vasıfsız ünlüler kontenjanı ile gündemde kalan isim. hiçbir sanat eseri veya üretkenliği ile gündeme gelmiyor, yalnızca açıklamaları ve özel hayatı ile gündemde kalıyor.
bu sebepten dolayı kendisine sevgi beslemiyorum ve buna ek olarak kendisini kıymetsiz görüyorum.
ek:
okan bayülgen'e ilginç ilginç laflar söyleyen kişidir. tabi tanım gerektiği için dedim. lütfen bu kısmı dikkate almayınız. dikkate almanız gereken kısım üsttedir.
mhp genel sekreterine "sanane be salak sete bekliyorum" diyerek sokak jargonunu ağzından düşüremeyen, cahil. mhp genel sekreterine bunu diyerek hala ülkücü birinin anne rolünü nasıl oynayacaksın be kadın, senin daha bu partiye saygın yokken. mhp li değilim bana bile absürt geldi işte.
ne olursa olsun eski popülerliğini yitirmiştir. bu saatten sonra gündeme gelmek için ya kürdüm der yada kurban bayramına falan laf atarak gündeme gelmeye çalışır işte ne olacak başka.
MHPli vekillerin düştüğü acziyeti çok güzel göstermiştir. Hülya Avşar'dan bile ayar yer racon kesilir hale Gelmişler yazık. Ne hale getirdiler koca partiyi.
HÜLYA AVŞARA AÇIK MEKTUP:
HÜLYA AVŞAR bir itirafta(!) bulunmuş; "HEP SAKLADIM AMA BEN ASLINDA KÜRDÜM.. BABAMIN ADI ASLINDA ŞU.. BANA DA KÜÇÜKKEN ASLINDA "MALAKAN" DERLERDi.. BiZ "AVŞAR AŞiRETi"NDENiZ.."
Şimdiiii, cahil kadın;
1- Kürt olmakta hiçbir beis yok.. Kürt olmak utanılacak, ayıplanacak dolayısıyla saklanacak birşey değil.. Önce bunu not et..
2- "AVŞAR AŞiRETi" diye bir şey yoktur.. Sözünü ettiğin "AVŞAR" 24 Oğuz boyundan biridir ve AŞiRET OLAMAYACAK kadar büyüktür..
3-Bana MALAKAN derlerdi demişsin.. Al tarihten bir not;
Dönemin çarı, Rus Ortodoks Kilisesinden ayrılan Malakanizm inanışını tehdit olarak algıladığı için Malakanlara karşı sert tedbirler alır. Önce sakallarını, bıyıklarını kesmeye, ardından askerliğe zorlar onları. inanışlarına ters olan bu zorlamalara dayanamayan Malakanlar Tiflis, Kırım, Erivan, Bakü bölgelerine göçer. Çar bununla da yetinmeyip kırılmaları için Malakanları 1876-1877 Osmanlı Rus Savaşının ardından ele geçirilen Kars ve civarına sürer. Ancak beklenenin aksine yöre halkı Çarın zulmünden kaçan Malakanlara sahip çıkar.
4- Rus zulmünden kaçıp Kars'a gelen dedelerin ve akrabaların Türkiye'yi terkettiklerine bin pişman, sen de kalıp memleketin ciğerini bile yemişsin.. Bunca şöhret, bunca ekmek, bunca saltanatı yaşamadan önce aklın neredeydi? ibrahim TATLISES'in kollarına atlamadan önce sana "MALAKAN" dendiğini hatırlamıyor muydun?
Ve 5-Bak, aşağıdaki linkte, Karsta yaşayan bir MALAKAN'ın, PETRO'dan olma, BENDELiNA'dan doğma Lavrenti TÜRKSEVEN'in anlattıklarını oku.. Oku da, vefa neymiş, kimlik neymiş, kişilik neymiş gör..
MALAKANLAR Beyaz Rus.. Bildiğin Rus.. Üstelik Rusya'dan ve Rus Çarı'ndan kaçış sebepleri "DiNi iNANÇLARI." Ortodoksluğu farklı değerlendiren bir toplum, ORTODOKS'tan kaçıp, MÜSLÜMAN TÜRK'e sığınmışlar, a utanmaz.. Ve sen de TÜRKün bu VEFASIna borçlusun sahip olduğun herşeyi ama herşeyi.. Şimdi en dar gününde kalkıp, TÜRKe düşman zihniyetin ALGI OPERASYONUNDA rol alıyorsun öyle mi?
Bugün kalkıp, "HANi ENTEL-DANTEL NE KADAR ŞUURSUZ VARSA, MODA OLDU YA" sen de Rus'tan Kürt üretmeye çalışıyorsun.. Bi bu model eksikti zaten..
