Bera b. Azib'in rivayetine göre omuzlarına kadar uzattığı saçlarıdır... rivayetlere bakılırsa en kısa hali kulak hizasında, en uzun hali de omuzlarında olmuştur... Ebu Talib'in kızı ümmü Hani'ye göre ördüğü dahi olmuştur...
ayrıca muhammed dedi diye bir yazarı örselemek, saygı namına saygısızlık yapmaktır, saçmalıktır... insanlara, dini kabul etsin etmesin, zorla hz. dedittiremezsin, hz. dememek saygısızlık değil, tercihtir... sen hazret olarak görürsen hz.muhammed yazarsın... öteki görür ya da görmez yazar ya da yazmaz karışamazsın...
edit1; noldu lan, başlık nerde... ben entry girerken, herkes kaçtı mı lan... hepiniz mi sildiniz...
edit2; başlık taşınmış meğer... bu başlığı hz. olarak değiştiren sevgili moderasyon, dayatmacı zihniyetinize çomak sokayım...
edit3; entrymi ağır hakaret içeriyo, polemik çıkarır diye silen moderatör, umarım direkt olarak şahıslara küfür içeren entryleri de görüyorsundur... olur ya hani polemik çıkar...
çöl şartlarında , yani su sabun yokluğunda üstelik toz toprak fırtına içindeyken bakımı çok zor bir olaydır.
bu yüzden ,akıllı biri de olduğu için bence uzatmamıştır.
ama berber, makas, ustura filan da olmadığı için dogal halinde uzaması da mümkün...
akıl karıştı bak...
efendimizin giyinişi kılığı kıyafeti yani tirnaği oturması kalkması belirli bi kriterde olup şöyle bi durum vardir. efendimiz o dönemde yanliş işler yapan müslüman olmayan toplumlara benzememek için zaman zaman böyle uygulamalara başvurmuştur. örnek vereyim bi yahudinin saçlari kısaysa efendimiz ona benzememek için uzatmiş bi yahudi tirnaği kısa ise ona benzememek için uzatmiştir. bu uygulamalar müslüman olanin halinin görünüşünün müslüman olmayana benzememesi için yapılanm şeylerdir.
sahabelerden rivayetle hazreti muhammed peygamberimizin saçlarının uzun olmasıdır. uzunluk olarak omuzlara değecek kadardır. (bkz: derdini anlatamayan insanın dramı)
görüntüsü hakkında hiç bir kanıt yoktur. bunlar hep sallamadır. resmi yok çünkü. yada resmedilmiş geçmişten kalan bir yapı, tablo, minyatürde yok. o yüzden biraz tartışmalı konudur.
