adamın biri başlamış anlatmaya:
Çocuğu olmayan Hazreti Davut, Allah'a dua etmiş, 'Yarabbi bana bir kız çocuğu ver, onu sana kurban edeyim' demiş. Dua tutmuş, Davut, kızının adını Ayşe koymuş, gel zaman git zaman, çocuğun kurban edileceği zaman gelmiş, Hazreti Davut kızı yatırmış, tam boğazını kesip kurban edecekken, Azrail, gökten bir keçiyle çıkagelmiş, 'kızı bırak, al bu keçiyi kurban et' demiş"!
Dinleyenlerden biri dayanamamış:
"Yahu bunun neresini düzelteyim; Hz. Davut değil Hz. ibrahim; kız değil erkek; Ayşe değil ismail; Azrail değil Cebrail; keçi değil, koç"!
yahu yazar, ben bu başlığın, senin dediklerinin neresini düzelteyim?
hz muhammed'in dedesi ve babası da hanif dininden olduğu içindir ki puta tapmamışlardır. hatta söylenen odur ki hanif dinindekiler beş vakit olmasa da namaz kılagelmişlerdir. kırk yaşına kadarki hayatıyla ilgili bilgiler veren bir yayın ise çıkmıştır piyasaya yakın zamanda, burada sözlükte biz cahillerce bilinip ortaya konulmuyor diye "detaylı bilgi yok" diye atıp tutmanın gereği yok.
efenim müslümanlığa her insan müslüman doğar. sonra aile yapısına göre farklı dine veya mezhebe geçer. yani hz muhammed müslüman olarak doğmuş biridir.
ikinci konu emir ve yasaklar hz muhammed'in emir ve yasakları değil allah'ın buyurduğu emir ve yasaklardır.
üçüncü konu o 40 yıllık zaman zarfında hiç bir şeyden sorumlu değildir. olması düşünülemez çünkü gelmemiş bir ayete nasıl bağımlı olacak?
başlıgı acan arkadas gibiler farzları yerine getirmeseler de olur. çünkü müslüman olmanın ilk şartı; akıl sahibi insan olmalı ve özgür olmalı.buluga ermeli. belliki ne akıl, ne de düşüncenin bağımlı kalması onu bu şartlardan mahrum ediyor.
islam dininin kendisine emredildiğinde 40 yaşında olmasından ötürü gayet doğal bir hadise. 40 yaşında müslüman olmuştan önce 40ına kadar ne yapmış ona bakmak lazım.
hazır önümüzde kuran-ı kerim dururken biz layıkıyla müslüman olamazken, kendisi 40 yaşına kadar rabbini aramıştır, hira dağına çıkıp dua etmesi 40 yaşından önce de yaptığı olaydır. putperest değildi, ota b*ka tapmadı o yaşına kadar ki zamanında çoğu insan putlara tapınırdı.
ne diyelim, allah kabul etsin, olmayanlara da nasip etsin.
Gayet belli amacın ne olduğu. Her gün islamiyete müslümanlığa b.k atmak. Sizin ne haddinize be!
Burada atıp tutacağınıza gidip okusanız ya dini kitapları.
Neyin ne olduğunu öğrenin önce.
Tabii ki herkesin fikir yürütme hakkı vardır ancak şunu unutmadan.
fikir, bilmeye ulaşmada bilinen şeyleri düzenlemektir.
demek neymiş önce bilgi sahibi olacaksın sonra fikir sahibi.
hz. muhammed'in kırk yaşına kadar müslümanlık mı vardı ki bu ibadetler zorunlu olsun diye düşündüren cümledir. hatta namaz miraç'da farz olmuştur. yani islamiyet'in gelmesinden de sonra. hz. muhammed islam gelmeden önce hz.ibrahimin dini olan hanif dinine mensuptu ayrıca. hz. ali ve öncelerindeki dinî insanlar gibi. kafalarına göre yaşamadılar yani.
doğru olmayan ibaredir. müslüman: teslim olan, Allah'a kendini teslim eden insan demektir. Hz. Muhammed, ibrahim'in dini olan hanif dinine mensuptu. hanif dininde de namaz vardı, tevhid inancı vardı. bu yüzden hz. isa gibi, hz. musa gibi, hz.ibrahim gibi; hz. muhammed de düşünme çağından itibaren yani akıl baliğ olduktan sonra müslüman olmuştur.
peygamber olmadan evvel kendisine herkes 'muhammed-ül emin' denilmiştir. hiçbir zaman yalan söylemeyip, her zaman doğruyu söylemiştir. kabileler arası sorun çıktığında, hemen herkes hz. peygamber'e giderdi bu sorunu adil bir şekilde çözmesi için. peygamber olmadan evvel gerçekleşiyor yani bunlar. anlayacağınız islamiyet yer yüzüne indirilmeden evvel de kendisi müslüman gibi yaşamış, 40 yaşına geldiğin de ise bu resmileşmiştir diyebiliriz gönül rahatlığı ile.