Bak sana bir sır vereyim, MALAKAN'ların tarihte en çok çektiği üç şey var; Biri Rus Çarı, ikincisi ERMENiLER, üçüncüsü de başımızın belası ve bugün BÖLÜCÜLER diye tanımladıklarımız.. Karşına YILMAZ ERDOĞANın kuzeni oturunca Kürt olduğunu söylüyorsun, bir RUS'u oturt da aklın asıl o zaman açılsın..
Ataların, VEFALI TÜRK'e VEFA gösterdikçe, hainin, işbirlikçinin hedefi olmuş..
Sakladığın şey Kürtlük değil, bilmediğin şey küçükken sana neden MALAKAN denildiği..
Babaannenin adı "DADUK"muş.. Ortaasya Türkçesi'nin birçok sesini ve özelliğini taşır Giresun şivesi, kelimelerini de.. DADUK "Tatlı" anlamındadır.. Hadi git, Barzani'lerin çevresinde ara şimdi o ismi..
Şimdi sana son bir sır daha vereyim.. Birçok röportajında ÇOCUKLUĞUNDA YARAMAZ OLDUĞUNU SÖYLÜYORSUN.. Bak büyüklerimiz bize kızdıkları zaman, hakaret amacıyla değil ama işte "Şu ya da bu" derlerdi.. Sana MALAKAN denmesinin sebebi de büyük olasılıkla budur ha.. Yoksa o kadar ÇALIŞKAN, YERLEŞTiKLERi YÖREDE BU KADAR SEViLEN bir topluluktan olman zaten eşyanın tabiatına aykırı..
AVŞAR'lar Kayseri'de yoğundur.. Yine SAZAN AKSU'ya itiraz ettiğin bir röportajında "DEDELERiM KAYSERi PINARBAŞI'NDAN GELMiŞ.. BiZ AVŞAR'IZ" deyişini hatırlattı Ahmet ŞAFAK.. Tayyip ERDOĞAN'ın tekerlemesindeki gibi; NERDEEEEN, NEREYE ?
insan elbette bilmeli ne olduğunu.. Ama "Ne olursan ol gel" diyen gönül zenginliğinin coğrafyasını dağıtmaya çalışanlara TEŞNE olmadan..
Son olarak;
Zamanında GÜZELLiK KRALiÇESi olmuştun ama tacın geri alınmıştı değil mi? Yarışmada da olsa KRALiÇELiK bir ASALET ister bir SOY ister.. Hayatın ve kaderin şaşmaz terazisi belki de SOYUNU bilmezden o tacı geri almak..
Son olarak ifade edeyim ki, hayatta hiçbir şey tesadüf değilmiş.. Bi nevi kaşar olan MALAKAN PEYNiRi'nden geldi aklıma..
Murat iDE
durup dururken niçin kürt ajitasyonuna başladığını merak ettiğim ünlümsü şahıs.
ibrahim tatlıses tarafından vakumlanırken (ona öpücük denemez, elektrik süpürgesi gibi vakumlamış resmen) hiç de kürt olduğu için mağdur edilmişe benzemiyordu açıkçası. ne oldu da birden "mağdurum da mağdurum" ayaklarına yatmaya başladı acaba?
kendisinin yıldız tilbe'den öğrenecek çok şeyi vardı. artık yaşı kemale erdiği için kafasının alabileceğini zannetmediğimden pas geçiyorum.
Zorluk çekme ajitasyonunu niye hep bunlar yapar sorusuna son örnek. bu ülkede memur, işçi çocuğu olup okula giderken, işine yetişmeye çalışırken sabahın köründe kalkıp günde 3 otobüs değiştirmek zorunda kalan, duraklarda, soğukta saatlerce beklerken sefil olan milyonlarca orta sınıf var. Kabahat mağrur olup bunları ortalığa saçmamak mıdır? Ayrıca onların amını, cehaletini pazarlayabilecekleri bir ortamları da hiç olmayacaktır hayatları boyunca.
yıllarca bu ülkenin ekmeğini yemiş servetler edinmiş şimdide zorluklar yaşadığını iddia ediyor. ne diyebiliriz ki böylelerine suç bizim yıllarca ekranların en üst köşelerinde yer verdirdik böylelerine sırtımızdan para kazanmasına izin verdik. suç bizim köpeklerimize verdiğimiz eğitimleri bunlara vermedik.
kendisinden bahsederken sanatçı tabirini kullanan kadın.
biri de çıkıp sormuyor, bu karı ne iş yapıyor arkadaş diye?
merak ettim, ne sanatçısı? yani tiyatro mu, heykeltraş mı, soprano mu, ressam mı?
ney yani?
gezi dönemi halkla boşbakan'ın arasını yapmaya çalışmış san-at-çı.(!?)
diyor du ki, bizim gibi san-at-çı-lar gezi parkına gelmemeli. bunu gören halk özenir bizim gibi olmaya çalışır.
nasıl bir pratik-kıvrak zekadır bu. aferin. vallahi niye, diğer sanaçılar bunu düşünememiş. yazzııkk.