vakti zamanında bizzat gözleriyle görüp inanmayanlar da olduğundan, bugün inanmayanlara hiç şaşılmayan mucizelerdir. şimdi burada "hepiniz yanacaksınız oğlum" demek de gereksiz, çünkü; "biz mi öldükten sonra dirilecekmişiz!" diye düşünen insanla bir müslümanın konuşması vakit kaybıdır.
en büyük mucizesi kuran olabilir (başlı başına kişiliği bile mucize sayılabilir. öyle ki henüz gençliğinde herkesin takdir ve saygısını kazanmış, "muhammed el-emin" diye anılmaya başlamıştı). ama kuran'ı doğru anlamak için resul'ü (sav) de doğru anlamak gerekir. peygamberleri sürekli mucizelerle iş gören insanlar olarak algılarsak kuran'ın canlı örneği hz. muhammed'i (sav) hayatımızdan uzaklaştırmış oluruz.
edit: yazar burada peygamberi övmüş ve fakat allah'ın müstesna bir kulu yazara bakarkene içeriği kaçırmış olup iş bu entry'nin eksi butonuyla işaretlenmesine karar vermiştir. yobaz yaftasının pek bir yakışacağı düşünülen şahsiyet irtica karanlığından çıkıp entry'leri tane tane okumalıdır. yazar (olsa) arap alfabesiyle de yazabilecek bilgiye sahiptir.
inanmayan bir insana karşı kullanıldığında komik duruma düşürebilecek olan mucizelerdir.
-abi inanki ya.. sonra işte ağaç kökleriyle birlikte...
-lan git.
olmuştur ya da olmamıştır. böyle bir insana ve savunduğu dine inandırmak adına hadisleri ve sünnetleri, onun eşsiz kişiliğini destekleyen çok daha büyük mucizelerdir.
Mucizeler göndermekten bizi alıkoyan husus, öncekilerin mucizeleri yalanlamış olmasıdır. Nitekim Semûd kavmine gözle görülebilen bir mucize olarak dişi deveyi vermiştik de, onu haksız yere öldürmüşlerdi. Oysa Biz, mucizeleri yalnız korkutmak için göndeririz. isra, 59
adamların bi zamanların en ünlü devrimcileri için bile eleştiriye tahammülü dahi yokken çıkıp bi din'in peygamberine değil eleştiri hakeret edebilmesi, bunun karşılığında da hala toplumda insan vasfıyla anılması bile mucizelerinden biridir.
hayır diyorum ben o'nun yerinde olacam yeminle alayınızın götünden kan alırdım.
- o´na iman edeceklerine dair peygamberlerden misak alinmiş olması.
- peygamberimizin geleceğinin tevrat´ta, incil´de ve diğer semavi kitaplarda zikredilmesi.
- peygamberimizin bîsetinden (gönderilmesinden) önce, rahib ve hahamlarin verdikleri haberler.
- peygamber efendimiz´in risaletinin bütün insanliğa şamil olmasi, bütün peygamberlerin ve ümmetlerinin onun ümmeti olmasi.
- diğer peygamberlerden "misak" alinmiş olmasindaki incelik ve hikmet.
- peygamberimiz´in adinin arış alâ üzerine ve meleküt alemindeki diğer yerlere allah tealanın adı Île birlikte yazılması.
ve daha sayamadığımız birçok mucizesi ile onun büyük özellikleridir bunlar.onunla birlikte aleme gönderilmiş diğer tüm peygamberlerinde şaşkınlık yaratan mucizeleri vardır..
- hz. musa'nın asasının ejderhaya dönüşmesi ve karşısındakilerin hilelerini yutması. ve kızıldenizi asasıyla vurarak denizde yol açması.
- hz. ibrahim'in parçaladığı kuşların ona canlı olarak geri gelmeleri.
- hz. meryem'in yanında hep hazır yiyecek olması.
- hz. yunus'un balık tarafından yutulduktan sonra mucizevi şekilde kurtulması.
- hz. zekeriya'nın ilerlemiş yaşında çocukla müjdelenmesi..gibi.
iman oyle bir meseleki ahir zamanda alev gibi olacak. elde tutabilmek cok zor olacak. ve hatta size deli denmedikce cennet sizin icin kolay olmayacak.
yasiyor muyuz? evet yasiyoruz. "bu devirde bunlar sacmalik" andavalliklari ne kadar cok siklikla duyuluyor farkettiniz mi?
bir ayette " sen anlatmakla mukellefsin, kalbe iman nasip edecek olan allah'tir " diyor mealen. yani ay da bolunse, mirac'a da cikilsa allah kula nasip etmediyse mucizelerin anlami olmayacak.
aslinda efendimizin mucizeleri degilde, uludag sozluk mucizelerinden( keramet desek daha dogru olur ) bahsetmek lazim. klavyeyi kullanma becerisine sahip olan beyni oksijen alamadigindan dusume yetisini kaybetmis, dini mubin islam'in tum kutsal degerlerine kucumseyerek bakabilme ozgurlugunu kendinde olan kerametciklerden. ayin bolunmesinden daha muhim gibi durdu. sen ne dersin.
müşrikler hazreti muhammed'in yanına gelirler, yanılmıyorsam içlerinde ebu cehil'de vardı ve eğer sen gerçekten peygamber isen şu ayı ikiye ayır derler. resul'de eğer ayırırsam iman edecek misiniz diye sorar müşrikler "evet" yanıtını verirler.
kendileri dua ederler ve mucize gerçekleşir, müşrikler bunun üzerine ne yapacakalarını şaşırarak sen sihir yaptın diyerek iman etmezler.
yani demem o ki; insanın içerisinde varsa eğer görmeden iman eder, ama içinde yoksa gördüğü halde bile inkar eder!
hatta ayın ikiye ayrıldığının işareti olan iz bugün bilim adamları tarafından doğrulanmıştır.
