiler--
said nursi'nin hayatını anlatan film.
--spoiler--
Said-i Nursi 1907 yılında istanbul'a gelerek Abdülhamit Han'a hitaben bir dilekçe yazar ve saraya verir. Dilekçede kullandığı ad "molla Said-i Meşhur"dur.
Dilekçenin içeriğinde kürdistan(!) da eğitimin türkçe yapıldığını, kendisinin buna karşı olduğunu ve kürdistanda(!) kürtçe eğitim yapılması
için üç okul açılmasını talep etmektedir. Bu dilekçeden sonra Said-i Nursi (namı diger Said-i Kürdi) Abdulhamit han tarafından müşahade için Toptaşı Akıl
hastanesine gönderilmiş ve bir süre orada tutulmuştur. Yani Abdulhamit tarafından tımarhaneye gönderilmiştir.
bu olayı daha sonra yazılarında kendisi şöyle açıklamıştır: "Nasılki zaman-ı istibdatta tımarhaneye düştüm, divanelerin hükmüne konuldum, eğer
müdahaneye, kelbi tabassusa, şahsi menfaat için umumi menfaatı feda alan aklın icabı ise, ben divaneligi kabul ettim.Şahit olunuz ki böyle akıldan istifa
ediyorum. Ey Kürtler tımarhaneyi bunun için kabul ettim. Kürtlüğü lekedar etmemek için irade-i padişahiyi, maaşını, ihsan-i şahaneyi kabul etmedim.
Dikkatinizi çekerim, şizofren Sait diyor ki, Padişah bana maaş teklif etti, Kürdistan için ihsan-ı şahaneyi kabul etmedim, tımarhaneyi kabul ettim.
Şizofren Sait'in Kürdistan aşkı işte bu kadar büyüktür, her türlü maddi ihsanın ötesinde...
Şahsi görüşüm, Sultan Abdülhamit karşısında çar çaputla sarmalanmış böyle bir zavallıyı görünce, vurun kellesini ile tımarhane arasında zor bir seçim
yapmak durumunda kalmıştır...Değişen bir şey var mı...
Abdülhamit Han bu gün yaşasaydı, bunları tımarhaneye tıkmaz mıydı? Tıkardı...
Mustafa Kemal Paşa, es kaza zavallı şizofren Sait ile o tarihte gerçekten karşılaşsaydı ve hayali geniş arkadaşların yukarıda naklettiğim uydurmalarının
onda biri gerçek olsaydı, sizce Kemal Paşa zavallı şizofren Sait'i iyi edecek tımar bulmakta zorluk çeker miydi?..
--spoiler--
palavraları çokça barındıran filmdir. said nursi kahramanmış da, karşısında hakim de atatürk de duramazmış. bırakın gözünüzü seviyim ya, işin kötü tarafı hala bu ülkede bu adama tapıp milliyetçi ayaklarına yatanlar var anasını satayım. zaten soruşturma başlatılmış.
asıl adı said-i kürdi olan, kürt teali cemiyeti, teali islam cemiyetlerinin kurucuları arasındaki, önceleri alman sonraları amerikan oyuncağı olan (oyuncağı yazmam sadece benim terbiyemden ötürüdür), hayatında bir kere cuma namazına gitmediği halde islam alimi sayılan, 'bir insana sadece risaleler yeter' diyerek kutsal kitabımıza dil uzatmaya çalışan, fettullah gülen'in 60 yıl önceki hali. suç dosyası kabarık olduğu için ancak bu kadarı yazabildim. bu zat hakkında gerçekten üzülüyorum, çünkü ahiyerette bu yaptıklarının hesabını nasıl verecek acaba. bu adamı kendine mürşid edinmiş kişiler kendilerini kurtarabilirler.... (bkz: ) ~~(#)[http://adnanhocanınmotorları.com ]
Not: Kötü oy veren arkadaşlar, burada yazdıklarım tarafsız kaynaklarca doğrulanan saptamalardır.( Yorumlar Hariç) Lütfen Cemal Kutay harici tarihi belgeleri de okuyarak oy verin. Risaleleri de okuyun tabii. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olamazsınız unutmayın...
kıymetlidir.çünkü bu tarz bir film bu ülkede ilk kez çekilmiştir.veda,dersimiz atatürk,mustafa fiyaskolarından sonra yakın tarihi esasen anlatacak olan filmdir.
hür adammış. şakirdlerin şaklabanlığı gene üzerindedir . gençlere cemaatcilik gibi fikir ve irade köleliği kuran bir şeyhin bu isimle filminin yapılması hakikaten şaklabanlıktır.
http://www.odatv.com/n.ph...nasil-hur-adam-0401111200
haber doğruysa ki ben güveniyorum; böyle kişiliksiz adamların çektiği filmden ne olacak.
--spoiler-- Barlanın AKPli Belediye Başkanı Mehmet Sert; onlar film çektiler, biz de onların zararını çektik!
kaymakamı filmin yapımcı yönetmeni Mehmet Tanrısever ile tanıştırmak için film setine götürüyorum, ayağa kalkıp da hoş geldiniz bile demiyor filmin yönetmeni. Bacak bacak üstüne oturmuş duruyor.
Barla Belediye Başkanı Mehmet Sert, nasıl bir zarar çektikleri yönündeki sorumuza, yıktılar, döktüler, sağı solu şey yaptılar öylece bıraktılar gittiler. Gelirken şöyle söylediler, böyle söylediler, sürpriz yapacağız dediler. Ne sürpriz gördük ne de bir şey. Teşekkür dahi etmediler giderken. 3-4 milyarlık bir zarar verdiler tamam. Başka bir şey yok. yanıtını verdi.
--spoiler--