sağlıklı bir toplumun en temel hakkı olan sağlıklı beslenme konusunda hükümet, çoğu konuda olduğu gibi duyarsız ve tutarsız politikalar izlemektedir. hükümetin tutarsız politikaları, hükümetin kendi hesapları açısından tutarlı olabilir fakat uzun vadede toplum üzerindeki etkileri oldukça yıkıcı ve sağlıksız sonuçlar üretmeye mahkumdur.
üstüne kapitalizmin dinmek bilmeyen para hırsı karşımıza marketlerde, 10 liraya tereyağı 7-8 liraya kaşar peyniri 8-9 liraya tavuk eti 2,5 liraya yoğurt ve daha yüzlerce ürün olarak çıkmaktadır. bebe mamalarına dahi katılan gdo lu ürünlere hiç girmiyorum bile.
bir kilo halis tereyağının 15 - 20 kilo sütten üretildiğini düşünürsek hesap ortadadır.
hükümet, yoğun rekabet ortamında üretici firmaların hileli gıda üretimine bilerek göz yummaktadır çünkü asgari ücretin 890 lira net olduğu bir ülkede, hileli gıda üretimi yapılmazsa fiyatların en az iki katına çıkacağı kaçınılmaz bir gerçektir. en basiti, halk bir kilo tereyağına bile 30 lira ödemek zorunda kalırsa, hayatı idame ettirmenin imkansızlaşacağı bir ortamda , hükümet in iktidar koltuğunu koruması oldukça zordur hatta imkansızdır.
fransız ihtilali bile halk aç iken patlak vermiştir.
bu ülkeyi dizayn eden toplum mühendisleri ve akepe nin akıl hocaları, halkın karnı iki kabuk ekmek gördüğü zaman hiç bir şey için kılını bile kıpırdatmayacak duyarsızlıkta olduğunu çok iyi bilmektedir ve işin en kötüsü bunun en ağır bedelini, bu ülkeye bu sömürücü zihniyetin yerleşmesinde zerre kadar suçu olmayan masum çocukların ödeyecek olmasıdır.
edit. gerçi terörün her türlüsüne göz yummaktadır.