eylemlerin ilk başında hükümetin emriyle olduğu açık bir şekilde, türk polisi faşistçe, kahpece, gece uykularında olan insanlara resmen saldırmıştır. bakın ben muhafazakar adamım, solculuk doktrinleriyle de aram yoktur. benim babam imam hatip mezunu, hayatını o dönemde anarşistlerden kaçarak geçirmiş bir adam. sınav sırasında imam hatip lisesinin basıldığını müşahede etmiş birisi. solcuları zerre sevmez, ne olduğuna da bakmaz. hepsine anarşist der. beni de öyle yetiştirdi. ben siyaset bilimi öğrencisiyim, siyaset felsefesi de okumuş biriyim; thomas hobbes'tan, imam gazali'ye, rousseau'dan, john locke'a kadar. ve bunların içinden muhafazakar teoriyi kendi reyimle seçmiş bir insanım. ben bile bu insanlara sempati duyuyorsam, bu işte bu insanların bir suçu yoktur. bu bir gerçek bir defa, yaz bunu kenara...
tayyip erdoğan'ın bu kadar sert olmasındaki neden, bana kalırsa, bu olayı chp'ye indirgemesindendir. yanlış değerlendirdi. chp'lilerin imzası var dedi, baktı olaylar durmadı, 3-5 çapulcu dedi. sonra da kontrolünü kaybetti. hayatımda tayyip'in bu denli sıçtığını ilk defa gördüm. reuters muhabiriyle ağız dalaşına girdi adam yahu. ki, karşısındaki hatun da iki kelam etmekten acizdi, konuşamıyordu kadın yani...
halbuki bu olay bir ağaç meselesi değildi. bu ağaç meselesi bir kıvılcım oldu. bunu da hükümete muhalif olanlar çok iyi kullandılar. polisin onlara yaptığı faşistçe müdahale de, bu olayı daha da alevlendirdi. halbuki itidalli olunsa, hükümet orada en azından sağduyulu davransa, insanlara projeyi anlatsa, oraya bir müzakereci gönderip konuştursa, bunlar olmazdı. dediğim gibi, olayı doğru değerlendiremediler.
ancak,
bu gezi parkı meselesinin kapanmasından sonra(son 2-3 gündür olan hiçbir şey gezi parkı için değil, polisin faşistliği için de değil) yapılan eylemlerde, polise kasti olarak tahrik var. bugün taksim'e gittim. saçma sapan illegal örgütler var. marksist leninist komünist partisinden tut, bağımsız direniş bilmem nesine kadar. isimleri bile akılda tutulmuyor. şuanda bu olay, başladığı gibi bir ''halk direnişi''nden çıktı, devrim hayalinde olanların inadına körüklediği ve alevlendirmeye çalıştığı, boş bir galeyana getirme çabası olarak kaldı. başta meydanlarda olan mhp, sp, bbp gibi sağcı partiler ve muhafazakar insanlar çekildi artık; şuanda polisin çatıştığı çoğu insan provakatör. bazıları da değildir elbette, onları da tenzih edelim.
fakat şuanda bu haklı direnişin, bir kesim anarşist ve devrimci örgütlerin gövde gösterisine dönüşmesi de, akp hükümetinin politika açısından sınıfta kaldığı gerçeğini göz önünden öteleyemez.
bu olayın olması, umarım iktidarı kendisine getirir.
