bugün bir önder çıksa, filistinlilerin mesela başına geçse, bu insanlara bir devlet kurdursa, o devlet ile çokkısa bir zaman içinde sırayla Rusya ve ABD'yi yense, bu adamı nasıl tanımlarsınız?
Hz.Muhammed de bunu 1400 yıl önce başarmış bir şahsiyettir.
edit: bunda eksilenecek ne buldu acaba kasaba yobazı?
dünya dönmeye başladığı günden beri hiç kimse onun kadar sevilmedi.hiç kimse onun kadar özlenmedi.hiç kimsenin hasreti çağlar boyu sineleri bu kadar kanatmadı.
dualarda hep onun ismiyle yakarışta bulunur insanlar.onunla hayatı severler.onunla güzeldir ölüm ve ona kavuşmak için ölünür.
dünya yaratıldığı günden beri beşer içinde en kiymetli söz onundur.en parlak en nagmeli en tatlı ve en doyurucu söz onun mübarek dudaklarından dökülmüş bir muska gibi yıllarca nesilden nesile aktarılmıştır.
sevgi onunla yeşerdi.onunla büyüdü.şimdi onun bıraktığı tohumlarla yeryüzü yeniden hayat buluyor.
tanrıtanımaz kafir bozuntularının ahlaksızca saldırdığı, hakaret ettiği alemlere rahmet olarak gönderilen fahr-i kainat allah'ın resulü. zaten tanrıtanımaz kafirler başka neye saldıracak? elbette, yüce bir ahlaka sahip peygambere saldıracaklar ki insanların aklını çelebilsinler. halbuki allah nurunu tamamlayıcıdır, kafirler istemese bile.
adam ''ben sadece bir beşerim'' diyor sizin dediğinize bak.
şiiit! kainat muhammed'in nurundan yaratılmadı, valla bak. yıldız tozuyuz biz. hem de hepimiz.
Bir çok insanın sadece sevdiğini söylediği peygamberdir sevmek yetmez özenmekle olur o iş ağzınızdan adı düşmez ama onun ahlakı yaşayışı düşüncesi yoktur sizde o ki inançsız birinin cenazesini gördüğünde bile ayağa kalkar onlara iyi davranır ama sizler sizden olmayanı kötülersiniz o günahsız ve hatasız olmasına rağen kendinde kusur arardı sizler başkalarının kusuruna bakmaktan kendi kusurunuzu örtemez oldunuz kısacası sadece sözde sevgi ve saygıyla olmaz onu sevmek.
Hz. Muhammed güç değil, hak-hukuk merkezli bir yaşam sürdü. Fakirin, ezilenin, o döneme kadar insan olarak görülmeyen mal-meta muamelesi yapılan kölelerin birey olarak hak ve özgürlüklerinin teminat altına alınmasını islam bilinciyle sağladı.
Birgün huzurunda konuşurken titreyen bir adama Rahat ol! Ben kral değilim. Ben sadece kuru ekmek yiyen bir kadının oğluyum. demesi, topluluk içinde otururken dışarıdan onu tanımayan yabancı biri geldiğinde, Peygamberin diğerlerinden farklı-üstün-havalı bir görünüşü-duruşu olmadığı için "Hanginiz Peygamber?" diye sormak zorunda kalmasının bilinmesi, zengin-soylu ailelerden müslüman olanların, önceden köle olan müslümanlarla aynı sofrada, halkada bulunmaktan rahatsız olmaları karşısındaki püskürtücü net tavırları açıkken bugün bizlerin 1400 yıl önceki hak ve adalet ortamından çok geride olduğumuz kesin gibi...
Allah ile kullarını bağlayan peygamberdir. Ona şehadet etmeyenlerin yatacak yerleri yoktur. Güldür o, ümmettir. Duaların Allah' a ulaşması için ona salavat getirmek şarttır.
Bir gün bir elci o sirada istişare yapmakta olan mescide girer. içerde herkes oturmakta ve ayakta bir kişi su dagotmaktadir. Elci bu meclisin hukumdari kimdir deyince herkes ayakta su dagitan kişiyi gösterir bu ümmetin peygamberi odur, derler.
