vardır böyle anlar.. boğazın düğümlenir, sesin çıkmaz. deli gibi ağlamak istersin. bi ağlasan çok rahatlayacaksındır ama olmaz. kalır orda.. sanki için şişer, boğazında bi yumruyla kalırsın öylece..
istediğim kadar da korkuyorum başlarsam sonu hiç gelmicek gibi.. ağlatabilcek bütün şarkılardan kaçıyorum çünkü onu çok özledim. salak bi antibaktryl jelin onun kokusuna benzediğini nerden bilebilirdm buram buram o kokuyorum şimdi ve kaçıyorum evet deli gibi ağlama isteğimden. yıkadım ellerimi geçti bitti okibye.
bu hisse çokça hayatında ev sahipliği yapan kişi için aynı olaylar dolaylarında dolanan ve zerre etkilenmeyen er kişinin varlığı dişi kişide, kendinden ve er kişiden nefret etmeye yol açar. yalnız kalma ve itunes'taki en melankolik şarkıları açma eğilimi yaratan ruh halidir. kişi her nedense dibine vurmak ister.
genelde aşırı doz kalp acısı sonucu meydana gelen hadise. ama iyi gelir, durular, yıkar, siler. yakışması gerekmez, stili yoktur, cinsiyet ayrımı yoktur, zaman-mekan ikilisinden bağımsızdır.
Canınız yanar ağlamak istersiniz etrafınız kalabalıktır bir türlü cesaret edemezsiniz, yalnız kalıpta başınıza yastığa koyduğunuz an süzülür tek tek gözlerinizden damlalar. Artık doya doya ağlayabilirsiniz sizi ne bir duyan ne bir gören olacaktır. Sürekli yaşadıklarınızı sorgulayacaksınız her bir gözyaşınızla ama en sonunda ağlamayı başarıpta sakinleştiğinizde bütün dertlerinizinde dönmemek üzere gözyaşlarınızla birlikte akıp gittiğini artık kafanızın daha rahat olduğunu görüceksiniz.Doya doya ağlayın.
adeti gelmiş kız tribidir. dondurma, çikolata filan yesinler. reklamlardaki kadınlar mutluluktan ayılıp, bayılıyor..
bazen erkeklere de olur, hayatın bir döneminde çoğu kişiye olur, sorun değil.
ama bu durum sürekli oluyorsa sorun.
Nasıl ki bulutlar toplar havadaki nemi yağmurdan önce, bulut misali biriktirir insan bazen içinde dertleri, sıkıntıları, tasaları, acıları, yalanları, ihanetleri...Sınıra ulaştığında ise bir kıvılcım yeter artık, bir tek şimşeğin çakması yeter boşanması için yürekte biriken tortunun, ferleri sönmüş çeşminden. Ağlamaktan utanmak, ağlanılacak bir şeydir. Ama herkes de beceremiyor işte. Ne yapsan da olmuyor bazen. Değil şimşekler çakması, tufanlar kopsa da bana mısın demiyor insanfsız yürek, koyvermiyor özgürlüğüne içinde boğulduğun deryaları...
içim yanıyo ağlıyorum da şimdi.ama çok uzun günlüğe çevirmemek lazım sözlüğü.sadece evet can yanar kalp yanar da susarsın anlatamazsın aşk acısı olsa onu anlatırsın ama o değilse daha bi çok koyar gözlerin yanar da anlatamazsın.
aziz dostum bukowski "i wish to weep" diye bir şiir yazmış zamanında. meali; keşke ağlayabilsem.
kristin asbjornsen'de o büyülü o eşssiz o titrek sesiyle bunu bir şarkıya dönüştürmüştür. her ağlanmak istendiğinde dinlenebilir.
Genellikle yalnızlıkta dolar insanın gözleri dirinin öleceğini, kazananın kaybedeceğini, gelenin gideceğini bilir bu koymazda nedense en çok kaybettiği zamana ve deger yargılarının silindiğine hayatın ise aslında bu kadar basit olduğuna üzülür.